Diğer taraftan, iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur. Ne var ki, nafaka miktarının belirlenmesine esas alınması gereken giderlerinin makul sınırlar içinde kalmasına özen gösterilmesi ve velayet kendisine bırakılmayan tarafın ağır yükümlülüklere maruz bırakılmaması gerekmektedir. Mahkemece, nafaka takdir edilirken; çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçlarının yanında, ana-babanın gelir durumu da gözetilmeli ve nafaka yükümlüsünün (babanın) gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmelidir. Somut olayda dosyadaki bilgi ve belgelerden; tarafların ... 3.Aile Mahkemesi'nin 2011/741 Esas-2011/1020 Karar sayılı ilamıyla boşandıkları, müşterek çocuk için aylık 500 TL iştirak nafakasına hükmedildiği, müşterek çocuk...'...
Davalı- davacı annenin davası velayetin değiştirilmesine ilişkin olup çekişmesiz yargı işidir (HMK m. 362/2-b-13). Bölge Adliye Mahkemesince çekişmesiz yargı işlerinde verilen kararlar kesin nitelikte olup, bu kararlara karşı temyiz yoluna başvurulamaz (HMK m.362/l-ç). Bu sebeple davacı-davalının velayetin değiştirilmesi davasına yönelik temyiz itirazlarının reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2-Velayetin değiştirilmesine dair ilk derece mahkemesi kararı yukarıda açıklanan sebeple kesinleştiğinden, davacı-davalı babanın velayet hakkı kendisinde iken istediği kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi davasının konusu kalmadığından bu husus gözetilerek bir karar verilmek üzere hükmün bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir....
Dava, iştirak nafakası istemine ilişkindir. TMK'nın 182/2.maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır. Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf, ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğun giderlerine katılmakla yükümlüdür. Diğer taraftan, iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olan harcamaların da dikkate alınması zorunludur. Mahkemece nafaka takdir edilirken; çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçlarının yanında, ana-babanın gelir durumu da gözetilmeli ve nafaka yükümlüsünün (davalı annenin) gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmelidir....
Mahkemece davanın kısmen kabulü ile, müşterek çocuk....kiz için hükmedilen aylık 150,00 TL iştirak nafakasının 150,00 TL artırılarak aylık 300,00 TL ye çıkartılmasına, davacı için verilen 250,00 TL nafakanın artırılması yönündeki talebin reddine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. TMK.'nın 182/2.maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır. Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf, ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür. Diğer taraftan, iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur....
Davacı taraf reddedilen nafaka miktarı yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava dilekçesinde iştirak nafakası olarak 1.600,00.-TL talep edilmiş, 15/10/2019 tarihli ıslah dilekçesi ile iştirak nafakası talebinin 3.000,00.TL'ye çıkartıldığı açıklanmış ise de; Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 2018/3- 564 Esas, 2019/1150 Karar sayılı 07/11/2019 tarihli kararında "...yoksulluk nafakasının arttırılması ve bakım nafakası talebi niteliği itibariyle bölünebilir bir alacak olmadığı dikkate alındığında ıslah yolu ile artırılamayacağı gibi kısmi davaya da konu olamaz..." demiştir. Davacının dava dilekçesinde 1.600,00.-TL iştirak nafakası talep ettiği, ilk derece mahkemesince 1.500,00.-TL yönünden kabul kararı verilerek aylık 100,00.- TL yönünden red kararı verildiği, reddedilen yıllık nafaka miktarının 100,00.-TL x 12 = 1.200,00.-TL olduğu, buna göre davacının istinaf talebinin 1.200,00....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, davanın kabulüne, 19/11/2007 doğumlu müşterek çocuk Berfin'in, davalı annede olan velayetinin alınarak, davacı babaya verilmesine, velayetin bu şekilde değiştirilmesine, müşterek çocuk ile anne arasında şahsi ilişki tesisine, müşterek çocuk ve anne için dosyanın tefriki ile danışmanlık ve çocuk yönünden sağlık tedbiri uygulanmasına, dava tarihinden geçerli olmak üzere müşterek çocuğa sarf edilmek üzere aylık 700 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar kesinleştiğinde iştirak nafakası olarak devamına karar verilmiştir. GEREKÇE : Davanın konusu, velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakası talebine ilişkindir....
Yukarıdaki açıklamalar ışığında somut olaya bakıldığında ise;tarafların 16.12.2015 tarihinde anlaşmalı olarak boşandıkları, boşanma kararının 11.01.2016 tarihinde kesinleştiği,boşanma neticesinde müşterek çocuk 2013 doğumlu ... için iştirak nafakasına hükmedilmediği,eldeki bu dava ile davacı annenin müşterek çocuğun barınma,beslenme gibi giderleri bulunduğunu belirterek müşterek çocuk için aylık 300 TL iştirak nafakası talebinde bulunduğu tartışmasızdır. Boşanma davasında iştirak nafakası istenmemesi sonradan istenmesine engel değildir. Çünkü, bu nafaka velayet hakkı verilen davacı anne tarafından çocuk adına istenmekte ve nafaka borcu bu nedenle her an yenilenen borçlardan olduğundan yeniden doğmaktadır. Nitekim,iştirak nafakasında nafaka doğmadan bu nafakadan feragat mümkün değildir....
Aile Mahkemesinin 13.07.2015 tarih ve 2015/306 Esas 2015/369 Karar sayılı ve 14.07.2015 kesinleşme tarihli ilamı ile anlaşmalı olarak boşandıkları, müşterek çocukların velayetlerinin davacıya verildiği, davalı tarafça açılan velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakası davasının istinaf bozması neticesinde Zonguldak 1. Aile Mahkemesinin 10.07.2020 tarih ve 2019/191 Esas 2020/266 Karar sayılı kararı ile davacı birleşen davacının velayetin değiştirilmesi davasının reddine, iştirak nafakası davasının reddine karar verildiği, boşanma kararı ile talep edilmediğinden müşterek çocuklar lehine nafaka bağlanmadığı, velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocukların bakım ve eğitim giderlerine “gücü” oranında katkıda bulunması gerektiği anlaşıldığından..."gerekçesi ile; "DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE, tarafların müşterek çocukları BİRGE TEGİN ile ÇAĞIN İHYA'nın her biri lehine ayrı ayrı aylık 500,00.-TL'den toplam aylık 1.000,00....
nun 182/2 maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır. .... Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür. Diğer taraftan iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur. Ne var ki, nafaka miktarının belirlenmesine esas alınması gereken giderlerinin makul sınırlar içinde kalmasına özen gösterilmesi ve velayet kendisine bırakılmayan tarafın ağır yükümlülüklere maruz bırakılmaması gerekmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Geçici Olarak Düzenlenmesi-Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından; velayetin tedbiren düzenlenmesi, kişisel ilişki ve vekalet ücreti yönünden, davalı erkek tarafından ise; her iki davaya yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı, davalı eşinden kendisi ve müşterek çocukları için Türk Medeni Kanununun 197. maddesi kapsamında tedbir nafakası talep etmiş, ayrıca müşterek çocukların velayetinin kendisine bırakılmasını istemiştir....