Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ayrıca;her ne kadar davalı-davacı kadın vekili çocuk için tedbir ve iştirak nafakası olarak talepte bulunmuş ise de nitelendirme hakime aittir(HMK 33).Talep edilen nafaka en başından itibaren iştirak nafakası niteliğinde olup üstelik boşanma ve ayrılık davalarında uygulanabilirliği bulunan TMK 169 ncu maddesi dayanak alınarak dava süreci ile ilgili tedbir nafakası şeklinde hüküm kurulmasında da isabet bulunmamaktadır. Belirtilen eksiklik yeniden yargılamayı gerektirmediğinden HMK 353/1- b-2 md.gereğince aşağıdaki şekilde hüküm tesisi uygun görülmüştür....

Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. Kişisel ilişkiye dair ilamlar maddi anlamda kesin hüküm niteliğinde olmayıp koşulların değişmesi halinde yeniden düzenlenmesi her zaman istenebilir.Taraflar mevcut duruma göre aynı şehirlerde, farklı ilçelerde yaşıyor olmakla birlikte, günümüzdeki ulaşım olanaklarındaki kolaylık gözetildiğinde, kişisel ilişkiye dair düzenleme yapılırken, taraflar bu hususun dikkate alınmasını açıkça talep etmemişlerse, "ayrı şehir, aynı şehir ayırımına" gidilmesinin de önemi bulunmamakladır....

gerekçesi ile; "1- Davacının şahsi ilişkinin kaldırılması talebinin reddine, 2- Müşterek çocukla baba arasındaki şahsi ilişkinin yeniden düzenlenmesine, her ayın 2. Ve 4. Cumartesi 11:00- 18:00 saatleri arasında kişisel ilişki kurulmasına,"karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı erkek vekili hükmün tamamı yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davacı kadın istinaf yasa yoluna başvurmamıştır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı kadın tarafından açılmış çocukla kişisel ilişkinin kaldırılması veya yeniden düzenlenmesi istemine ilişkindir....

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 05/10/2021 NUMARASI : 2018/636 ESAS - 2021/493 KARAR DAVA KONUSU : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması KARAR : Taraflar arasındaki davada verilen karara karşı yapılan istinaf başvurusu üzerine duruşma yapılmasına gerek görülmeksizin dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI İLE YARGILAMA SÜRECİ; Davada davacı-davalı erkek vekili özetle"... boşanma ile velayeti müvekkiline verilen müşterek çocuk Efekan ile annesi arasında "her Cuma saat:18:00 'dan Pazartesi saat 12:00 'a kadar yatılı olacak şekilde kişisel ilişki tesis edildiğini,çocuk okula başladığından Pazartesi günlerine sarkan bu kişisel ilişkinin artık uygun olmadığını ve sorun olduğunu,kişisel ilişkinin Cuma günü saat 18:00 ile Cumartesi günleri saat 18:00 'a kadar şeklinde değiştirilerek yeniden düzenlenmesini"talep ve dava etmiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Taraflar Türk Medeni Kanununun 166/1 maddesi uyarınca boşanmışlar, velayet anneye bırakılmış ve çocukla kişisel ilişkisi düzenlenmiş, bu karar temyiz edilmeden 22.06.2015 tarihinde kesinleşmiştir. Eldeki dava ise, velayet hakkına sahip anne tarafından boşanma kararının kesinleşmesinin üzerinden bir ay gibi kısa bir süre geçtikten sonra 31.07.2015 tarihinde açılmıştır. Boşanma ilamında düzenlenen kişisel ilişkinin değiştirilmesini gerektirecek bir olgu, durum ve şartlarda bir değişiklik ispatlanamamıştır. Bu durumda davanın reddi gerekirken yetersiz gerekçe ile davanın kabulü doğru olmamıştır....

    Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, toplanan deliller ve dosya kapsamına göre; ilk derece mahkemesinin delil değerlendirmesi ve velayetin değiştirilmesine yönelik davanın kabulüne dair gerekçesinin doğru olduğu, kanunun olaya uygulanmasında hata edilmediği, ilk derece mahkemesinin velayetin değiştirilmesine yönelik kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, bu nedenle velayetin değiştirilmesine yönelik kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davalının velayetin değiştirilmesine yönelik karar yönünden istinaf isteminin reddine karar vermek gerekmiştir. Kişisel ilişki düzenlemesinde esas olan çocuğun üstün yararıdır. Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla; ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır....

    Velayetin değiştirilmesine ilişkin dava ve bu davada verilen tedbir ara kararı kapsamında küçüğün fiilen anne yanında yaşamaya başladığı, dava tarihinden sonra 23.09.2020 tarihinde velayetin değiştirilerek anneye verilmesine ilişkin kararında kesinleştiği ki zaten TMK 329.madde gereğince, küçüğe fiilen bakan ana veya babanın diğerine karşı çocuk adına nafaka davası açabileceğinin açıkça düzenlendiği dikkate alındığında fiilen velayeti kullanan ve çocuğa bakan annenin dava tarihinden itibaren iştirak nafakası istemesi ve mahkemece bu doğrultuda karar verilmesi usul, yasa ve dosya kapsamına uygun olduğu gibi ekonomik gelişmeler, çocuğun yaşı, ihtiyaçları, tarafların ekonomik, sosyal durumları, yaşam standartları, çocuğa fiilen bakan annenin de çocuğun maddi ihtiyaçlarına yapacağı destek de gözetilmek suretiyle ilk derece mahkemesince belirlenen nafaka miktarı da hakkaniyete uygundur....

    Bölge Adliye Mahkemesi ...Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi - Olmadığı Takdirde Kişisel İlişkinin Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından ıslahın usûle uygun olmadığı ve kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 397.80 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine kesin olarak oy birliğiyle...

      Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından kişisel ilişkinin süresi yönünden temyiz edilerek, temyiz incelemesinin duruşmalı yapılması talep edilmiş ise de; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa 31.03.2011 tarihli 6217 sayılı Kanunun 30. maddesiyle ilave edilen geçici 3. madde hükmü uyarınca, uygulanması gereken 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 438. maddesinde; çocukla kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine ilişkin verilen kararların Yargıtayda duruşmalı inceleneceğine ilişkin hüküm bulunmadığından duruşma isteğinin reddine, evrak üzerinde inceleme yapılmasına karar verilerek , evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma ve Çocukla Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm taraflarca kişisel ilişki düzenlemesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece, davalı-davacı baba ile velayeti davacı-davalı anneye bırakılan tarafların müşterek çocuğu 28.02.2011 doğumlu ... arasında, ''müşterek çocuk ile babanın aynı yerde ikamet etmeleri halinde her ayın 1. ve 3....

          UYAP Entegrasyonu