Mahkemece; davacılar vasiyetnamenin şekil şartına uygun olmadığını iddia etmişlerse de, murisin imzasını adı ve soyadını yazmak şeklinde attığının anlaşıldığı, diğer iddiaların da ispatlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava vasiyetnamenin iptali istemine ilişkindir. TMK 538.maddesinde, el yazılı vasiyetnamenin yapıldığı yıl, ay ve gün gösterilerek başından sonuna kadar mirasbırakanın el yazısıyla yazılmış ve imzalanmış olması zorunludur. TMK.nun 538. maddesindeki öngörülen ilkeler geçerlilik şartıdır. Bunlardan birinin eksikliği vasiyetnameyi geçersiz kılar. Somut olayda; davaya konu vasiyetname, mirasbırakan ...tarafından 10.01.1993 tarihinde hazırlanmış olup,söz konusu vasiyetnameye mirasbırakanın isim ve soy ismini yazdığı ancak vasiyetnamenin mirasbırakan tarafıdan imzalanmadığı anlaşılmaktadır....
HUKUK DAİRESİ Uyuşmazlık ve hüküm; TMK'nun 510 ila 512. Maddeleri uyarınca ''Mirasçılıktan Çıkarma'' hukuksal nedenine dayalı vasiyetnamenin iptali, olmadığı takdirde tenkis istemine ilişkin olup, karar her iki istem yönünden temyiz edilmiştir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 20.01.2017 tarihli ve 1 sayılı kararı ile kabul edilen Yargıtay İş Bölümü Kararına göre; ''vasiyetname'' hükümlerinden (TMK. md. 520/526, 542-544,550-556,557-559,600-604 ve 595-597) kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararların temyiz incelemesi Dairemize aittir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 14. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 14. Hukuk Dairesine gönderilmesine 06.02.2018 gününde oybirliği ile karar verildi....
Maddeleri uyarınca mirasçılıktan çıkarma nedenlerinin yerinde olmaması nedeniyle vasiyetnamenin iptali istemine ilişkindir.Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 09.02.2018 tarih ve 1 sayılı kararı ile kabul edilen İş Bölümü Kararı ile Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin temyiz inceleme görevi; "Vasiyetname" hükümlerinden (TMK. md. 520-526, 542-544, 550-556, 557-559, 600-604 ve 595-597) kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar olarak düzenlenmiştir.Davanın açıklanan bu niteliği ve Yargıtay İş Bölümü Kararına göre, temyiz inceleme görevi Yüksek Yargıtay 14. Hukuk Dairesinindir.Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek Yargıtay 14. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 15.05.2018 gününde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde vasiyetnamenin tenfizi, karşı davada vasiyetnamenin iptali istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davacılar (k.davalılar) vekili tarafından istenilmekle; taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan günde temyiz eden davacı vek.Av.... geldi. Aleyhine temyiz olunan davalı ve vekili gelmedi. Davacı vekilinin sözlü beyanına göre mürafaa talebinden vazgeçtiklerini ve dosya üzerinden inceleme yapılarak karar verilmesini talep etmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Davacılar vekili dava dilekçesinde, muris ... tarafından düzenlenen 02.10.2002 tarihli vasiyetnamenin tenfizini talep etmiş, karşı davada ise, vasiyetnamede davalı ...'...
KARŞI OY YAZISI Küçük davacılar 1989 doğumlu A...ahzuni ile 1993 doğumlu ...nin babaları ...i’nin mirasçılıktan çıkarılması sebebiyle yasal temsilcileri arasında oluşan yarar çatışması sebebiyle açılacak olan “vasiyetnamenin iptali ve tenkis davasında” kendilerini temsil etmek üzere ...3. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2005/391-1053 sayılı ve 22.12.2005 günlü kararı ile ...’in kayyım olarak atandığı ve davanın kayyım tarafından açılmış olduğu konusunda değerli çoğunluk ile aramızda görüş birliği vardır. Çekişme nedir? Temsil kayyımı atanmasına yönelik karara rağmen kayyımın dava açma hakkının bulunmadığından söz edilebilir mi? Temsil kayyımının yarar çatışması sebebiyle atanmasına ve bu kararın usulüne uygun biçimde ortadan kaldırılmamış bulunmasına göre işin esasının incelenmesi gerekirken davanın reddine karar verilmesi doğru bulunmamaktadır. Değerli çoğunluğun “farklı görüşüne” açıklanan sebeplerle katılmıyorum....
