Vasiyet alacaklısı, kendisine vasiyet edilen şey üzerindeki mülkiyet hakkını ancak bu malın vasiyetin yerine getirilmesi (tenfizi) yoluyla kendisi adına tescili sonucunda kazanır. Vasiyetnamenin tenfizi davası, vasiyeti yerine getirme görevlisi varsa ona, yoksa yasal veya atanmış mirasçılara karşı açılır. Vasiyetnamenin tenfizi ve buna bağlı olarak tapu iptal ile tescil davası vasiyetnamenin açılıp okunduğu, itiraza uğramadan veya itiraz edilmiş ise itirazların reddedilmesi sonucunda kesinleştiğine dair bir tespit davasıdır....
Mahallesi hudutları dahilinde bulunan 2559 parselde kayıtlı taşınmazın tapu kaydının iptali ile 1/8 payın davacı Hasan oğlu A.. M.., 7/8 payın H. H. kızı S. P. adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş , hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava konusu vasiyetnamenin 10/10/2003 tarihinde noterde düzenlendiği, murisin davaya konu taşınmazları davacılara vasiyet ettiği,murisin 21/09/2010 tarihinde vefat ettiği , vasiyetnamenin açılmasına 05/11/2010 tarihinde karar verildiği, davanın taraflarının murisin çocukları olduğu, bu davanın ise 30/01/2012 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır. Davada, vasiyetnameye konu taşınmazların vasiyet alacaklıları olan davacılar adına tescili, vasiyetnamenin tenfizi talep edilmektedir....
Harçlar Kanununda vasiyetnamenin tenfizi davalarında tenfize konu taşınmazların değerleri üzerinden harçlandırma yapılması gerektiği belirtilmiştir.Tenfize konu taşınmazlarda murisin payı 3/20'dir. Mahkemece; tenfize konu taşınmazların tüm hisseleri dahil olarak hesaplanan bedel üzerinden harç hesaplanması yapılması usul ve yasaya aykırıdır. O halde mahkemece; tenfize konu taşınmazlardaki murisin iştirak payı olan 3/20 hisse payı üzerinden harç hesaplanması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 30.10.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2003/148 Esas, 2003/7 Karar sayılı ilamı ile vasiyetnamelerin okunulması ile yetinildiğini, vasiyetnamelerde belirtilen taşınmazların davacıların adlarına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalılardan ......, ... ve ..., ... açılan davaya muvafakat ettiklerini beyan etmişlerdir.Mahkemece; davadaki tapu iptali ve tescil isteminin kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından süresinde temyiz edilmiştir.Davada, düzenleme şeklinde noterde düzenlenen vasiyetnamelerin tenfizi ile vasiyetnameye konu taşınmazların muris adına olan tapu kaydının iptali ile lehine vasiyet edilenler adına tapuya tescili istenilmiştir. Davaya konu vasiyetnameler,......
Davaya konu taksim sözleşmesinin 17/06/1982 tarihinde ,vasiyetnamenin ise 28/11/2002 tarihinde noterde düzenlendiği, muris A. Ö. 'ın 177 ve 178 parsel sayılı taşınmazları kızı olan davacı S.. S..'e vasiyet ettiği, vasiyetnamenin açılması dosyasında 09/11/2004 tarihinde karar verildiği, anılan vasiyetnamenin iptali için açılan davanın ise reddedildiği, bu kararın 14/09/2010 tarihinde kesinleştiği; eldeki davanın ise, 20/01/2011 tarihinde açıldığı, taşınmazların tapu kaydının ise S.. S.., S.. K.., Z.. Ö.., H.. D.., H.. T.., A.. B.., A. Ş. , F. E. , Y.. S.., H.. A.. adına (paylı) olduğu anlaşılmaktadır. Davada, vasiyetnamenin tenfizi ile vasiyetnameye konu taşınmazların vasiyet alacaklısı davacı adına tescili talep edilmektedir. Medeni Kanunun 599. maddesi uyarınca, mirasın açılmasıyla terekeye sahip olma hakkı, sadece yasal mirasçılara tanınmıştır....
in zamanaşımı def'inin sadece kendi hissesi için hukuki sonuç doğuracağı,bu nedenle davalı ... hissesi yönünden davanın zamanaşımından reddine, zamanaşımı def'inde bulunmayan diğer davalı mirasçıların hisseleri yönünden ise davanın esasına girilmesi gerektiği'' gerekçesi ile bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde davanın kısmen kabulü ile vasiyetnameye konu taşınmazlara yönelik hükümde belirtilen hisseler nispetinde tapuya kayıt ve tesciline, davalı Hasan ve Feriha oğlu ... hissesi yönünden reddine karar verilmiş, hüküm süresi içinde bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, vasiyetnamenin tenfizi ve vasiyetnameye konu taşınmazların davacı adına tescili istemine ilişkindir. Bir hükmün neleri içermesi gerektiği HMK’nın 297. maddesinde tek tek sayılarak ayrıntılı biçimde gösterilmiştir....
