Yerel mahkemece çocuğun nesebi ile velayetin kamu düzenine ilişkin olduğu ve TMK’nın velayete ilişkin hükümleri uyarınca velayetin değiştirilmesi, kaldırılması ya da çocuğun himayesini gerektiren bir durumun ortaya çıkması hâlinde hâkimin davanın devamı boyunca resen dâhil olmak üzere gerekli tedbirleri almak zorunda olduğu, annenin ve babanın deneyimsizliği, hastalığı, başka bir yerde bulunması veya benzeri sebeplerle velayet görevini gereği gibi yerine getirmemesi, annenin ve babanın çocuğa yeterli ilgiyi göstermemesi veya çocuğa karşı yükümlülüklerini ağır biçimde savsaklaması gibi durumlarda hâkimin velayet hakkını kaldırabileceği, her ne kadar velayetin kaldırılması ile velayetin değiştirilmesinin sonuçları farklı ise de, velayetin değiştirilmesinde yukarıda belirtilen şartların arandığı, çocuğun menfaatinin korunması bakımından en ağır ve en son tedbirin velayetin kaldırılması olduğu, buna göre çocuk için ortaya çıkan bir tehlike bulunmadığı sürece velayetin değiştirilerek daha...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 08/03/2022 NUMARASI : 2021/391 ESAS, 2022/132 KARAR DAVA KONUSU : Velayet (Velayetin Değiştirilmesi) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nın 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Niğde 1....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin tecrübeli bir özel eğitim öğretmeni olduğunu, müşterek çocuk için otizm tanısı konulduğunu, 2- 3 yıldır Ege Üniversitesi Psikiyatri Ana Bilim Dalında tedavisinin devam ettiğini, müvekkilinin çocuğuna gereken ilgi ve alakayı fazlasıyla gösterdiğini, yaklaşık 2 yıldır bir erkek arkadaşı olduğunu, evlenmeyi düşündüğünü, davacının sırf bu arkadaşını kabullenememesi nedeniyle velayetin değiştirilmesi davası açtığını, ancak bunun velayetin değiştirilmesi için haklı bir sebep sayılamayacağını, çocuğun otizmli olması sebebiyle maddi anlamda müvekkilini yıpratmaya başladığını, iştirak nafakasının arttırımı için 2021 yılı Ocak ayında dava açtığını, davacının bu haklı talebi karşılamak yerine velayetin değiştirilmesi davası açarak kötü niyetli davrandığını, yine çocuğun cinsel istismarı gerekçesiyle suç duyurusunda bulunarak iftirada suçunu işlediğini, oysa çocuğun 19.02.2021 tarihinde verdiği ifadesinde bir önceki ifadesini değiştirerek gerçekleri...
çocuğa yeterli ilgi göstermemesi veya ona karşı yükümlülüklerini ağır biçimde savsaklaması, deneyimsizliği, hastalığı, başka bir yerde bulunması veya benzeri sebeplerden biri ile velayet görevini gereği gibi yerine getirememesi velayetin değiştirilmesi nedenleridir....
Kısıtlanan ergin çocuğun babası, velayetin anneden alınıp kendisine verilmesini ve çocuk lehine de iştirak nafakasına hükmedilmesini istemiştir. Didim Asliye Hukuk Mahkemesi “Aile” sıfatıyla verdiği kararla; davayı reddetmiş, kararı davacı temyiz etmiştir. Ergin çocuğun kısıtlanması halinde, Türk Kanunu Medenisi’nin 369/2. maddesi uyarınca, velayet altına konulmuş bulunması, kısıtlı hakkında velayet hükümlerinin geçerli olacağı anlamına gelmez. Ana ve/veya babanın ergin olmayan çocukları üzerindeki doğumla başlayan kanunen sahip oldukları velayet hakkı ile, kısıtlama nedeniyle, kanunda yer alan hüküm ‘TKM. 369/2, TMK. 419/3) gereği kendi velayetlerine bırakılan ergin çocukları üzerindeki hak ve yetkileri farklıdır. İkinci halde, kısıtlanan ergin çocuğa atanan veli, vasi gibidir ve vesayete ilişkin hükümlere tabidir. Başka bir ifade ile veli, vesayet makamının denetimi altındadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece velayeti annede olan ortak çocuklardan 11.12.2002 doğumlu Taha'nın annede bulunan velayetinin kaldırılması ile velayetin babaya verilmesine karar verilmiştir. Toplanan delillerle ortaya çıkan durum yukarıda açıklanan şekilde velayetin kaldırılması şartlarının varlığına yeterli olmayıp velayetin değiştirilmesine yol açar (TMK m.183,349). Öyle ise olaya uygun kanun hükmünün belirlenmesinde hata ile velayetin değiştirilmesi (TMK m. 183, 349) yerine, Türk Medeni Kanununun 348. maddesi sonuçlarını doğuracak biçimde velayetin kaldırılmasına (nez'e) karar verilmesi doğru olmamıştır....
