WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sulh Hukuk Mahkemesince, talebin annenin velayet hakkını kötüye kullanması nedeniyle velayetin değiştirilmesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Aile Mahkemesi ise; talebin kayım atanmasına yönelik olduğu, velayetin değiştirilmesi için açılmış bir dava bulunmadığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Velayet altında bulunmayan her çocuk vesayet altına alınır( TMK 409. m.). Somut olayda, vesayeti istenilen çocuk, halihazırda annesinin velayeti altında bulunduğundan, öncelikle velayetin kaldırılması koşullarının bulunup bulunmadığının tartışılması gerekecektir. Velayetin değiştirilmesi ve kaldırılmasına ilişkin davalar(TMK.348.m.), Aile Mahkemesinin görevine girmektedir....

    Kaldı ki verilen tedbir kararı velayetin kaldırılması ile ilgili olmayıp çocukla annenin şahsi ilişkisinin engellenmesine yöneliktir. Elde velayetin kaldırılması için ne usulüne uygun açılmış bir dava ne de kamu tarafından yapılan bir talep vardır. Velayetin kaldırılması, çocukla şahsi ilişkinin engellenmesinden daha ağır ve ileriye yönelik sonuçları olan, yasada özel koşullara bağlanmış bir dava türüdür. Dava açılmaksızın, tedbir cümlesinden olmak üzere karara bağlanması olanaklı değildir. Velayet konusunun kamu düzenine ilişkin olduğu hususunda bir kuşku bulunmamaktadır. Ne var ki bu durum hakimin olaya resen el koyabileceği anlamında değil usulüne uygun olarak açılmış davalardaki usuli işlemlerin yapılması anlamında kabul edilmelidir. O halde, ortada usulüne uygun olarak açılmış velayetin kaldırılması davası bulunmadığından, annenin velayet hakkının tamamen ortadan kaldırılması sonucunu doğuracak şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; bozulmasına dair Dairemizin 28.04.2015 gün ve 23279-8635 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; Davacı, davalı annede bulunan velayet hakkının anneden alınarak kendisine verilmesini talep etmiş, mahkemece talebi kabul edilmiştir. Hüküm davalı anne tarafından temyiz edilmiş, Dairemizce "anne ve babanın deneyimsizliği, hastalığı, başka bir yerde bulunması veya benzeri sebeplerle velayet görevini gereği gibi yerine getirememesi; ana ve babanın çocuğa yeterli ilgiyi göstermemesi veya ona karşı yükümlülüklerini ağır bir biçimde savsaklamaları halinde hakim velayet hakkını kaldırabilir (TMK.md.348). Toplanan delillerle ortaya çıkan durum yukarıda açıklanan şekilde nez şartlarının varlığına yeterli olmayıp velayetin değiştirilmesine yol açar (TMK.md.183.349)....

        Çocuğun korunmasına ilişkin diğer önlemlerden sonuç alınmaz ya da bu önlemlerin yetersiz olacağı önceden anlaşılırsa, aşağıdaki hallerde velayetin kaldırılmasına karar verilir. -Ana ve babanın deneyimsizliği, hastalığı, başka bir yerde bulunması veya benzeri sebeplerden biri ile velayet görevini gereği gibi yerine getirememesi, -Ana ve babanın çocuğa yeterli ilgiyi göstermemesi veya ona karşı yükümlülüklerini ağır bir biçimde savsaklaması, -Velayet ana ve babanın her ikisinden kaldırılırsa çocuğa bir vasi atanır. -Kararda aksi belirtilmedikçe, velayetin kaldırılması mevcut ve doğacak bütün çocukları kapsar. "(TMK madde 348). Velayete sahip ana veya babanın yeniden evlenmesi, velayetin kaldırılmasını gerektirmez. Ancak, çocuğun menfaati gerektirdiğinde velayet sahibi değiştirilebileceği gibi, durum ve koşullara göre velayet kaldırılarak çocuğa vasi de atanabilir (TMK madde 349). Velayete ilişkin uyuşmazlıklar kamu düzeniyle ilgilidir ve re'sen araştırma ilkesi geçerlidir....