Sulh Hukuk Mahkemesi’nin kararı ile açılıp okunduğunu,davalı yasal mirasçılar tarafından ilgili vasiyetnameye herhangi bir itirazda bulunmadığını ileri sürerek,vasiyetnameye konu edilen murise ait taşınmazların kendisi adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir .Davalılar ..., ..., ..., ... ,vasiyetnamenin kendilerine tebliğ edilip okunmadığını,murisin vasiyet ettiği tarihte akli melekelerinin yerinde olup olmadığının araştırılması gerektiğini savunarak,davanın reddini istemişlerdir.Mahkemece;davanın kabulü ile; ... 22. Noterliği’nin 26/04/2012 tarih 11350 yevmiye no’lu vasiyet eden ...'a ait düzenleme şeklindeki vasiyetnamenin tenfizi ile, ...ili, ... ilçesi, ... mahallesi, 140 ada, 3 no ,B blok, 5 no’lu bağımsız bölümdeki ...'ın 1/2 oranındaki hissesinin iptali ile, ... adına kayıt ve tesciline;... ili, ... ilçesi ,... mahallesi, 125 ada, 3 parsel, 2 no’lu bağımsız bölümdeki ...'...
Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2013/332 esas, 2013/781 karar sayılı kararıyla açılıp okunduğu ve vasiyetnamenin itiraza uğramadığı, vasiyetnameye ve terekeye yönelik de bir dava bulunmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm süresi içinde davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. 1-Mahkemece, kısa kararda vasiyetnameye konu tüm taşınmazların tamamının tapu kayıtlarının iptali ile vasiyetname gereği davacı adına tapuya tesciline karar verildiği halde gerekçeli kararda vasiyetnameye konu taşınmazların bir kısmının ¼ payının iptali ile davacı adına tapuya tesciline, murisin hissesi bulunmayan bir kısım taşınmaz hakkında ise karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; bu şekilde kısa karar ile gerekçeli kararın hüküm fıkraları arasında çelişki ortaya çıkmıştır. ...... 6100 sayılı Hukuk Muhakemesi Kanunu'nun “Hükmün yazılması” başlıklı 298. maddesi gereğince gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz. 10.4.1992 gün, 1991/7-1992/4 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme...
Vasiyetnamenin tenfizi ve taşınmazın lehine vasiyet edilen davacı adına tescili için vasiyetnamenin açılıp okunması, tüm mirasçıların vasiyetnameyi itirazsız kabul etmesi veya 1 yıllık hak düşürücü süre içinde vasiyetnamenin iptali ya da tenkis davası açılmış ise sonucunun beklenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekir. Vasiyetnamenin tenfizi davasında öncelikle dava konusu vasiyetnamenin açılıp açılmadığı araştırılarak vasiyetnamenin açılmasına ilişkin kararın kesinleşme tarihi şerhini içerir onaylı sureti ilgili mahkemeden getirtilerek dava dosyası içerisine konulmalıdır. Somut olayda, dava konusu taşınmazların vasiyetnameye göre tapusunun iptali ile tescili talep edilmiş olmakla, davacı lehine yapılan ... Geçici Noterliği 17.03.1980 tarih ve 477 yevmiye numaralı vasiyetnamenin açılıp okunduğunun tespitine yönelik dava açılmadığı anlaşılmaktadır. O halde mahkemece; ......
Mahkemece; davanın kabulü ile ...riyet Mevkii, 2380 parsel nolu taşınmazda ve bu taşınmaz üzerinde bulunan biriketten yapılı 70 m²'lik alanda bulunan ev ile ...ilçesi, ...lu parsel sayılı taşınmazda muris ...nın hissesinin iptali ile 1/2 oranında davacı ... ve 1/2 oranında ... adına kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava; vasiyetnameye konu taşınmazların vasiyet alacaklısı olan davacı karı koca adına intikali ile vasiyetnamenin tenfizi istemine ilişkindir. Vasiyetnamenin tenfizi davaları, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 13.02.1991 gün, 648-65 sayılı kararında da açıkça vurgulandığı üzere, bir ayni hakkın tesisi için değil, yalnızca Sulh Hukuk Mahkemesi'nce açılan vasiyetnamenin, TMK'nın 595 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tebliği işlemlerinin tamamlanmasından ve gerekli yasal sürelerin geçmesinden sonra herhangi bir itiraza uğramadığı ve iptalinin istenmediği bu nedenle de kesinleşmiş olduğunun tespiti içindir....