ya ait vasiyetnamenin iptali istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı, mirasbırakan ...’nın son arzularını içeren 04.01.2005 tarihli vasiyetnamenin ehliyetsizlik ve irade fesadı nedenleri ile geçersiz olduğunu ileri sürerek iptalini talep etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece; Yargıtay 2....
Dava; hukuki ehliyetsizlik sebebine dayalı vasiyetnamenin iptali, olmadığında tenkisi istemine ilişkindir. Somut olayda, vasiyetçi 1909 doğumlu olup, vasiyetnamenin düzenlendiği 13/02/2002 tarihinde 93 yaşındadır. Murisin, hukuki ehliyetinin tespiti uzmanlık gerektirir ve hukuki ehliyet durumunun doktor raporu ile kanıtlanması esastır. Mahkemece, davacıdan murisin vasiyetname tarihindeki sağlık durumunu gösterir hastane kayıt, reçete, rapor, sağlık karnesi vs. gibi delilleri re'sen sorulup istenerek, vasiyetnamenin düzenlenme tarihinde murisin hukuki ehliyete sahip olup olmadığı hususunda Adli Tıp Kurumundan rapor alınarak sonucu uyarınca bir karar verilmelidir....
Hukuk Dairesinin 2017/3860 Esas 2019/461 Kararı) "Davacı kadın vekili irade sakatlığı nedeniyle feragatin iptali isteminde bulunmuşsa da, irade sakatlığı yönündeki iddiası soyut olduğu gibi, yeterli delil ve belgelerle kanıtlanamamıştır. Mahkemece, davacı kadının davasından feragati nedeniyle ret hükmü kurulması gerekirken, bu husus gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir." (Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 2018/2408 Esas 2018/13621 Kararı) Davacı vekilinin istinaf dilekçesi içeriği incelendiğinde; "davacının feragat dilekçesi kandırılarak irade sakatlığı sonucu verdiği" yönündeki iddiası ispata yarar herhangi bir delil sunmaksızın verildiği, haliyle irade sakatlığı yönündeki iddiası soyut olduğu gibi, yeterli delil ve belgelerle kanıtlanamadığından; feragattan feragat mümkün olamayacağından; ilk derece mahkemesince verilen kararda usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır....
Somut olayda, ehliyetsizlik nedenli vasiyetnamenin iptali talebi yönünden ilk derece mahkemesince tarafların tüm delilleri toplanmış, tanıkları dinlenmiş, tüm tedavi evrakları dosya kapsamına alınarak İstanbul Adli Tıp Kurumu' ndan rapor alındığı, İstanbul Adli Tıp Kurumu raporuna göre vasiyetnamenin düzenleme tarihinde muris T14 ın ehliyetinin tam olduğu, muris muvazaasına dayalı tapu iptali ve tescil talebi yönünden murisin kendi iradesi ile düzenlenmiş vasiyetnamede vasiyet edilen mallar yönünden muris muvazaasına dayalı olarak tapu iptali ve tescil talebinde bulunamayacağı, ilk derece mahkemesince de; "07/06/2004 tarihli vasiyetname, vasiyete ekli Nevvar Salih İşgören Devlet Hastanesi'nden alınan rapor, dinlenen tanık beyanları, tapu kaydı ve Adli Tıp Kurumu'nun 07/07/2020 havale tarihli raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; vasiyetname tarihi itibariyle murisin akıl sağlığının yerinde olduğu, dolayısıyla fiil ehliyetine haiz olduğu, bu durumda düzenlenen vasiyetnamenin...
Dava, ehliyetsizlik hukuki sebebine dayalı pay oranında tapu iptali ve tescil istemiyle açılmıştır. Davalı ... mirasbırakan ...'in mirasçısı olmayıp terekeye üçüncü kişi konumundadır. Hükmüne uyulan bozma ilamında ehliyetsizlik hukuki sebebine dayalı olarak pay oranında açılan davanın dinlenme olanağının bulunmadığı açıkca belirtilmiştir. Hal böyle olunca, terekeye iade talepli açılmayıp miras payı oranında açılan davada dava dışı mirasçının olurunun alınması davayı dinlenebilir hale getirmeyeceği gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kabul kararı verilmesi doğru değildir. Açıklanan nedenden ötürü davalıların temyiz itirazı yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün (6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesi yollamasıyla) 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 22.03.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece; " TMK’nın 557 maddesinde sayılmak suretiyle belirtilen ölüme bağlı tasarrufun iptalini gerektirecek sebeplerin davaya konu vasiyetname için mevcut olmadığı, vasiyetnamenin kayıtsız ve şartsız yapılmış olduğu, kanunda öngörülen şekle ve usule uygun olduğu gerekçesiyle vasiyetnamenin iptali talebinin reddine; Dosyaya sunulan bilirkişi raporunda da açıkça vurgulandığı üzere; muris ... davacılardan ...'ın kardeşi, diğer davacılar ... ... ve ...'ın teyzesi olduğu, bu nedenle de, TMK.'...
TMK’nın 557’nci maddesinde vasiyetnamenin iptali sebepleri sınırlı olarak sayılmış olup, bunlar; 1- Ehliyetsizlik, 2- Vasiyetnamenin yanılma, aldatma, korkutma veya zorlama sonucunda yapılmış olması, 3- Tasarrufun içeriğinin bağlandığı koşullar veya yüklemelerin hukuka veya ahlâka aykırı olması, 4- Tasarrufun kanunda öngörülen şekillere uyulmadan yapılmış olması hâlleridir. TMK'nın 557. maddesinde sayılan sebeplerin bulunması halinde vasiyetnamenin iptali gerekir. Bu sebepler dışında kalan durumlara dayanılarak ölüme bağlı tasarrufun iptali istenilemez....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2017/269 ESAS 2019/198 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil KARAR : Marmaris 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 30/05/2019 tarih 2017/269 Esas 2019/198 Karar nolu kararına karşı, davacı vekili tarafından İstinaf yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olup dosya heyetçe incelendi; A)DAVACININ İSTEMİNİN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davacının yaşı ve sağlık sorunları, geçirdiği ağır deprosyanlar ve tranvalar nedeniyle akli mameleklerinde zayıflık bulunduğunu, ehliyetsizliğin söz konusu olduğunu hal böyle iken telefon dolandırıcılarının tuzağına düştüğünü baskı ve tehdide maruz kalması nedeniyle para bulma telaşesi içinde taşınmazlarını sattığını, yapılan satışların batıl olduğunu, gabin durumunun bulunduğunu, gerek ehliyetsizlik gerekse irade sakatlığı nedeniyle satışın yok hükmünde olduğunu, belirterek tapu iptal tescil talebinde bulunmuştur....
Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/1033 Esaslı dosyası ile yeniden vasiyetnamenin açılıp okunmasına ilişkin dava açıldığını, yeniden açılan dava dikkate alındığında tenkis talebinin zamanaşımına uğramadığını, miras bırakanın ehliyetsizliğinin tanık anlatımları ile ispatlandığını, yaklaşık ispatın gerçekleşmesi durumunda da ehliyetsizlik nedeniyle vasiyetnamenin iptalinin gerektiğini, tek doktor raporu ile yetinilerek miras bırakanın fiil ehliyetini haiz olduğunun kabul edilemeyeceğini ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, vasiyetnamenin ehliyetsizlik nedeniyle iptali, terditli tenkisi istemine ilişkindir. 2....
Mahkemece; vasiyetnamenin düzenlenme tarihinin 2002, murisin resmi işlemleri yaptığı tarihin ise 2012 olduğu, tanık anlatımları da değerlendirildiğinde murisin vasiyetnameyi düzenlediği sırada akli melekelerinin yerinde olduğu, alzhemir tanısının da vasiyetnamenin düzenlendiği tarihten 10 yıl sonra konulduğu, murisin vasiyetnamenin düzenlendiği sırada bir rahatsızlığının bulunmadığı gerekçesi ile dosyanın adli tıpa gönderilmediği, murisin tasarrufu ile davacının saklı payının da zedelenmediğinin anlaşıldığını belirterek davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafça temyiz edilmiştir. 1-) Somut olayda, davacı taraf; murisin, vasiyetnamenin düzenlendiği tarihte fiil ehliyetinin olmadığını belirterek, vasiyetnamenin ehliyetsizliğe dayalı olarak iptalini talep etmektedir....