Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen vekaletsiz görmeden kaynaklanan alacak davasında verilen hüküm hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelenmesi sonucunda; davacı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Miktar veya değeri kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 362 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde HMK’nın 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir. Dosya içeriğine göre, hüküm altına alınan toplam miktar bölge adliye mahkemesinin karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı olan 78.630 TL’nin altında kalmaktadır....

    Dava, vekaletsiz görmeden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Vekaletsiz görme halinde, 818 sayılı BK (6098 sayılı BK.), özel bir zamanaşımı süresi öngörmediğinden, BK'nın 125. maddesindeki (6098 sayılı yasa 146.madde) on yıllık genel zamanaşımı süresinin uygulanması gerekmektedir. Somut olayda; davacı, kesinleşen mahkeme kararı ile adına tesciline hükmedilen taşınmazın 02/06/1997- 01/06/2007 tarihleri arasında dosya kapsamına sunulan kira sözleşmeleri ve diğer belgelerden de anlaşılacağı üzere, davalı tarafından dava dışı 3.kişiye kiraya verilip kullandırılmasından dolayı davalının elde ettiğini gelirlere ilişkin olarak eldeki davayı açmış olup, bu davadaki talebinin vekaletsiz görme hükümlerine dayalı olduğu açıktır....

      Dava dilekçesinin incelenmesinde; davalıların gelini ve torunu olduğunu, oğlu Erkanın 35 yaşında vefat ettiğini, yıllarca oğlu ile birlikte çiftçilik ve hayvancılı yaparak geçimlerini sağladıklarını, oğlu Erkan'ın vefatı sonrasında onun malları ve borçlarının bir nevi VEKİL gibi hareket edilerek kendisi tarafından yapıldığını, oğlu adına olan yüklü miktardaki kredi borçlarını aynı zamanda KEFİL sıfatı da bulunduğundan kendisinin de kredi kullanarak borçları ödediğini beyanla bu ödemelerin tahsilini talep etmekte olup, davanın adi ortaklıkla ilişkisi bulunmayıp mütevaffa oğlunun borçlarını vekil sıfatıyla ödediğini beyanla davanın hukuki dayanağının VEKALETSİZ İŞ GÖRME hükümlerine dayandığı anlaşılmıştır. İddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre, dava, vekaletsiz görme ve kefalet sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Başkanlar Kurulu'nun karşı istinaf inceleme görevinin 18.,19. veya 46....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi -KARAR- Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 19.01.2015 tarih ve 8 sayılı Kararı'nın dayanağı olan 2797 sayılı Yargıtay Yasası'nın 6545 sayılı Kanun'un 31. maddesi ile değişik 14/2-a bendinde, daireler arasındaki bölümünün belirlenmesinde mahkeme kararındaki nitelendirme de gözetilerek temyizin kapsamının esas alınacağı öngörülmüştür. Mahkemenin nitelendirmesi, temyizin kapsamı ve Hukuk İş Bölümü İnceleme Kurulu'nun aynı mahiyetteki dava konusunda verdiği 14.07.2015 tarihli, 2015/8995 esas - 12227 karar sayılı kararı da dikkate alındığında uyuşmazlık; vekaletsiz görmeden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkin olup, hükmün temyiz incelemesi Yüksek 13. Hukuk Dairesi'nin görevi kapsamındadır....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi -KARAR- Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 19.01.2015 tarih ve 8 sayılı Kararı'nın dayanağı olan 2797 sayılı Yargıtay Yasası'nın 6545 sayılı Kanun'un 31. maddesi ile değişik 14/2-a bendinde, daireler arasındaki bölümünün belirlenmesinde mahkeme kararındaki nitelendirme de gözetilerek temyizin kapsamının esas alınacağı öngörülmüştür. Mahkemenin nitelendirmesi, temyizin kapsamı ve Hukuk İş Bölümü İnceleme Kurulu'nun aynı mahiyetteki dava konusunda verdiği 14.07.2015 tarihli, 2015/8995e-12227k sayılı kararı da dikkate alındığında uyuşmazlık; vekaletsiz görmeden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkin olup, hükmün temyiz incelemesi Yüksek 13.Hukuk Dairesi'nin görevi kapsamındadır....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 19.01.2015 tarih ve 8 sayılı Kararı'nın dayanağı olan 2797 sayılı Yargıtay Yasası'nın 6545 sayılı Kanun'un 31. maddesi ile değişik 14/2-a bendinde, daireler arasındaki bölümünün belirlenmesinde mahkeme kararındaki nitelendirme de gözetilerek temyizin kapsamının esas alınacağı öngörülmüştür. Mahkemenin nitelendirmesi, temyizin kapsamı ve Hukuk İş Bölümü İnceleme Kurulu'nun aynı mahiyetteki dava konusunda verdiği 14.07.2015 tarihli, 2015/8995 esas - 12227 karar sayılı kararı da dikkate alındığında uyuşmazlık; vekaletsiz görmeden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkin olup, hükmün temyiz incelemesi Yüksek 13.Hukuk Dairesi'nin görevi kapsamındadır....

            nun 526 ve sonraki maddelerinde düzenlenen vekâletsiz görme hükümlerine göre çözülmesi gerekir. Davacının talep hakkı ancak vekâletsiz görme hükümlerine dayandırılabilir. Yapılan , yapanın menfaatine yapılmış olması itibarıyla davacı TBK 530. maddesi uyarınca talepte bulunabilir. Buna göre bu davada davalı tarafın tacir olmaması, davanın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olmaması ve davanın konusunun Ticaret Kanununda düzenlenen hususlardan olmaması nazara alındığında, vekaletsiz görmeden kaynaklı davanın genel mahkemelerde görülmesi gerektiğinden aşağıdaki gibi görevsizlik kararı verilmiştir. " şeklinde mahkemenin görevsizliğine, görevli mahkemenin Bodrum Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna, dair karar verilmiştir....

              Davalı T4 avukatı tarafından verilen 23/09/2022 tarihli istinaf kanun yoluna başvuru dilekçesinde özetle;Davaya kon taleplerinin öncelikle zamanaşımı nedeniyle reddi gerektiğini, müvekkili yönünden husumetten reddi gerektiğini, somut olayda vekaletsiz görme hükümlerinin oluşmadığını, kaldı ki kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacı tarafından kurumlarına bedel iadesi istemiyle herhangi bir başvuru yapılmadığını, buna rağmen temerrüt faizi istemiyle açılan bu davanın kabul edildiğini beyanla davanın reddini talep etmiştir. GEREKÇE: Taraflar arasındaki uyuşmazlık, TBK'nın 526. maddesinde tanımlanan vekaletsiz görmeden kaynaklı alacağın tahsili talebi talebinden kaynaklanmaktadır. Davada zamanaşımı süresi 10 yıl olmakla davalıların zamanaşımına ilişkin istinaf talebi yerinde değildir....

              Vekaletsiz görmeden doğan alacak davasında da yetki ile ilgili kamu düzenini ilgilendiren bir yetki kuralı bulanmamaktadır. Mahkemece değinilen bu yönler gözetilerek işin esasına girilip hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken yanlış gerekçe ile yazılı şekilde yetkisizlik nedeniyle davanın reddine kararı verilmesi, usul ve yasaya aykırıdır. Bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün taraflar yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde davacı ve davalıya iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 18.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Vekaletsiz görmeden doğan alacak davasında da yetki ile ilgili kamu düzenini ilgilendiren bir yetki kuralı bulanmamaktadır. Mahkemece değinilen bu yönler gözetilerek işin esasına girilip hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken yanlış gerekçe ile yazılı şekilde yetkisizlik nedeniyle davanın reddine kararı verilmesi, usul ve yasaya aykırıdır. Bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün taraflar yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 18.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu