Dava, evlilik birliği devam ederken üçüncü kişiyle birlikte olma iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 10/3. maddesinde manevi tazminat davalarında istemin tamamının reddi durumunda avukatlık ücretinin tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre hükmolunacağı düzenlenmiştir. Bu durumda, davacının manevi tazminat istemi tümden reddedildiğine göre davalı lehine 3.400,00 TL vekalet ücreti takdir edilmesi gerekir. Tarifenin 13/4. maddesinde ise maddi tazminat istemli davaların tamamının reddi durumunda avukatlık ücretinin, Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre hükmolunacağı düzenlenmiştir. Bu durumda, davacının maddi tazminat istemi tümden reddedildiğine göre davalı lehine 3.400,00 TL vekalet ücreti takdir edilmesi gerekir....
Bu bilgiler ışığında somut olayın değerlendirilmesinde; taraflar arasında imzalanan hakedişli hekim sözleşmesi dikkatle incelendiğinde, ''Hekimin Sorumlulukları'' başlıklı 5. Maddenin içeriğinde veya diğer hükümlerinde hekimin dava konusu olayda olduğu gibi SGK ödemeleri gereğince yanlış kesilen faturalar veya alınan ödemeler konusunda bir sorumluluğunun bulunduğuna dair bir ibare bulunmadığı gibi, ''Hizmet Bedeli ve Ödeme'' başlıklı 7. Maddesinde; (7.3) SGK tarafından doktor hatasından kaynaklı maddi rakam kesintisi olması durumda hekimin sorumlu olacağı düzenlenmektedir. Bir başka deyişle hastadan alınmaması gereken bir tutarın davalı tarafça tahsil edilmesi nedeniyle ödenen tazminattan hekimin sorumlu olacağına dair bir düzenleme sözleşmede bulunmadığı gibi ödenen tazminat hekim hatasından da kaynaklanmamaktadır....
ye göre maddi tazminat talebi yönünden kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 9.200,00TL ve manevi tazminat talebi yönünden kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 9.200,00TL olmak üzere toplam 18.400,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 5-) Davalı taraf davada kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.'...
İSTİNAF TALEBİ : Davacılar vekili 29/12/2021 tarihli istinaf dilekçesinde; ilk derece mahkemesince verilen kararın bozulmasını, davanın kabulüne talep ve istinaf etmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacılar vekili; dava açıldığı sırada Denizli'de Tüketici Mahkemesi bulunmadığını, Tüketici Mahkemesinin 02/09/2019 tarihinde faaliyete geçtiğini, mahkemenin Tüketici Sıfatıyla davaya bakarak sonuçlandırması gerektiğini, delillerin toplanıp davanın ispatlandığını, bu aşamada görevsizlik kararı verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: 6100 sayılı HMK'nun 355/1 maddesi uyarınca, istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Dava, hekim hatası (malpraktis) iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat davasıdır....
Somut olayda ------ down sendromlu olarak dünyaya geldiği ve %81 oranında malul olduğunun belirlendiği, yaşı ve maluliyet duruuna göre hayat boyu bakıcıya ihtiyaç duyacağı, dolayısıyla davacı anne ve babanın da çocukla birlikte ömür boyu bu sendromun getirdiği zorlukları birlikte yaşayacakları, sürecin ağır ve meşakkatli bir süreç olduğu bu durumun çocuk yanısıra anne ve babada da ciddi bir travma yarattığı, sigortalı hekimin ağır kusurlu olduğu, davalının sigortalısının kusurundan kaynaklı bu zarardan da poliçe limitleri dahilinde sorumluluğunun bulunduğu sonucuna varılarak davacıların manevi tazminat istemlerinin de kabulüne karar verilmesi gerekmiştir. Davacı yan tazminat taleplerine arabulucuya başvuru tarihinden itibaren avans faizi yürütülmesini talep etmiştir....
CEVAP : Davalılar vekili tarafından ilk derece mahkemesine verilen cevap dilekçesinde özetle; görevli hekimin tıbbi bir hatasının bulunmadığını açıklayarak, davanın reddini istemiştir. YEREL MAHKEME KARARI: Antalya 4.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2009/65 Esas, 2020/33 Karar sayılı 29/01/2020 tarihli kararı ile; "davanın reddine" karar verilmiştir. İSTİNAF TALEBİ VE SEBEPLERİ: Davacı vekilinin 18/09/2020 tarihli istinaf başvuru dilekçesi ile; Adli Tıp Kurumu 3....
İnceleme konusu karar, işçilik haklarından kaynaklı ücret ve tazminat istemi ile meydana gelen terör saldırısının iş kazası olduğu iddiasına dayalı maddi-manevi tazminat istemine ilişkin olup, belirgin şekilde Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu kararı gereği Dairemizin inceleme kapsamı dışında bulunmakta ve niteliği bakımından Yargıtay (21.)Hukuk Dairesinin iş bölümü alanı içine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı dava dosyasının Yargıtay 21.Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 07/09/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
yada ihmali olmadığı, böylece davalı doktorlara kusur yüklenemeyeceğine ilişkin bilimsel ve teknik verilere dayalı raporlar kapsamında uygulamayı yapan hekimlere bir kusur yüklenemeyeceği mahkememizce kabul edilmiş olduğundan ve uygulamayı yapan hekimlere bir kusur yüklenemeyeceğinden de davalı hastane ve davalı doktorlar aleyhine açılan dava kapsamında; davacının, davalılardan maddi ve manevi tazminat talep edemeyeceği anlaşıldığından davanın reddi gerektiğine kanaat getirilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur." gerekçesi ile; "Açılan maddi ve manevi tazminat davasının REDDİNE" karar vermiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat hukukuna ilişkin davada ... 5. Tüketici Mahkemesi ile ... 1. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, davalı şirketten satın aldığı aracı ile yolda seyir haliydeyken üretim hatası sonucu kontrolden çıktığını belirtip maddi ve manevi tazminat talep etmektedir. Dava, ayıplı mal satışı iddiasına dayalı tazminat istemine ilişkindir. Dava dilekçesinden kaza yapılan aracın Öz ... Taşımacılık Halı ve Kilimcilik İnşaat Turizm Ticaret ve Sanayi Ltd. Şti. adına alındığının beyan edildiği, aracın gerçek kişi adına kayıtlı olmadığı anlaşılmaktadır. Özel bir mahkeme olan tüketici mahkemesinin görevleri sınırlıdır....
T4’in uygulamalarının tıp biliminin genel kabul görmüş ilke ve kurallarına uygun olduğu, sağlık hizmetinin yürütülmesinde idarenin organizasyon hatası tespit edilmediği tespit edilmiş olup, davalıların davacıya yapılan işlemde kusurlarının olmadığı anlaşıldığından davacının maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar vermek gerekmiş olup, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....