İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde; müvekkilinin iştirak nafakası talebinin reddi, mahkemece eksik inceleme ve araştırmayla sosyal ve ekonomik durum araştırması yapılmadan karar verilmesi, iştirak nafakasının kaldırılmasında velayetin kaldırılma tarihinin esas alınması gerektiği yönünden, yerel mahkeme kararının kaldırılarak, davanın tam kabulüne karar verilmesini istemiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nın 355. maddesine göre resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Dava; nafakasının kaldırılmasına ve iştirak nafakası bağlanmasına ilişkindir. Velayetin değiştirilme davasının eldeki davanın açılma tarihinden sonra kesinleştiği anlaşılmak tadır. Velayete ilişkin karar, kesinleşmedikçe icra edilemez. Karar kesinleşmedikçe de babanın velayet sorumluluğu başlamaz....
ile yaşamaktan memnun olması, kardeşlerin ayrılmama ilkesi göz önüne alındığında velayetin değiştirilmesi davasının reddine karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik yoktur....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 11/01/2021 NUMARASI : 2019/1173 2021/26 DAVA KONUSU : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması- Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması, Velayet (Velayetin Değiştirilmesi) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davacı birleşen dosya davalı HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı-birleşen dosya davalısı dava dilekçesinde; tarafların boşandıklarını, boşanma ilamı ile birlikte müşterek çocukları Burak Alp’in velayetinin anneye verildiğini, ancak daha sonra annenin çocuğa bakamaması ve şiddet uygulaması nedeniyle açılan velayetin değiştirilmesi davasında Kayseri 7....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı dava dilekçesiyle, velayetin değiştirilmesi davası yanında iştirak nafakası talebinde bulunmuş, her iki dava yönünden de ayrı ayrı harç yatırmış, mahkemece davacının her iki talebi kabul edilerek, davacı yararına iki ayrı vekalet ücretine hükmedilmiştir. Davacının iştirak nafakası yönünden talebi velayetin değiştirilmesi davasının fer'isi niteliğinde olup, ayrı harç alınması bu talebi müstakil bir dava halinde getirmez....
Dava, velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakası talebine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde davanın kabulüne karar verilmiş, karara karşı davalı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmuştur. TMK'nın 183. maddesinde "Ana veya babanın başkasıyla evlenmesi, başka bir yere gitmesi veya ölmesi gibi yeni olguların zorunlu kılması hâlinde hâkim, resen veya ana ve babadan birinin istemi üzerine gerekli önlemleri alır." şeklindeki düzenlemeye göre değişen koşullara göre velayetin değiştirilmesi mümkündür. Yine, TMK'nın 349. maddesinde; "Velayete sahip ana veya babanın yeniden evlenmesi, velayetin kaldırılmasını gerektirmez....
Tüm tanık beyanlarından boşanma kararı ile birlikte müşterek çocuğun velayet hakkı davalı babaya verilmişse de kararın akabinde çocuğun fiilen hafta içi annesiyle hafta sonları babasıyla kaldığı anlaşılmaktadır. Çocuğun iradesi velayet hakkının annesine verilmesi yönünde olduğu gibi , pedegog bilirkişi görüşü ve sosyal inceleme raporu da nihayeten aynı doğrultudadır. Velayetin anneye verilmemesini gerektirecek somut ve geçerli bir neden bulunmamaktadır.Davalı yan, davacının ekonomik olarak velayet hakkının gereklerini yerine getirebilecek gücünün bulunmadığını beyan etmişse de salt bu sebep velayet hakkının davacıya verilmesine engel oluşturmayacaktır.Zira davacının çalışmasına engel bir durumu bulunmadığı gibi davalı da velayet hakkı tarafında bulunmasa dahi çocuğunun giderlerine iştirak etmekle mükelleftir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Asıl dava; davacı/ davalı kadın tarafından açılmış velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakası istemine ilişkindir. Birleşen dava; davalı/ davacı erkek tarafından açılmış velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakası istemine ilişkindir. Dava dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin dava dosyası içinde bulunduğu, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davacı/davalı kadının tüm istinaf istemlerinin HMK. 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
TMK'nın 183. maddesinde de "Ana veya babanın başkasıyla evlenmesi, başka bir yere gitmesi veya ölmesi gibi yeni olguların zorunlu kılması hâlinde hâkim, resen veya ana ve babadan birinin istemi üzerine gerekli önlemleri alır" şeklindeki düzenlemeye göre değişen koşullara göre velayetin değiştirilmesi mümkündür. Yine, TMK'nın 349. maddesinde; “Velayete sahip ana veya babanın yeniden evlenmesi, velayetin kaldırılmasını gerektirmez. Ancak, çocuğun menfaati gerektirdiğinde velayet sahibi değiştirilebileceği gibi, durum ve koşullara göre velayet kaldırılarak çocuğa vasi de atanabilir.” hükmü yer aldığı gibi, TMK'nın 351. maddesinin birinci fıkrasında da; durumun değişmesi hâlinde çocuğun korunmasına ilişkin önlemlerin yeni koşullara uydurulması gerektiği düzenlemesi mevcuttur.O hâlde, koşulların değişmesi (TMK m.183, 349, 351/1) veya velayetin değiştirilmesini gerektiren haklı bir sebebin bulunması hâlinde mahkemece velayetin değiştirilmesine karar verilebilir....
Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinde velayetin değiştirilmesi ve nafakanın kaldırılması talepli dava açtığını, 2020/347 Es sayılı bu dosyada mahkemenin müşterek çocuğun velayetini davalıya verilmesine, 750 TL iştirak nafakasının kaldırılmasına hükmettiğini, davalının Kastamonu ilinde ikamet ettiğini, ancak müşterek çocuk Efsa Sıla Aydın'ın velayeti davalıda olmasına rağmen uzun süredir kendisi ile yaşadığını, müşterek çocuğun şu anda Sinop Anadolu Lisesi'nde öğrenimine devam ettiğini, çocuğun tüm bakım ve ihtiyaçlarının, okul masraflarının bu zamana kadar tarafınca karşılandığını, davalının velayete dayanarak çocuğu alma talebinde bulunduğunu, velayetin getirdiği yükümlülüklere aykırı davrandığını, çocuğun kendisinin de kendisi ile yaşamayı ve velayetinin kendisine verilmesini istediğini, açıklanan nedenlerle müşterek çocuk Efsa Sıla Aydın'ın velayet hakkının çocuğun üstün yararı gereği davalıdan alınarak tarafına verilmesine, davalının müşterek çocuk için 1.000,00 TL iştirak nafakası ödemesine...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından iştirak nafakası talebinin reddi yönünden, davalı tarafından ise velayetin değiştirilmesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle Türk Medeni Kanununun 349. maddesi gereğince velayetin değiştirilmesine karar verildiğinin anlaşılmasına göre, davalının temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacının temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Velayetin değiştirilmesi davası kabul edilerek velayeti davalı babada olan müşterek çocuk ...'...