Dava, TMK 337/1.madde gereğince velayeti davalı annede olan çocuğun velayetinin değiştirilmesi davasıdır. İlk derece mahkemesince, davanın kabulüne karar verilmiştir. Velayet kamu düzenine ilişkin olup, re'sen araştırma ilkesi geçerlidir. Dosya kapsamında tarafların delilleri toplanmış, tanıkları dinlenmiş, taraflar ve idrak çağındaki çocuk ile görüşmek ve ev incelemesi yapılmak suretiyle velayete ilişkin uzman raporu alınmıştır. Velayetinin değiştirilmesi istenen küçük Karolina Movchanyuk'un 23.05.2014 doğumlu olup tarafların evlilik dışı birlikteliğinden dünyaya geldiği, anne nüfusuna kayıtlı olup davacı baba tarafından tanındığı kanun gereği TMK 337/1. maddeye göre velayetinin davalı annede olduğu görülmüştür....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yerel mahkemece davacı-karşı davalı erkeğin velayet davasının reddine, müşterek çocuklarla davacı baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, davalı-karşı davacı kadının tedbir nafakası talebinin kabulü ile kadın lehine aylık 1.800 TL, müşterek çocuklar lehine aylık ayrı ayrı 1.200 TL tedbir nafakasına hükmedilmesine karar verildiği görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava; Velayetin değiştirilmesi (TMK m. 349) Kişisel ilişki kurulması ve Tedbir nafakası( TMK 197. md.) istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davacı-karşı davalı taraf; kadının kabul edilen davası, hükmedilen tedbir nafakaları ile reddedilen asıl davası yönünden, davalı-karşı davacı taraf; kişisel ilişki süresi ve velayetin geçici verilmesi yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....
Velayet hususu, çocukları ilgilendiren konuların en başında gelir. Velayet kamu düzenine ilişkin olup, re'sen araştırma ilkesi geçeriidir. Bu nedenle yargılama sırasında meydana gelen gelişmelerin bile göz önünde tutulması gerekir. Mahkemece, velayet konusunda görüşlerine başvurulan ortak çocuklardan 10.07.2009 doğumlu ...., beyanının alındığı 18.03.2016 tarihinde yaşı itibariyle yeterli idrake sahip değildir. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden; tarafların 09.09.2014 tarihinde kesinleşen ilamla anlaşmalı olarak (TMK m. 166/3) boşandıkları, ortak çocukların velayetinin davalı anneye bırakıldığı, eldeki davanın 23.02.2015 tarihinde açıldığı ve çocukların anne ile birlikte yaşadıkları anlaşılmaktadır. Çocukların anne yanında yaşadıkları süre boyunca velayetin değiştirilmesini gerektirecek bir durumun varlığı ve annenin velayet görevini kötüye kullandığı veya savsakladığı kanıtlanamamıştır....
Velayetin değiştirilmesi davası, velayet hakkının anne veya babaya verilmesinden sonra velayet kendisine verilen tarafın durumunun değişmesi ve sonradan ortaya çıkan çeşitli nedenlerden ötürü velayeti alan anne ya da babanın velayet hakkını gereği gibi kullanamaması ile çocuğun menfaatinin gerektirdiği durumlarda açılan bir davadır. Velayetin değiştirilmesi için bir olayın olması ve bu durumun velayet görevini aksatmış olması gerekir. Bu durum velayetin değiştirilmesini velayetin kaldırılmasından ayırır. Çünkü velayetin kaldırılmasında velayet görevinin ağır bir şekilde kötüye kullanılması veya aşırı bir şekilde ihmal edilmiş olması aranır. Velayetin değiştirilmesine ilişkin şartlar TMK’da açıkça düzenlenmiştir. TMK’nın “Durumun Değişmesi” başlıklı 183....