Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Alacak Dava, ticari nitelikli satımdan kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.Her nekadar taraflar arasında kira sözleşmesi varsa da uyuşmazlık kira ilişkisinden değil sözleşmenin taraflar arasında mamül satımını düzenleyen hükümlerinden kaynaklanmaktadır. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 19. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 21.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Ancak, bölge adliye mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK'nun sulh hukuk mahkemelerinin görevini düzenleyen 4. maddesinin 1/a bendi gereğince kiralanan taşınmazların İcra ve İflas Kanunu'na göre ilamsız icra yolu ile tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalar sulh hukuk mahkemesinin görevine girmektedir. Mülga 1086 Sayılı HMUK'dan farklı olarak bu düzenlemede miktar ayırımı yapılmaksızın tahliye, alacak, tazminat, kiracılık sıfatının tespiti gibi tüm kira ilişkisinden kaynaklanan uyuşmazlıkların çözüm yeri sulh hukuk mahkemesi olarak gösterilmiştir. Görev kuralları kamu düzenine ilişkin olup, bu hususun yargılamanın her aşamasında re'sen gözetilmesi gerekir....

    Ancak, bölge adliye mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK'nun sulh hukuk mahkemelerinin görevini düzenleyen 4. maddesinin 1/a bendi gereğince kiralanan taşınmazların İcra ve İflas Kanunu'na göre ilamsız icra yolu ile tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalar sulh hukuk mahkemesinin görevine girmektedir. Mülga 1086 Sayılı HMUK'dan farklı olarak bu düzenlemede miktar ayırımı yapılmaksızın tahliye, alacak, tazminat, kiracılık sıfatının tespiti gibi tüm kira ilişkisinden kaynaklanan uyuşmazlıkların çözüm yeri sulh hukuk mahkemesi olarak gösterilmiştir. Görev kuralları kamu düzenine ilişkin olup, bu hususun yargılamanın her aşamasında re'sen gözetilmesi gerekir....

      Ancak, bölge adliye mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK'nun sulh hukuk mahkemelerinin görevini düzenleyen 4. maddesinin 1/a bendi gereğince kiralanan taşınmazların İcra ve İflas Kanunu'na göre ilamsız icra yolu ile tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalar sulh hukuk mahkemesinin görevine girmektedir. Mülga 1086 Sayılı HMUK'dan farklı olarak bu düzenlemede miktar ayırımı yapılmaksızın tahliye, alacak, tazminat, kiracılık sıfatının tespiti gibi tüm kira ilişkisinden kaynaklanan uyuşmazlıkların çözüm yeri sulh hukuk mahkemesi olarak gösterilmiştir. Görev kuralları kamu düzenine ilişkin olup, bu hususun yargılamanın her aşamasında re'sen gözetilmesi gerekir....

      Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında hiçbir zaman işçi-işveren ilişkisi kurulmadığını, davacıya 15.11.2018 tarihinde bazı ticari işlemleri kendi adına yapabilmesi için vekalet verildiğini, aradaki ilişkinin vekalet ilişkisine dayalı ticari mümessillik ilişkisi olduğunu, kurumsal marka danışmanı olarak dışarıdan alınan bu hizmetin 2018 Ağustos ayından 22.02.2019 tarihine kadar devam ettiğini, şirketin bankacılık ve diğer işleri tamamlanması ile birlikte davacının yurtdışına gideceğine dair planlarının olması nedeniyle azledilerek vekalet ilişkisinin sona erdirildiğini, davacının belirttiği aylık 8.500,00 TL ücretin tamamının vekalet ilişkisinden doğmayıp bir kısmın borç ve avans olarak verildiğini, borç olarak verilen paranın yaklaşık 33.000,00 TL olduğunu, davalı aleyhine tazminata hükmedilmesi halinde ödenen bu borç tutarının mahsup edilmesi gerektiğini, davacının vekalet ilişkisinden kaynaklanan bir alacağı varsa bunun Ticaret Mahkemelerinde konu edilmesi gerektiğini...

      Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-) 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK'nun sulh hukuk mahkemelerinin görevini düzenleyen 4.maddesinin 1/a bendi gereğince kiralanan taşınmazların İcra ve İflas Kanunu'na göre ilamsız icra yolu ile tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalar sulh hukuk mahkemesinin görevine girmektedir. Mülga 1086 Sayılı HMUK'dan farklı olarak bu düzenlemede miktar ayırımı yapılmaksızın tahliye, alacak, tazminat, kiracılık sıfatının tespiti gibi tüm kira ilişkisinden kaynaklanan uyuşmazlıkların çözüm yeri sulh hukuk mahkemesi olarak gösterilmiştir. Dava, kiraya veren tarafından, kiracılar aleyhine açılan itirazın iptali istemine ilişkindir....

        Asliye Hukuk Mahkemesi ise, taraflar arasındaki uyuşmazlığın kira ilişkisine dayandığı, HMK'nın 4/a maddesi gereğince kira ilişkisinden doğan alacak davalarında sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK'nın Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevini düzenleyen 4. maddesinin 1/a bendi gereğince kiralanan taşınmazların İcra ve İflas Kanunu'na göre ilamsız icra yolu ile tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalar Sulh Hukuk Mahkemesinin görevine girmektedir. Mülga 1086 sayılı HUMK'dan farklı olarak bu düzenlemede miktar ayırımı yapılmaksızın tahliye, alacak, tazminat ve kiracılık sıfatının tespiti gibi tüm kira ilişkisinden kaynaklanan uyuşmazlıkların çözüm yeri sulh hukuk mahkemesi olarak gösterilmiştir....

          in vekalet görevini kötüye kullanarak taşınmazı muvazaalı bir şekilde kayınvalidesi olan diğer davalı ...'e devrettiğini, taşınmazın gerçek değerinin çok altında bir bedelle satıldığını, davalı ...'nın taşınmazı alacak durumu olmadığını, davalı ...’in vekalet ilişkisinden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmediğini ve davacıya ödeme yapmadığını ileri sürerek, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile adına tesciline, mümkün olmaz ise 10.000,00 TL’nin davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacı annesinin daha önce aynı konuda ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde 2012/305 Esas sayılı davayı açtığını ve feragat ettiğini belirterek kesin hüküm nedeniyle davanın reddini savunmuştur Mahkemece, ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2012/305 - 409 Esas ve Karar sayılı dosyasının incelenmesi neticesinde; eldeki davanın kesin hüküm nedeniyle dinlenemeyeceği gerekçesiyle dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir....

            Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-) 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK'nun sulh hukuk mahkemelerinin görevini düzenleyen 4.maddesinin 1/a bendi gereğince kiralanan taşınmazların İcra ve İflas Kanunu'na göre ilamsız icra yolu ile tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalar sulh hukuk mahkemesinin görevine girmektedir. Mülga 1086 Sayılı HMUK'dan farklı olarak bu düzenlemede miktar ayırımı yapılmaksızın tahliye, alacak, tazminat, kiracılık sıfatının tespiti gibi tüm kira ilişkisinden kaynaklanan uyuşmazlıkların çözüm yeri sulh hukuk mahkemesi olarak gösterilmiştir. Dava, kiracı tarafından taşınmaz maliki aleyhine açılan alacak istemine ilişkindir. Davalı taşınmazda malik olarak kira sözleşmesinin tarafı haline gelmiştir....

              Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili ve bir kısım davalılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-) 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK'nun sulh hukuk mahkemelerinin görevini düzenleyen 4.maddesinin 1/a bendi gereğince kiralanan taşınmazların İcra ve İflas Kanunu'na göre ilamsız icra yolu ile tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalar sulh hukuk mahkemesinin görevine girmektedir. Mülga 1086 Sayılı HMUK'dan farklı olarak bu düzenlemede miktar ayırımı yapılmaksızın tahliye, alacak, tazminat, kiracılık sıfatının tespiti gibi tüm kira ilişkisinden kaynaklanan uyuşmazlıkların çözüm yeri sulh hukuk mahkemesi olarak gösterilmiştir. Dava kiraya veren konumundaki davacının, kiracılar aleyhine açtığı alacak istemine ilişkindir....

                UYAP Entegrasyonu