WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi) SUÇ : Çocuğun kaçırılması ve alıkonulması HÜKÜM : Beraat İlk derece mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: 5237 sayılı TCK'nın 234/3. maddesinde düzenlenen çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçunda on sekiz yaşını bitirmeyen çocuğun annesi ile babasının çocuk üzerinde sahip oldukları velayet haklarının koruma altına alınması nedeniyle atılı suçun mağdurunun velayet hakkına haiz anne ile baba olması ve mahkemece yapılan yargılama sırasında suç tarihinde onaltı yaşı içerisinde bulunan ...'ün velayet hakkına sahip babası katılan ...'ın, sanık hakkında şikayetçi olup davaya katılmasına rağmen yüzüne karşı verilen beraat hükmünü temyiz etmemesi karşısında, ....'...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Dava, tedbir nafakası ve velayet istemine ilişkin olup, karar nafaka ve velayet yönünden temyize getirilmiştir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 24.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      ın annesi ve babası velayet hakkına dayanarak açmıştır. 1.4.1990 doğumlu olan ... 1.4.2008 tarihinde 18 yaşını doldurup ergin olmuştur. Mahkemece verilen karar 3.6.2008 günü ergin ...'a tebliğ edildiği halde kararı temyiz etmemiştir. Davayı açan ve kararı temyiz eden anne ... ile baba ...'ın velayet hakkı 1.4.2008 tarihinde sona erdiğinden, mahkemece verilen bu kararı velayet hakkına dayanarak temyiz etmeleri olanaklı değildir. Açıklanan nedenlerle ... ve ...'ın temyiz isteminin REDDİNE, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 09.10.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Evlilik dışında doğan çocuk ana ve babasının birbiriyle evlenmesi halinde kendiliğinden evlilik içinde doğan çocuklara ilişkin hükümlere tabi olur. Çocuk, ana ve baba evliyse ailenin soyadını taşır.Ancak ana önceki evliliğinden dolayı çifte soyadı taşıyorsa çocuk onun bekarlık soyadını alır(TMK.m.321). Adın değiştirilmesi ancak haklı sebeplere dayanılarak hakimden istenebilir. Soyadı bireyin yaşamıyla özdeşleşen ve kişiliğin ayrılmaz bir unsur haline gelen birey olarak kimliğin belirlenmesinde en önemli unsurlardan biri ve vazgeçilmez, devredilmez , kişiye sıkı suretle bağlı bir kişilik hakkıdır. Anayasa Mahkemesinin 25/06/2015 tarih ve 2013/3434 numaralı 11/11/2015 tarih ve 2013/9880 numaralı 20/07/2017 tarih ve 2014/1826 numaralı bireysel başvuru kararlarında velayet hakkı tevdi edilen çocuğun soyadının kendi soyadıyla değiştirilmesi yönündeki talebin velayet hakkı ve bu kapsamdaki yetkilerin kullanımı ile ilgili olması sebebiyle Anayasanın 20....

        Ceza Dairesi'nin 2022/1498 Esasına kayıtlı olduğu ve halen açık durumda olduğu anlaşılmıştır. Evlilik birliği devam ederken eşlerden birinin ölümü halinde velayet sağ kalan eşe geçer. Boşanma kararıyla velayet kendisine verilen tarafın ölümü halinde velayet sağ kalan ebeveyne kendiliğinden geçmez. Velayet sahibi anne öldüğüne göre çocuk yasal temsilden yoksun haldedir. Bu durumda, davada çocuğu temsil etmek, hak ve menfaatlerini korumak için çocuğa temsilci atanması gereklidir....

        Asliye Hukuk (Aile) Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, ... tarafından velayet altındaki kızına ait taşınmaz payının satışına izin verilmesi istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, Alaşehir Sulh Hukuk Mahkemesinin 20.03.2007 gün ve 1995/184-281 sayılı ek kararı ile T.M.Y.'nın 419/3 maddesi uyarınca kısıtlının velayet altına alındığı, uyuşmazlığın çözümünde velayet hükümlerinin uygulanması gerektiği anlaşılmaktadır. O halde, davaya bakmakla görevli mahkeme Alaşehir 2. Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile Mahkemesi sıfatı ile)'dir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince Alaşehir 2. Asliye Hukuk (Aile Mahkemesi sıfatı ile) Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 27/11/2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından, velayet yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacının açtığı boşanma davası sonucunda velayet anneye verilmiş, babayla kişisel ilişki kurulmuştur. Velayet düzenlemesi kamu düzenine ilişkindir. Dosya içerisinde bulunan taraflar arasındaki konuşmalara ait ses kayıt dökümünde davacının çocuğa cinsel istismarda bulunduğu yönünde davacı annenin iddiaları bulunmaktadır. Bu iddiaların taraflardan sorulup, varsa gösterecekleri delillerin toplanması, gerektiğinde bu konuda resen araştırma yapılması, uzman bilirkişilerden rapor alınması ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek gerçekleşecek sonucu uyarınca karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır....

            Böyle bir durumda, aile hakiminin velayetin kaldırılması koşullarının bulunup bulunmadığını araştırması zorunludur. 2- Öte yandan, boşanma davasının henüz kesinleşmemiş olması sebebiyle resmi olarak annenin velayet hakkının bulunmadığı yönündeki değerlendirmede de isabet yoktur. Ana ve baba evli ise, evlilik devam ettiği sürece ana ve baba velâyeti birlikte kullanırlar (TMK m.336/1). Boşanma kararı kesinleşmediğine göre ana ve babanın evlilik birliği yanında ananın çocuk üzerindeki velayet hakkı da devam etmektedir. O halde, mahkemece anneden küçüğün velayetinin kaldırılmasının gerekip gerekmediğini tespit etmesi, babanın velayet görevini yerine getirmesine fiili ve hukuki bir engeli bulunup bulunmadığını re'sen araştırması, vasi atanmasına gerek görülmedikçe (engeli yoksa) çocuğun babasının velayeti altında olduğunu gözetmesi, aksi durumda çocuğa vasi atanması için yetkili vesayet makamına durumu ihbar etmesi gerekir....

            Dosya kapsamında alınan uzman raporları, çocuğun uzmandaki beyanı, tanık beyanları dikkate alındığında annenin velayet görevini istismarı, ihmali olmadığı, velayet görevini yerine getirdiği, TMK'nın 183, 349 ve 351/1. maddelerinde düzenlenen velayetin değiştirilmesini gerektirir yasal şartların bulunmadığı sonucuna varıldığından, tarafların müşterek çocuğu için anlaşmalı boşanma kararında düzenlenen ortak velayet ve bu kapsamda çocuğun anne yanında fiilen kalmasına ilişkin kararın değiştirilmesini gerektirir bir durum bulunmadığı görülmekle ilk derece mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya kapsamına uygun olduğu anlaşıldığından davacı erkeğin istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

            vesayet ve kayyımlık yetkileri dışındaki haklardan sanığın mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar; 53/3. maddesi gözetilerek 53/1-c maddesi uyarınca kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise koşullu salıverilme tarihine kadar yoksun bırakılmasına’’ cümlelerinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 13.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              UYAP Entegrasyonu