Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Katılanın trafik kazasında ölen kocasının kaybı nedeniyle kamu adına açılan ceza davasını takip etmek, gerektiğinde Hukuk Mahkemelerinde maddi ve manevi tazminat davalarını açmak ve davanın kazanılması halinde tazminat alacaklarının tahsili için gereken takipleri yürütmek üzere avukat olan sanığa vekaletname verdiği, sanığın başlangıçta katılandan ücret talep etmediği, ancak elde edilecek maddi ve manevi tazminatın %10'u ile mahkeme masraflarını vekalet ücreti olarak almak üzere anlaştığı bu arada katılanın sigorta şirketinden 18.000 TL tazminat alacağının belirlendiği, sanığın sigorta şirketinden tahsil ettiği 11.000 TL tazminat bedelinin 1.100 TL'sini vekalet ücreti olarak alarak geri kalanını katılana verdiği, tahsil edemediği 7.000 TL için dava açacağını ve bu parayı tahsil edeceğini beyan ederek 230 TL mahkeme masrafını aldığı böylece hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma ve dolandırıcılık suçlarını işlediği iddiasıyla açılan davada; yargılama sırasında mahkemeye sunulan rapora...

    Davacı vekilince dava dilekçesinde; geçerli bir vekalet ile tapuda yapılan satış sonrası, vekalet görevinin kötüye kullanılmasına dayalı tapu iptali ve tescil, olmaz ise tazminat istemli dava açılmıştır. Satışın geçerli olması nedeniyle tapu iptal ve tescil şartları oluşmadığı takdirde (kötüniyet, eylem ve işbirliği v.b.) davacının talep edebileceği tazminat vekalet ile yapılan satış tarihindeki, taşınmazın gerçek değerinin faizi ile talebinden ibarettir. Satış bedeli için ise ancak hükme esas alınabilecek değer, davaya konu hisselerin ancak satış tarihindeki gerçek değeridir. ( Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/11766 Esas-2017/10563 Karar sayılı ilamı) Mahkememizce yapılan keşif sonucunda davaya konu hisselerin satış tarihlerindeki değerlerini toplamının 87.765,30 TL olduğu tespit edilmiştir....

    Haksız şikayet üzerine "Su Hırsızlığı " suçlamasına maruz kalmak davacının onur ve şerefini zedelemiş olup ...tarafından yasal şikayet hakkının kullanılması sınırları aşılmıştır. Bu durumda açıkça Anayasal koruma altında olan şikayet hakkının kötüye kullanılması olup haksız şikayete maruz kalan davacının manevi tazminat talepli davasının kabulüne ilişkin İlk derece mahkemesinin kararı oluşa, hukuka ve kanıtlara uygun olup onanması gerekir. Yukarıda açıkladığım nedenlerle, Sayın Çoğunluğun manevi tazminat verilmesine ilişkin kararın bozulmasına ilişkin kararına iştirak edilmemiştir. 02.04.2018...

      Belirsiz süreli iş sözleşmesinin taraflarca ihbar öneli tanınmak suretiyle ya da ihbar tazminatı ödenerek her zaman feshi mümkün ise de, bu hakkın da her hak gibi Medeni Kanunun 2. maddesi uyarınca dürüstlük ve objektif iyiniyet kurallarına uygun biçimde kullanılması gerekir. Aksi taktirde, fesih hakkı kötüye kullanılmış olduğundan söz edilir. Fesih hakkını kötüye kullanan işverenin 17. madde uyarınca bildirim sürelerine ait ücretin 3 katı tutarında tazminat ödemek zorundadır. Bahsi geçen tazminata uygulamada kötüniyet tazminatı denilmektedir. Kötüniyet tazminatına hak kazanma ve hesabı yönlerinden 4857 sayılı İş Kanunu önemli değişiklikler getirmiştir....

        İcra Müdürlüğünün 2014/12399 takip numaralı dosyasında maddi tazminat alacağı, ilam vekalet ücreti ile yargılama giderleri, İstanbul 27. İcra Müdürlüğünün 2017/26993 takip numaralı dosyasında aynı vekil tarafından aynı ilamda hükmedilen manevi tazminat alacağı, maddi tazminat alacağı ve ilam vekalet ücreti ile yargılama giderlerinin tahsili için iki ayrı takip başlatıldığı ve her takip dosyasında yeni takip vekalet ücreti talep edilmiş olduğu görülmüştür. Mahkemece aynı ilamda hüküm altına alınan alacak kalemleri için tek ve aynı dosya ile ilamlı icra takibinde bulunulmasını zorunlu kılan türden yasal düzenlemenin mevcut olmadığı gerekçesine dayanılmıştır. Ancak yasalarda bir ilamla hüküm altına alınan haklarla ilgili olarak ayrı ayrı takip yapılabileceğine ilişkin hiç bir düzenleme de mevcut değildir....

          in miras payı oranında davanın kabul edildiği, bu hali ile muris ... ile ... arasındaki ilişki kesinleşen mahkeme kararı ile vekalet görevinin kötüye kullanılması ise de eldeki davacı ile eldeki davalı arasındaki ilişkinin muvazaa olduğu ve her ikisinin de anılan muvazaalı işlemin tarafı oldukları açıktır.Bilindiği üzere, hiç kimse kendi muvazaasına dayanarak bir hak talep edemez. Kaldı ki böyle bir hak talebi herkesin haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüstlük kurallarına uymak zorunda olduğu, bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasının hukuk düzenince korunamayacağını belirten 4721 sayılı T.M.K.'...

            Çelişkili davranışta bulunan kişi, muhatabının haklı güvenini boşa çıkarması nedeniyle sadece muhatapla sınırlı olarak hakkını kaybedecektir. 23. Sessiz kalma yoluyla hak kaybında olduğu gibi önceki eylemiyle çelişkili davranma yasağının da temelinde TMK’nin 2. maddesinde düzenlenen dürüstlük kuralı bulunmaktadır. Ancak sessiz kalma nedeniyle hak kaybında, önceki hak sahibinin ticaret unvanının davalı tarafından kullanıldığından haberdar olmasına rağmen uzun süre olumlu hiçbir davranış sergilemeden sessiz kaldıktan sonra dava açması “dava hakkının kötüye kullanılması” olarak nitelendirilirken; önceki eylemiyle çelişkili davranma yasağında ise önceki hak sahibinin ticaret unvanının davalı tarafından kullanılmasını olumlu davranışıyla zımnen onayladıktan sonra bu onayıyla çelişkili davranarak “dava hakkının kötüye kullanılması” söz konusudur....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Muhafaza Görevini Kötüye Kullanma HÜKÜM : Mahkumiyet Yerel mahkemece sanık hakkında muhafaza görevinin kötüye kullanılması suçundan verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Sanık ve müdafinin yokluğunda verilen hükmün, sanık adına duruşmaları takip eden vekaletnameli müdafi Av. ...'a 15.10.2015 tarihinde tebliğ edildiği, adı geçen avukatın 19.10.2015 havale tarihli dilekçesiyle sanığın başka bir avukatla vekalet ilişkisi olması sebebiyle aralarındaki vekalet ilişkisinin sona erdiğini bildirmesi üzerine, sanığın sonradan vekaletname verdiği Av. ...'...

                Maddeye göre tecavüz filinin somut olay bakımından oluşmadığını, "Deniz" kelimesinin ayırt ediciliğinin zayıf olması nedeniyle iltibas ihtimali bulunmadığını, davacının marka hakkını kötüye kullanarak kötüniyetle ve haksız kazanç elde etme amacıyla hareket ettiğini iddia ederek; davanın reddini talep etmiştir. UYUŞMAZLIK: Dava, 6769 sayılı SMK m.29 ve m.149 vd hükümlerine dayalı marka hakkına tecavüzün tespiti, önlenmesi, durdurulması, kaldırılması, maddi ve manevi tazminat, hükmün ilanı istemlerine ilişkindir. Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; Davalının, davacılara ait tescilli markalarına tecavüz eyleminin bulunup bulunmadığı, bu minvalde davacılar tarafın ileri sürdüğü tespit, men, durdurma, kaldırma, maddi manevi tazminat, hükmün ilanı istemlerinin yerinde olup olmadığı hususlarına ilişkin olduğu tespit edilmiştir....

                  "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat Hüküm : 3.729,46 TL maddi ve 5.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davalı vekilinin, kendi ihmali ve kusurlu hareketleri ile tutuklamaya neden olduğundan davacının tazminat isteme hakkının bulunmadığına, tazminat miktarına, faize, vekalet ücretine ve sair nedenlere, davacı vekilinin, tazminat miktarına ve vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün, isteme uygun olarak ONANMASINA, 10/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu