Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki hususları kabul etmediklerini, mahkemenin vermiş olduğu kararın doğru olduğunu, görülmekte olan vasiyetnamenin iptaline ilişkin davanın 1 yıllık hak düşürücü sürenin geçmesinin akabinde açılmış olduğundan usulden reddi gerektiğini, vasiyetnamenin açılmasına ilişkin, Görele Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/46 esas 2015/81 karar sayılı dosyasında 27/02/2015 tarihinde gerçekleşmiş olan karar duruşmasına davacının bizzat katıldığını, gerekçeli kararın 27/02/2015 tarihinde davacı T1n yüzüne karşı okunduğunu, davacını davaya konu vasiyetnameden 27/02/2015 tarihinde haberdar olduğunu, 1 yıllık hak düşürücü sürenin 27/02/2016 tarihinde dolmuş olmasına rağmen vasiyetnamenin iptali ve tenkis davasının 30/03/2016 tarihinde açıldığını belirterek, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesini istemiştir. Dava, vasiyetnamenin iptali, olmadığı takdirde tenkis istemine ilişkindir....

ya vasiyet edilen taşınmazların ise kıymetli ve sulak arazilerden oluştuğunu; mirasbırakanın vasiyetnamenin düzenlendiği tarihte fiil ehliyetinin bulunmadığı gibi vasiyetnamenin de davalıların baskısı altında düzenlendiğini ileri sürerek; vasiyetnamenin iptalini, olmadığı takdirde tenkisini talep etmişlerdir. Davalı ...; davayı kabul etmiş ve vasiyetnamenin iptalini istemiştir. Davalı ...; davacıların iddialarının gerçeği yansıtmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir....

    TMK’nın 557’nci maddesinde vasiyetnamenin iptali sebepleri sınırlı olarak sayılmış olup, bunlar; 1- Ehliyetsizlik, 2- Vasiyetnamenin yanılma, aldatma, korkutma veya zorlama sonucunda yapılmış olması, 3- Tasarrufun içeriğinin bağlandığı koşullar veya yüklemelerin hukuka veya ahlâka aykırı olması, 4- Tasarrufun kanunda öngörülen şekillere uyulmadan yapılmış olması hâlleridir. TMK’nın 557’nci maddesinde sayılan sebeplerin bulunması hâlinde vasiyetnamenin iptali gerekir. Bu sebepler dışında kalan durumlara dayanılarak ölüme bağlı tasarrufun iptali istenilemez ise de, koşullarının varlığı durumunda tenkis talebine konu edilebilir (TMK. m. 560-562). Tenkis kavramı ise, indirme, azaltma veya eksiltme anlamına gelmektedir....

      İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece kademeli istekleri olan tenkis ile ilgili hüküm kurulmadığını belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Türk Borçlar Kanununun (TBK) m. 611. maddesine göre ölünceye kadar bakıp gözetme sözleşmesi, taraflarına karşılıklı hak ve borçlar yükleyen bir akittir. (818 s. Borçlar Kanununun (BK) m. 511). Başka bir anlatımla ivazlı sözleşme türlerindendir. Bu sözleşme ile bakım alacaklısı, sözleşme konusu malın mülkiyetini bakım borçlusuna geçirme; bakım borçlusu da bakım alacaklısına yasanın öngördüğü anlamda ölünceye kadar bakıp gözetme yükümlülüğü altına girer. (TBK m. 614 (BK) m. 514)). Somut olaya gelince davacı vekili vasiyetnamenin iptali olmadığı takdirde tenkis talebinde bulunmuştur. Davacı vekilinin de belirttiği gibi gerçekten ortada bir vasiyetnamenin bulunduğundan söz etmek mümkün değildir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde vasiyetnamenin iptali, olmadığında tenkis istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile, ... aleyhine açılan davanın kabulü ile, ... adına yapılan vasiyetnamenin iptaline; ... adına açılan, vasiyetnamenin iptali davasının reddine, ... adına açılan tenkis davasının da reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü....

        Davalıya yapılan tasarrufun tenkisine sıra geldiği takdirde tasarrufun tümünün değeri ile davalıya yapılan fazla teberru arasında kurulan oranda (Sabit Tenkis Oranı) tasarrufa konu malın paylaşılmasının mümkün olup olamayacağı (TMK m.564) araştırılmalıdır. Bu araştırma sonunda tasarrufa konu mal sabit tenkis oranında bölünebilirse bu kısımların bağımsız bölüm halinde taraflar adına tesciline karar verilmelidir. Tasarrufa konu malın sabit tenkis oranında bölünmezliği ortaya çıktığı takdirde sözü geçen 564. maddedeki tercih hakkı gündeme gelecektir. Böyle bir durum ortaya çıkmadan davalının tercih hakkı doğmadan davalının tercihini kullanması söz konusu olamaz. Daha önce bir tercihten söz edilmişse sonuç doğurmaz....

        Tüm dosya kapsamından davacının vasiyetnamenin iptaline ilişkin talebine dayanak yaptığı sebeplerin varlığının yukarıdaki açıklamalar ışığında ispatlanamadığı anlaşıldığından vasiyetnamenin iptali talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. ... Gerekçesi açıklandığı üzere; Davacı tarafın vasiyetnamenin iptaline ilişkin talebinin reddine, tenkis talebinin incelenmesine" şeklinde "gerekçeli ara kararı" yazıldığı anlaşılmaktadır. Davacının asıl ve birleşen davalara ait dava dilekçelerinde "vasiyetnamenin iptali" olmadığı takdirde "tenkis" talebiyle eldeki davayı açtıkları anlaşılmaktadır. Bu nedenle davacı tarafından 6100 sayılı HMK m. 111 uyarınca "terditli dava" açılmış bulunmaktadır. 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu (HUMK)’nda olmayan, ancak Yargıtay içtihatlarıyla “kademeli dava” olarak adlandırılan ve HMK'da terditli dava olarak yerini alıp Kanun’un 111. maddesinde düzenlenen biçimde de terditli dava açılabilir....

        Uyuşmazlık ve hüküm asıl dava yönünden vasiyetnamenin iptali, olmadığında tenkis birleşen dava yönünden vasiyetnameye konu taşınmazlar için eşler arasındaki mal rejiminden kaynaklanan tapu iptal ve tescil olmadığında bedel tahsili istemine ilişkin olup asıl davada vasiyetnamenin iptali istemi reddedilerek tenkis davası kabul edilmiş, birleşen davalar reddedilmiş hüküm taraflarca tüm davalara ilişkin temyiz edilmiş bulunmakla öncelikle vasiyetnamenin iptali istemi inceleneceğinden ... Büyük Genel Kurulu'nun 12.05.2011 tarihli 2011/1 sayılı kararı gereğince inceleme görevi ... 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli ... 3. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 24.10.2011 (Pzt.)...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki vasiyetnamenin iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; murisin düzenlediği vasiyetnamesinin geçersiz olduğunu, müteveffanın temyiz kudretiden yoksun olduğunu, vasiyetnamenin düzenlenmesinden önce alınan sağlık raporunun tam teşekküllü hastaneden alınmamış olması nedeniyle geçersiz olduğunu belirterek, vasiyetnamenin iptaline, mümkün olmadığı takdirde tenkisine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar; davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir....

            a ait belirli mal vasiyetinin yerine getirilmesi istemine ilişkindir(TMK. md. 600).TMK' nun 559/2. maddesi gereğince; iptal davası açma hakkı olan mirasçı, vasiyetnamenin hükümsüz olduğu iddiasını, def'i yoluyla her zaman ileri sürebilir.Aynı kanunun 571/3. maddesi hükmü uyarınca; saklı pay sahibi mirasçı tenkis iddiasını, def'i yoluyla her zaman ileri sürebilir.Somut olayda; mirasbırakanın oğlu olan davalılardan ..., mirasbırakanın 72 yaşında olup, okuma yazma bilmediğini, davaya konu vasiyetnamenin şekil unsurlarının yerinde olmaması ve muvazaa nedeniyle geçersiz olduğu ayrıca vasiyetname ile saklı payına tecavüz edildiğini bildirerek; hükümsüzlük ve tenkis iddialarını, def'i yoluyla ileri sürmüştür....

              UYAP Entegrasyonu