Uyuşmazlık ilgili vasiyetname ile mirastan ıskat edilen mirasçılar tarafından açılan vasiyetnamenin iptali davası devam ederken tanzim olunan veraset ilamında, iptali istenen vasiyetnameyle mirastan iskat edilen mirasçıların veraset belgesinde paylarının gösterilip gösterilemeyeceği noktasında toplanmaktadır. İlk derece mahkemesince mirastan iskatı içeren vasiyetnamenin iptali davası devam ederken mirastan iskata ilişkin mevcut vasiyetname dikkate alınarak müteveffanın yasal mirasçıları belirlenmiştir. Ancak ne var ki böyle bir kararın özellikle Tapu Müdürlükleri'nde, terekenin paylaşımıyla ilgili olarak kamu kurum ve kuruluşları ile banka veya icra iflas ve tasfiye memurluklarında vs. işlemler ve infaz sırasında ilgililerin bir takım güçlükler yaşadığı ve yerine getirilmediği bir vakıadır. Esasen, mahkemelerin bir görevi de anlaşılır, infaza elverişli tereddüte mahal bırakmayacak açık, somut ve hiçbir duraksamaya mahal bırakmayacak biçimde anlaşılıp kararlar vermek olmalıdır....
, özgür iradesiyle davacının eylemlerinden bahsederek davacıyı ve alt soyunu mirastan çıkardığını, bütün malvarlığını davalı, diğer oğlu Hayrettin ve eşine bıraktığını belirttiği, bu vasiyetnamenin Şarköy Sulh Hukuk Mahkemesinin 05/11/2019 tarih 2019/314 esas, 2019/451 karar sayılı kararı ile tüm mirasçıların yüzüne karşı okuduğu, Tekirdağ 1....
"İçtihat Metni" Davacılar ... ve ... ile davalılar ..., ... ve ... aralarındaki vasiyetnamenin iptali olmadığı takdirde tenkis davasına dair Bodrum 1. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 06/03/2015 tarihli ve 2012/708 Esas 2015/224 Karar sayılı hükmün onanması hakkında Dairece verilen 10/09/2019 tarihli ve 2018/6844 Esas 2019/6464 Karar sayılı ilama karşı davacılar vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir....
Başka bir ifadeyle tasarruf nisabı sınırları içerisinde geçerli olmak üzere vasiyetnamenin ıskatına ilişkin bölümün hükümsüzlüğüne karar verilmeli, davacının; saklı payını talep edebileceği ve davaya tenkis davası olarak devam edileceği düşünülmelidir. O halde mahkemece yapılacak iş; TMK’nın 512/3. maddesi gereğince, mirasçılıktan çıkarmaya yönelik ölüme bağlı tasarrufun; murisin tasarruf nisabı oranında geçerli olduğu göz önünde bulundurularak, davaya tenkis davası olarak devam etmek, murisin terekesinde bulunan tüm aktif ve pasifinin belirlenmesinden sonra uzman bilirkişiden alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurmak olmalıdır. Mahkemenin bu yönü gözardı etmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....
İlçesi, 4862 ada, 8 parselin 16/240 hissesinin tapusunun İPTALİ İLE, davacı adına TAPUDA KAYIT VE TESCİLİNE karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. Davada, vasiyetnameye konu taşınmazın vasiyet alacaklısı davacı adına tescili, vasiyetnamenin tenfizi talep edilmektedir. Hukuk Genel Kurulu'nun 13.02.1991 gün, 648-65 sayılı kararında da açıkça vurgulandığı üzere, vasiyetnamenin tenfizi diye adlandırılan davalar, bir ayni hakkın tesisi için değil, yalnızca Sulh Hukuk Mahkemesi'nce açılan vasiyetnamenin, TMK.nun m.595 ve izleyen maddelerinde (MK.nun 535 ve izleyen maddelerinde) düzenlenen tebliği işlemlerinin tamamlanmasından ve gerekli yasal sürelerin geçmesinden sonra, herhangi bir itiraza uğramadığı ve iptalinin istenmediği bu nedenle de kesinleşmiş olduğunun tesbiti içindir. Diğer bir anlatımla "Vasiyetnamenin tenfizi, vasiyetnamenin açılıp itiraza uğramadığı veya yapılan itirazların sonuçsuz kaldığının tesbitinden ibarettir....