nın 182/... maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır.Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür. Diğer taraftan iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur. Ne var ki, nafaka miktarının belirlenmesine esas alınması gereken giderlerinin makul sınırlar içinde kalmasına özen gösterilmesi ve velayet kendisine bırakılmayan tarafın ağır yükümlülüklere maruz bırakılmaması da gerekmektedir. Somut olayda; davacının ....292.....-TL emekli maaşı aldığı, 150....
Dosya kapsamında alınan raporlar, çocuğun yaşı, anne bakım ve sevgisine olan ihtiyacı, annenin yeni eşinin çocuğa karşı olumsuz bir davranışının bulunmaması, kurulu düzeni, tanık beyanları dikkate alındığında annenin velayet görevini istismarı, ihmali olmadığı, velayet görevini yerine getirdiği gibi sadece evlenmiş olmasının velayetin değiştirilmesini gerektirmeyeceği, TMK'nın 183, 349 ve 351/1. maddelerinde düzenlenen velayetin değiştirilmesini gerektirir yasal şartların bulunmadığı sonucuna varıldığından, ilk derece mahkemesince birleşen dava yönünden verilen red kararının usul, yasa ve dosya kapsamına uygun olduğu anlaşıldığından erkeğin birleşen davaya yönelik istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi; davalı-karşı davacı kocanın boşanma davasının reddine, davacı-karşı davalı kadının davasının kabulüne, evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle tarafların boşanmalarına, velayetin anneye verilmesine, müşterek çocuk ile baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, müşterek çocuk yararına 300,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, nafakanın her yıl ÜFE oranında arttırılmasına, davacı-karşı davalı kadın yararına 400,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 10.000,00 TL maddi ve 5.000,00 TL manevi tazminata hükmetmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı-karşı davacı koca; kadının boşanma davasının kabulü, kendi boşanma davasının reddi, kusur tespiti, velayet, tazminat ve nafakalara yönelik istinaf talebinde bulunmuştur. İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE: Dava ve karşı dava; evlilik birliğinin sarsılması (TMK md.166/1,2) hukuki sebebine dayalı boşanma istemine ilişkindir....
yerel mahkeme kararının, velayet, iştirak nafakası, yoksulluk nafakası yönlerinden kaldırılmasını, talepleri gibi karar verilmesini talep etmiştir....
hükümlü olması, yoksulluk nafakası ile sorumlu tutulmasını engellemez....
Aile Mahkemesinin 2020/180 Esas ve 2020/442 Karar sayılı kararı ile velayeti davalı babaya verilen müşterek çocuk Özüm Rana'nın velayetinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, baba ile kişisel ilişki tesis edilmesine, müşterek çocuk Özüm Rana için dava tarihinden itibaren geçerli olmak ve tahsilde tekerrür yaratmamak kaydıyla aylık 600,00 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, hükmün kesinleşmesinden itibaren iştirak nafakası olarak devamına, nafakanın her yıl 01 Ocak itibariyle ÜFE oranında arttırılmasına, müşterek çocuklar Ali Altay ve Mehmet Haktan bakımından açılan davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kararın velayet ve nafaka yönünden kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE: Dava; velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakası istemine ilişkindir....
Davalı, davacının anlaşmalı boşanma davasında iştirak nafakası talep etmediğini, buna göre protokol düzenlendiğini bildirmiş ise de; boşanma davasında iştirak nafakası istenmemesi sonradan istenmesine engel değildir. Çünkü bu nafaka velayet hakkı verilen davacı anne tarafından çocuk adına istenmekte ve nafaka borcu bu nedenle her an yenilenen borçlardan olduğundan yeniden doğmaktadır. Hal böyle olunca, mahkemece; tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, paranın alım gücü, müşterek çocuğun yaşı, ihtiyaçları ve nafaka yükümlüsünün gelir durumu nazara alınarak, TMK.nun 4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bir nafaka takdir edilmesi gerekirken, aksi yazılı düşüncelerle davanın tümden reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi-İştirak Nafakası-Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki "kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi ve iştirak nafakasına hükmedilmesi" davası ile davalı tarafından bağımsız olarak açılan "velayetin değiştirilmesi" davasının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-davacı tarafından tamamına yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacının aşağıdaki bentlerin kapasamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre velayeti annede bulunan müşterek çocuk için hükmedilen iştirak nafakası çoktur....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece Mahkemesince; davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetinin anneye verilmesine, çocuk için aylık 500 TL iştirak nafakası ile davacı kadın lehine aylık 750 TL yoksulluk nafakası ve 20.000 TL maddi, 15.000 TL manevi tazminat ödenmesine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı kadın vekili süresinde verdiği istinaf dilekçesinde; iştirak nafakası ile tazminat miktarları yönünden istinaf talebinde bulunmuştur. Davalı erkek süresinde verdiği istinaf dilekçesinde; kusur tespiti, davanın kabulü, velayet, nafaka ve tazminat takdiri yönünden kararın tümüyle kaldırılmasını istemiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince davacı baba tarafından velayetin değiştirilmesine ilişkin davanın reddine, kadının birleşen davasının kısmen kabulü ile; Velayet hakkı annede bulunan müşterek çocuk Livanur Aydoğan ve Kübra Aydoğan için ayrı ayrı 1.500'er TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren her ay düzenli olarak davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir....