WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

TMK'nın 182/2 maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır. Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf, ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğun giderlerine katılmakla yükümlüdür. Bu husus kamu düzeninden olup tarafların iradesine tabi kılınmamıştır. Bu nedenle velayetin değiştirilmesi davasında iştirak nafakası istenmemesi sonradan istenmesine engel değildir. Diğer taraftan, iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olan harcamaların da dikkate alınması zorunludur. TMK. 330/1.md. göre de nafaka miktarı çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun gelirleri de gözönünde bulundurulur....

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı-davacı erkek vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesi ile, HTS kayıtlarının getirtilmemesini, velayeti, çocuk için iştirak nafakası verilmesini istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Asıl dava yoksulluk nafakasının ve iştirak nafakasının artırılması, birleşen dava yoksulluk nafakasının kaldırılması ve velayetin değiştirilmesi ile birlikte iştirak nafakasının kaldırılmasına ilişkin olup basit yargılama usulüne tabidir....

İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı kadın; lehine takdir edilen nafaka ve tazminatların miktarları yönlerinden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı koca mahkememizin HMK 353/1- a-6 maddesi gereğinde kaldırma karından sonra verilen hüküm yönünden istinaf yoluna başvurmamıştır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: 1- Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına ve davacı kadının sürekli ve düzenli bir gelirinin olmadığına göre davacı kadın yararına takdir edilen yoksulluk nafakası azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda yoksulluk nafakasına hükmedilmesi gerekir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle verilen hükmün velayetin kaldırılması (TMK.m.348) niteliğinde olmayıp, velayet sahibinin değiştirilmesi (TMK.m.183,349) niteliğinde olduğunun anlaşılmasına göre davalının bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde görülmediği gibi, aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan hususlara ilişkin temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir. 2-Velayeti davalı babada bulunan müsterek çocuğun, hükümle birlikte velayetinin davacı anneye verilmesine karar verilmiştir. Müşterek çocuğun yargılama sırasında davalı baba yanında bulunduğu anlaşılmaktadır....

    İcra Ceza Mahkemesinde yargılandığını, ceza aldığını, davalı tarafın tehdit ve şantajları karşısında cezaevine girmemek için eş ve dostlarından her seferinde borç alarak bu nafaka bedellerini ödeyip cezaevine girmekten kurtulduğunu, daha fazla eş ve dost yardımıyla nafakayı ödeyecek durumunun olmadığını belirterek, davalı ve çocuklar lehine belirlenen nafakaların kaldırılmasına ya da makul düzeye indirilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili süresinden sonra verdiği cevap dilekçesinde, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, "Dava TMK'nun 175. Maddesi gereğince davalı yararına boşanma hükmüyle birlikte takdir edilen yoksulluk nafakası ile müşterek çocuklar yararına belirlenen iştirak nafakalarının kaldırılması, olmadığı takdirde miktarının düşürülmesi talebi niteliğindedir....

    AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 11/05/2022 NUMARASI : 2021/189 ESAS 2022/424 KARAR DAVA KONUSU : Velayet (Velayetin Değiştirilmesi) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....

    Aile Mahkemesi'nde açmış olduğu velayetin değiştirilmesi davası açtığını, bu davada maddi durumunun yetersiz olmasından dolayı bu davada maddi durumunun yetersiz olduğunu, asgari ücretle çalıştığını, davacının ise iki adet berber dükkanı işletmesi sahibi olduğunu ve maddi durumun iyi olduğunu belirttiğini, davacının işbu davayı haksız ve kötüniyetle olarak açtığını, velayetin değiştirilmesi davasındaki beyanları ile işbu davadaki haksız ve kötüniyetle olarak açtığını, velayetin değiştirilmesi davasındaki beyanları ile işbu davadaki beyanlarının birebir zıt olduğunu, davacının dava dilekçesinde müşterek çocukların ihtiyaçlarını karşılayamadığını, işlerinin iyi gitmediğini, kazancının yetersiz olduğunu belirttiğini ancak velayetin değiştirilmesi davasında aksine maddi durumunun iyi olduğunu, çocuklarına iyi bakabildiğini, masraflarını karşılayabildiğini, onlara bilgisayar aldığını belirterek mahkemeye maddi durumunun iyi olduğunu zaten belirttiğini, velayetin değiştirilmesi davasında, davacının...

    Aile Mahkemesi'nde açmış olduğu velayetin değiştirilmesi davası açtığını, bu davada maddi durumunun yetersiz olmasından dolayı bu davada maddi durumunun yetersiz olduğunu, asgari ücretle çalıştığını, davacının ise iki adet berber dükkanı işletmesi sahibi olduğunu ve maddi durumun iyi olduğunu belirttiğini, davacının işbu davayı haksız ve kötüniyetle olarak açtığını, velayetin değiştirilmesi davasındaki beyanları ile işbu davadaki haksız ve kötüniyetle olarak açtığını, velayetin değiştirilmesi davasındaki beyanları ile işbu davadaki beyanlarının birebir zıt olduğunu, davacının dava dilekçesinde müşterek çocukların ihtiyaçlarını karşılayamadığını, işlerinin iyi gitmediğini, kazancının yetersiz olduğunu belirttiğini ancak velayetin değiştirilmesi davasında aksine maddi durumunun iyi olduğunu, çocuklarına iyi bakabildiğini, masraflarını karşılayabildiğini, onlara bilgisayar aldığını belirterek mahkemeye maddi durumunun iyi olduğunu zaten belirttiğini, velayetin değiştirilmesi davasında, davacının...

    Düzenlemede, ana ve babanın istek ve tercihlerinden önce, çocuğun bedeni, fikri ve ahlaki gelişimi önem ve öncelik taşır. Velayetinin değiştirilmesi istenilen müşterek çocuk Rumeysa 14/12/2005 doğumlu olup idrak çağındadır. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesinin 12. maddesi, iç hukuk tarafından yeterli idrake sahip olduğu kabul edilen çocuklara, kendilerini ilgilendiren davalarda görüşlerini ifade etmeye olanak tanınmasını ve görüşlerine gereken önemin verilmesi gerektiğini öngörmektedir. Velayet hususu, çocukları ilgilendiren konuların en başında gelir. Velayet düzenlemesinde;  çocukla ana ve baba yararının çatışması halinde, çocuğun yararına üstünlük tanınması gereklidir. Çocuğun yararı ise çocuğun bedensel, fikri ve ahlaki bakımdan en iyi şekilde gelişebilmesi ve böyle bir gelişmenin gerçekleştirilmesi için, çocuğa sosyal, ekonomik ve kültürel koşulların sağlanmış olmasıdır....

    nın 182/2.maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır. Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf, ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür. Diğer taraftan, iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları göz önünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur. Ne var ki, nafaka miktarının belirlenmesine esas alınması gereken giderlerinin makul sınırlar içinde kalmasına özen gösterilmesi ve velayet kendisine bırakılmayan tarafın ağır yükümlülüklere maruz bırakılmaması gerekmektedir....

    UYAP Entegrasyonu