Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sulh Hukuk Mahkemesince velayetin küçüğü tanıyan babaya verilip verilmeyeceği öncelikle değerlendirilmesi gereken bir konu olup velayet hususunun değerlendirilmesinin aile mahkemesinin görevinde olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... 3. Aile Mahkemesince, küçük ...'ın nüfus kaydına göre adresinin ".../..." olduğu gerekçesi ile yetkisizlik kararı verilmiştir. ... Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile Mahkemesi sıfatıyla) ise davanın velayetin düzenlenmesi talebine ilişkin olduğu, küçüğün, annesinin evlilik dışı ilişkisinden doğduğu, babası ile soybağının ise 21.11.2014 tarihinde tanıma ile kurulduğu, annesi ...'...

    Somut olayda; Küçüklerin babasının öldüğü ve davacı anneden velayetin alınıp, küçüklerin vesayet altına alınarak dedesi vasi olarak atanmıştır. Davacı anne sağ olup, velayetin düzenlenmesi için Aile Mahkemesinde dava açmıştır. Vesayet hakındaki hükümler kamu düzenine ilişkin olup, aslolan ergin olmayan çocukların velayet altında bulunmasıdır. Vesayet altında bulunmayan çocuk vesayet altına alınır ise de aslolan velayet olup velayetin kendisine verilmesini isteyen annenin Aile Mahkemesine açtığı velayet davası bulunduğuna göre velayetin anneye verilip verilmeyeceği beklenerek velayetin anneye verilmesi halinde vesayetin kaldırılmasına karar verilmesi gerekmektedir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Geçici Velayetin Düzenlenmesi ve Bağımsız Nafaka Davası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı kadın dava dilekçesinde müşterek çocuk ile birlikte kendisi içinde tedbir nafakası (TMK m.197) ve tedbiren velayetin düzenlenmesi talebinde bulunmuş, mahkemece kadının ayrı yaşamakta haklılığını kanıtlayamadığı gerekçesiyle bu talep reddedilmiştir. Tüm dosya kapsamı ve toplanan delillerden, davalı erkeğin annesinin "artık kızınızı istemiyoruz götürün dediği, davalının da bunun üzerine annemin istemediğini bende istemem" diyerek ayrı yaşamaya sebebiyet verdiği anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu olaylara göre davacı kadın ayrı yaşamakta haklıdır....

      AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 24/01/2023 NUMARASI : 2023/20 2023/56 DAVA KONUSU : Velayet (Velayetin Düzenlenmesi (TMK M.182)) KARAR : Taraflar arasındaki vasi tayini davasında İskenderun 2. Sulh Hukuk Mahkemesi ile İskenderun 2. Aile Mahkemesi arasında oluşan görev uyuşmazlığının merci tayini yoluyla giderilmesi talep edilmekle dosya kapsamı incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; küçükler T4 T5 ve T3 resmi dairelerdeki işlemleri yerine getirmek için vasi olarak atanması talebi ile İskenderun Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesine dava açtığı görülmüştür. İskenderun 2....

      Bu esnada taraflardan birinin ölümü halinde velayet sağ kalana geçer.(TMK 336. md.) Ancak, boşanma halinde mahkemece velayet kendisine verilen ana veya babanın ölmesi halinde velayet sağ kalan eşe kendiliğinden geçmez. Küçüğün TMK'nin 314. maddesi uyarınca evlatlık edinene ait olan velayet hakkı sona erdiği için Velayetin Aile Mahkemesince düzenlenmesi gerekir. Somut uyuşmazlık yönünden küçüğün velayeti ya da vasi tayini konusunda görevli mahkeme Büyükçekmece 1 Aile Mahkemesi'dir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nun 21. ve 22. maddeleri gereğince Küçükçekmece 1 Aile Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 08.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        TMK 404. maddesi gereğince velayet altında bulunmayan her küçük vesayet altına alınır. Dava açıldığında anne sağ olduğuna göre, dava başlangıçta velayetin düzenlenmesi niteliğinde ise de yargılama aşamasında annenin ölmesi ile küçükler üzerinde velayet hakkının kalmadığının kabulü ile kamu düzenine ilişkin eldeki davada görevli mahkemenin belirlenmesi gerekmektedir. Velayet altında bulunmayan küçüklere vasi tayini zorunludur. Çocuklara vasi tayini konusunda görevli mahkeme vesayet makamı olan sulh hukuk mahkemesidir. Bu durumda, uyuşmazlığın sulh hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 10/11/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi....

          Bu durumda, annenin velayet görevini yerine getirmediği, velayetin kaldırılması koşullarının (TMK m. 348) oluştuğu, davacı babanın da velayet görevini üstlenmesine engel bir durumunun bulunmadığı anlaşıldığından davanın kabulü ve velayetin davacı babaya verilmesi (TMK. m. 337/2) yerine, davanın reddi ile annenin çocuk üzerindeki velayetinin kaldırılmasına çocuk için vasi atanması için ihbarda bulunmasına karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 28.06.2016 (Salı)...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı baba tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, bozmaya uygun işlem ve araştırma yapılmış olmasına, delillerin takdirinde bir yanlışlık bulunmamasına göre davacının velayet davasının reddine yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı ile ortak çocuk arasında düzenlenen kişisel ilişkiye yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Taraflar 27.06.2010 tarihinde kesinleşen kararla anlaşmalı olarak (TMK m. 166/3) boşanmışlar, 26.11.2007 doğumlu ortak çocuk Oğuz'un velayeti anneye verilerek baba ile ortak çocuk arasında kişisel ilişki düzenlenmiştir....

              (TMK m. 348) Toplanan delillerle ortaya çıkan durum yukarıda açıklanan şekilde nez şartlarının varlığına yeterli olmayıp velayetin değiştirilmesine yol açar (TMK m. 183,349) Öyle ise olaya uygun kanun hükmünün belirlenmesinde hata ile velayetin değiştirilmesi (TMK m. 183, 349) yerine, Türk Medeni Kanununun 348. maddesi sonuçlarını doğuracak biçimde velayetin kaldırılmasına (nez’e) karar verilmesi bozmayı gerektirir. SONUÇ: Hükmün açıklanan sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair yönlerin şimdilik incelenmesine yer olmadığına, istek halinde peşin harcın geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.13.04.2016(Çrş.)...

                (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayet ve Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm velayetin değiştirilmesi yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Velayete sahip ana veya babanın yeniden evlenmesi velayetin kaldırılmasını geretirmez. Ancak çocuğun menfaati gerektirdiğinde ve bu olgunun zorunlu kılması halinde velayet sahibi değiştirilebilir. (TMK.183 ve 349) Toplanan delillerden velayet hakkına sahip davalının (anne), 22.8.2005 tarihinde evlendiği 7.10.2005 tarihinde boşandığı, evlenmeden önce 2005 yılı Ağustos ayında çocuğunun ruhsal durumunun bundan etkilenmemesi için çocuğunu geçici bir süre davacının anne ve babasının evine bıraktığı, Eylül ayının ilk haftasında da çocuğunu geri aldığı anlaşılmaktadır. Bu durum eylemli olarak çocuğu terk anlamına gelmez ve velayet görevinin ifa edilmediğini tek başına göstermez....

                  UYAP Entegrasyonu