        Velayetin düzenlenmesi ve değiştirilmesi kamu düzenine ilişkin olup, bu davalarda re'sen (kendiliğinden) araştırma ilkesi geçerlidir (HMK m. 385/2). Düzenlemede, ana ve babanın istek ve tercihlerinden önce, çocukların bedeni, fikri ve ahlaki gelişimi önem ve öncelik taşır. Düzenlemede asıl olan çocukların üstün yararı olduğuna göre, taraflar delil göstermedikleri takdirde de re'sen delil toplanması, bu çerçevede çocuğun üstün yararının ebeveynlerinden hangisinin yanında bulunmak olduğu ve velayet sahibinin değiştirilmesini gerekli kılan bir durumun bulunup bulunmadığı hususunda 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 5. maddesi uyarınca, psikolog, pedagog ve sosyal çalışmacıdan oluşan uzmanlara inceleme yaptırılarak, rapor alınması ve dava dilekçesi ekindeki karakol tutanaklarına esas soruşturma dosyası ile tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonuca gidilmesi gerekir....

          Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, velayet hakkı sahibi olan annenin vefatı nedeniyle küçüğe vasi tayini istemine ilişkindir. Sulh Hukuk Mahkemesince; öncelikle velayetin babaya verilip verilmeyeceğinin tespiti gerektiğinden aile mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Aile mahkemesi ise; annenin ölümü ile velayetin kendiliğinden babaya geçmeyeceği, küçüğe vasi tayini konusunda davaya devam edilemsi gerektiği ve babaya velayet konusunda dava açmak için süre verilmesi gerektiği, bu nedenle sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik yününde hüküm kurmuştur....

            Bu açıklamalardan sonra velayet değişikliği talebinin reddi kararı yönünden istinaf başvurusu değerlendirildiğinde; TMK' nun 183. ve 349'ncu maddelerinde yer alan hükümlere göre, yeni olguların zorunlu kılması ve küçüğün menfaatinin gerektirmesi halinde velayet sahibi değiştirilebilir. Yargıtay HGK'nun 13.10.2010 gün ve 2010/2- 501 E. 2010/492 K.; 23.11.2011 gün ve 2011/2- 547 E., 2011/695 K.; 16.03.2012 gün ve 2011/2- 884 E., 2012/197 K. ile 06.03.2013 gün ve 2012/2- 794 E. 2013/310 K. ; 23/05/2018 gün 2017/2- 1567 E., 2018/1132 K sayılı kararlarında; "Velayetin düzenlenmesinde asıl olan, küçüğün yararını korumak ve geleceğini güvence altına almak olduğundan, velayetin belirlenmesi ve düzenlenmesinde öncelikle çocuğun yararı göz önünde tutulmalıdır. Çocuğun "üstün yararı" gerektirdiği takdirde, görüşlerinin aksine karar verilmesi mümkündür....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı baba tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Ana ve baba evli değilse velayet anaya aittir. (TMK m.337/1) Dava tarihinde, evlilik dışı doğan... velayeti davacı annede olup, küçüğün velayetinin kendisinde olduğunun tespitini talep etmekte hukuki yararı yoktur. Hukuki yarar dava şartı olup, davanın hukuki yarar yokluğundan reddi gerekirken (HMK m.114/1,f-115) yazılı şekilde kabulune karar verilmesi doğru bulunmamış, hükmün bozulması gerekmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Düzenlenmesi (Tedbiren) ve Çocuk İçin Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 30.06.2015 günü temyiz eden davalı ... ile vekili Av. ... geldiler. Karşı taraf davacı ... ve vekilleri gelmediler. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nafaka-Velayetin Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından; velayet yönünden, davalı tarafından ise; kadın lehine hükmedilen nafaka yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 02.06.2015 günü duruşmalı temyiz eden davacı ... vekili Av. ... geldi. Karşı taraf temyiz eden davalı ... ve vekili gelmedi. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....

                    UYAP Entegrasyonu