Bu nedenle velayetin değiştirilmesi davasında iştirak nafakası istenmemesi sonradan istenmesine engel değildir. Diğer taraftan, iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olan harcamaların da dikkate alınması zorunludur. TMK. 330/1.md. göre de nafaka miktarı çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun gelirleri de gözönünde bulundurulur....
Davacı tarafın katılma yoluyla nafakanın başlangıç tarihine yönelik istinaf talebi hakkında; Davacı dava dilekçesinde geçici velayetin kendisine verilmesi halinde bu tarihten itibaren aylık 500,00 TL tedbir, velayetin değiştirilmesinden sonra ise aynı miktarda iştirak nafakası talebinde bulunmuştur. Mahkemece iştirak nafakasına hükmedilmiş ise de 22/12/2020 tarihli ara kararı ile çocuğun geçici velayeti anneye verilmesine rağmen tedbir nafakası talebi hakkında bir karar verilmemiştir. Tedbiren velayet düzenlemesi yapılması ve talep edilmesi halinde geçici velayetin verildiği tarihten itibaren tedbir nafakasına da hükmedilmesi gerekir. ( Yargıtay 2....
İştirak nafakası velayetin fiilen (eylemli olarak) kullanılmasına bağlı bir haktır. Velayet anne veya babada olup da, şayet velayet kendisinde olan eş çocuğa bakmayıp karşı taraf çocuğa bakıyorsa, çocuğa bakan, velayetin nezi davası açmak zorunda olmadan doğrudan iştirak nafakası talebinde bulunabilir. Velayet değiştirilmeden çocuğa bakan iştirak nafakası davası açıp iştirak nafakasına hükmolunduktan sonra çocuk velayetinde bulunduğu tarafın yanına giderse, bu taraf nafakanın kaldırılmasını her zaman isteyebilir ve nafaka kaldırılır. Açıklanan nedenlerle davacı anne yanında kalan ve anne tarafından bakılan müşterek çocuk için hakkaniyete uygun bir miktarda iştirak nafakasına hükmolunmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
İştirak nafakası velayetin düzenlenmesine yönelik davalarda bu davaların ferîsi niteliğindedir. Bilindiği üzere ferî talepler asıl talebin sonuca bağlıdır. Diğer bir ifade ile iştirak nafakası eğer bir boşanma davasında velayete tabi çocuklar var ise, boşanma kararının varlığına, boşanma davasının kesinleşmesinden sonra açılan velayetin düzenlenmesine yönelik davalarda ise velayet talebinin kabulüne bağlı olup velayet hakkı kendisine verilen ana ya da baba yararına hükmedilecektir. Dolayısıyla velayet ve iştirak nafakası talebi arasında bir öncelik ya da sonralık ilişkisi bulunmayıp aslilik ve ferîlik ilişkisi söz konusudur. Ferî talebin asıl talepten bağımsız olarak istenmesi mümkün olmadığına göre velayetin değiştirilmesine konu bir davada da değiştirme talebinin reddi halinde çocuk için iştirak nafakasına hükmedilmeyecektir. Yukarıda da açıklandığı üzere, ana babanın bakım yükümünün doğal sonucu olan iştirak nafakası, çocuğun korunmasına yönelik olup, kamu düzenine ilişkindir....
DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma, Katılım Nafakası KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Adli yardım taleplerinin kabulüne, tedbir taleplerinin kabulü ile davalıya ait araç ve taşınmazlar ve banka hesapları üzerine tedbir ve ihtiyaten haciz konulmasına, tarafların boşanmalarına, müşterek küçük çocukların velayetinin müvekkil anneye verilmesine; geçici velayet için tensip ile karar oluşturulmasına ve velayetin müvekkil anneye verilmesine, müşterek küçük çocuklar ile davalı arasındaki şahsi münasebetin çocukların okul durumu da dikkate alınarak mahkeme tarafından belirlenmesine, müşterek çocuk Fahriye Gülüşan Yücel için yargılama süresince tedbir, yargılama sonunda iştirak nafakası olmak üzere aylık 6.000- TL nafakanın davalıdan tahsiline, müşterek çocuk Zehra Gül Yücel...
Bu doğrultuda yerleşen Dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası ...’in yayınladığı ...E oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Yukarıda izah olunan nedenlerle; somut davada, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, müşterek çocukların yaşı, eğitim durumu, ihtiyaçları, ekonomik göstergelerdeki değişim ile ...’in yayınladığı .. artış oranı ve nafaka yükümlüsünün (davalı babanın) gelir durumu nazara alındığında; artırılan iştirak nafakası miktarı fazla olup, TMK.4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bulunmamıştır....
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; TMK'nun 182/2.maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır. Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf, ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür. Katılım nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur.Ancak, nafaka miktarının belirlenmesine esas alınması gereken giderlerinin makul sınırlar içinde kalmasına özen gösterilmesi ve velayet kendisine bırakılmayan tarafın ağır yükümlülüklere maruz bırakılmaması gerekmektedir....
müşterek çocukların giderlerinin karşılanması konusunda herhangi bir katkısının bulunmadığını, bu nedenlerden dolayı velayet hakkı müvekkilinde bulunan müşterek çocukların her biri için aylık 1.000,00'er TL iştirak nafakasına hükmedilmesini, bağlanacak olan nafakanın her yıl ÜFE oranında artırılması ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini, talep ve dava etmiştir....
müşterek çocukların giderlerinin karşılanması konusunda herhangi bir katkısının bulunmadığını, bu nedenlerden dolayı velayet hakkı müvekkilinde bulunan müşterek çocukların her biri için aylık 1.000,00'er TL iştirak nafakasına hükmedilmesini, bağlanacak olan nafakanın her yıl ÜFE oranında artırılması ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini, talep ve dava etmiştir....
Bu yön gözetilmeden yoksulluk nafakası hakkında yeniden hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. 3-Mahkemece bozmaya uyulduğu halde, velayete ilişkin bozma gereği yerine getirilmemiştir.Bozmaya uyulmuş olması, mahkemenin bozma gereğince işlem yapmasını zorunlu kılar.Davacı-karşı davalının velayetin değiştirilmesi talebi hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiştir.Bozma kararında; davalı-karşı davacı kadının Fatsa İcra Müdürlüğüne verdiği 02.10.2012 tarihli beyanı ile davacı-karşı davalı ile haricen anlaştıklarını, müşterek çocuğu babasına verdiğini, müşterek çocuğun bundan sonra baba yanında kalacağını, müşterek çocuk için ödenen nafakanın kaldırılmasını talep ettiği, davalı-karşı davacının icra müdürlüğündeki bu beyanı nazara alınarak velayet hakkı kendisinde bulunan annenin fiilen velayet görevini yerini getirip getirmediği araştırılıp sonucu uyarınca bir karar verilmesi gerektiğinden bahisle bozulduğuna göre bu yönde işlem yapılması zorunludur....