Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Çocukla Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı baba tarafından vekalet ücreti yönünden; davalı-karşı davacı anne tarafından ise kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-karşı davalı baba tarafından velayetin değiştirilmesi ve davalı-karşı davacı anne tarafından kişisel ilişkinin düzenlenmesi istemli açılan davada, her iki dava da reddedilmekle, taraflarca yapılan istinaf başvurusu esastan reddedilmiştir. Karar taraflarca yukarıda gösterildiği şekilde temyiz edilmiştir....

    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacının velayetin geçici süreyle tedbir olarak kendisine verilmesi yönündeki isteğinin reddinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve kişisel ilişkiye dair kararda yer alan düzenlemenin de, nihai olmayıp, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 393/1. maddesi çerçevesinde tedbiren düzenlenmiş olması karşısında; iki hafta içinde velayetin esası ve kişisel ilişki hakkında dava açılmadığından; Hukuk Muhakemeleri Kanununun 397/1. maddesi gereğince tedbirin kendiliğinden kalkmış olmasına göre, usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, açılan kişisel ilişkinin kaldırılması davasının reddine, velayet hakları davacı babada olan 2004 doğumlu T11 2009 doğumlu Emre ile davalı anne arasında şahsi ilişki tesisine karar verildiği, verilen iş bu kararın, davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine, Dairemizin 12/03/2020 tarih 2019/1236 E. -2020/292 K. sayılı ilamı ile, davalı kadının istinaf başvurularının Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- a-6 maddeleri gereğince kabulüne, ilk derece mahkemesinin kararının tamamının kaldırılmasına, dosyanın, Dairemiz kararına uygun şekilde yargılama yapılarak, sonucu uyarınca bir karar verilmek üzere ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verildiği, mahkemece yeniden yapılan yargılama sonunda, açılan davanın reddine, velayet hakkı babada bulunan müşterek çocuklar 2004 doğumlu Efe Berkay ile 2009 doğumlu Emre ile davalı anne arasında kişisel ilişki tesisine karar verilmiştir....

      VELAYETİN KALDIRILMASI 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 348 ] 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 429 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki "velayetin kaldırılması" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Burdur Aile Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 24.06.2009 gün ve 2009/31 E- 282 K. sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 2.Hukuk Dairesinin 25.03.2010 gün ve 2009/15532-2010/5746 sayılı ilamı ile, ("...Çocuğun korunmasına ilişkin diğer önlemlerden sonuç alınamaz ya da bu önlemlerin yetersiz olacağı anlaşılırsa ana ve babanın deneyimsizliği, hastalığı, özürlü olması, başka bir yerde bulunması veya benzeri sebeplerden biriyle velayet görevini gereği gibi yerine getirememesi, çocuğa yeterli ilgiyi göstermemesi veya ona karşı yükümlülüklerini ağır biçimde savsaklaması halinde velayetin kaldırılmasına karar verilir....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, velayetin değiştirilmesi talebine ilişkindir. Davacı baba boşanma kararı ile birlikte velayeti anneye bırakılan ortak çocuk Ayşe Gül'ün velayetinin değiştirilerek kendisine verilmesini talep etmiş, İlk Derece Mahkemesince; velayetin değiştirilmesini gerektirir bir durum olmadığı gerekçesiyle velayetin değiştirilmesi talebinin reddi kararı verilmiş, hüküm davacı baba tarafından istinaf edilmiştir. Velayet hususu, çocukları ilgilendiren konuların en başında gelir. Velayet düzenlemesinde; çocukla ana ve baba yararının çatışması halinde, çocuğun yararına üstünlük tanınması gereklidir. Çocuğun yararı ise; çocuğun bedensel, fikri ve ahlaki bakımdan en iyi şekilde gelişebilmesi ve böyle bir gelişmenin gerçekleştirilmesi için, çocuğa sosyal, ekonomik ve kültürel koşulların sağlanmış olmasıdır....

        babası arasında kişisel ilişki tesisine, kararın kesinleşmesine müteakip küçüğe vasi atanması için Sulh Hukuk Mahkemesine ihbarda bulunulmasına karar verilmiştir....

          Bu itibarla, davacı ...’ın, velayetin kaldırılması davasının reddine yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2- Davacı ...’ın kişisel ilişki süresine yönelik temyiz itirazının incelenmesine gelince; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir....

            Davacı kadın vekili 24.11.2021 tarihli ıslah dilekçesi ile; dava dilekçesindeki iddia ve taleplerini tekrarla geçici velayetin anneye verilmesine, yabancı velayet hükmü kesinleşmiş kabul edilir ise çocuğun velayetinin değiştirilerek anneye verilmesine, bu mümkün değil ise ortak velayet düzenlenmesine, bu da mümkün değil ise anne ile ortak çocuk arasında inceleme raporu gözetilerek her Cuma saat 10.00'dan Pazar günü saat 20.00'a kadar az olamamak kaydıyla kişisel ilişki kurulmasına karar verilmesini talep etmiştir....

            AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 23/12/2022 NUMARASI : 2020/428 ESAS-2022/547 KARAR DAVA KONUSU : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması KARAR : Yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı dava dilekçesinde özetle; Tarafların evlilik birliği dışında doğan 19/09/2019 doğumlu Bulut Kantürk adında müşterek çocuklarının bulunduğunu, müşterek çocuğun velayetinin fiilen ve hukuken davacı annede olduğunu, tarafların birlikteliklerini sonlandırma kararı aldıklarını, müşterek çocuk lehine iştirak nafakasına hükmedilmesi ve müşterek çocuk ile davalı baba arasında kişisel ilişki tahsisine ilişkin düzenlemelere ihtiyaç duyduklarını, tarafların yıpranmamak adına bir uzlaşı zemininde buluşmuşlar ve davaya konu edilen tüm hususlarda mutabık kaldıklarını, davaya konu edilen velayet hususu dahil, iştirak nafakası ve çocukla kişisel ilişki tahsisi konularında taraflar arasında bir anlaşmazlık bulunmadığını, bu nedenlerle velayetin müvekkilinde...

            Davacı kadın vekili tarafından yerel mahkeme kararına karşı davalı baba ile çocuk arasında tesis edilen görüş günlerinin ve sürelerinin usul ve yasaya aykırı olduğu, söz konusu şahsi ilişki kararının hükümden çıkartılması yönünde istinaf başvurusunda bulunulduğu anlaşılmakla, dosya üzerinde yapılan incelemede; her ne kadar yerel mahkemece davanın kabulü ile davaya konu küçük Beren'in velayetinin davacı anneye verilmesine ve davalı baba ile çocuk arasında şahsi ilişki tesisine karar verilmiş ise de; davalı babanın yargılama sırasında velayet ve şahsi ilişki talebinin bulunmadığı gözetilmeden, mahkemece davalı baba ile küçük arasında şahsi ilişki düzenlemesi yapılmasının hatalı olduğu, ayrıca davalı babanın velayet ve şahsi ilişki konusunda her zaman dava açabileceği hususu göz önüne tutulduğunda, davacı kadın vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, yerel mahkeme kararının hüküm bölümünde bulunan, şahsi ilişki düzenlemesine ilişkin 2. maddesinin hükümden çıkarılmasına karar verilmesi...

            UYAP Entegrasyonu