"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde vasiyet edilen evin, tapu kütüğünün beyanlar hanesine davacı adına şerh edilmesi suretiyle vasiyetnamenin tenfizi istenilmiştir. Mahkemece davalı ... hakkında açılan davanın pasif husumet yokluğundan reddine vasiyetnamenin tenfizi ile binanın davacıya ait olduğunun tapu kütüğünün beyanlar hanesinde gösterilmesi cihetine gidilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 516.20 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 16.02.2012 günü oybirliğiyle karar verildi....
Köyü adını aldığını, kadastro çalışmaları sonucunda muris adına kayıt edilen bir kısım taşınmazların dilekçede tek tek yazıldığını, bunun haricinde muris adına kayıt edilen başka taşınmazlar var ise bunların da mahkemece tespit edilmesini istediklerini belirterek; vasiyetnamenin tenfizi ile vasiyetname konusu tüm taşınmazların davacılar adına hisseleri nispetinde tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar ..., ..., ..., ... ve ... cevap dilekçelerinde davanın reddini istemişlerdir. Mahkemece, davanın kabulü ile, muris ... oğlu 1328 Doğumlu ... tarafından ... 3.Noterliğine düzenleme şeklinde tanzim ettirilen 08/09/1987 tarih 15202 yevmiye sayılı vasiyetnamenin tenfizi ile; nitelikleri itibari ile tek tek sayılan taşınmazlarda, vasiyette bulunan ... oğlu ... adına olan hisselerin tapusunun iptali ile kendilerine vasiyet edilen .. ... ile ..oğlu ... ve .. oğlu ...'...
Vasiyet alacaklısı, kendisine vasiyet edilen şey üzerindeki mülkiyet hakkını ancak bu malın vasiyetin yerine getirilmesi (tenfizi) yoluyla kendisi adına tescili sonucunda kazanır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 600. maddesine göre vasiyetnamenin tenfizi davası, vasiyet alacaklısı tarafından vasiyet borçlularına, yasal veya atanmış mirasçılara ve varsa vasiyeti yerine getirme görevlisine karşı açılır. Buradaki zorunluluk mirasçılarının iştirak halindeki mülkiyetinden kaynaklanan bir zorunluluk değil, kanundan doğan bir zorunluluktur. Vasiyetname usulünce açılıp, okunma kararının kesinleşmesinden sonra vasiyetnamenin iptali için 1 yıllık hak düşürücü süre işlemeye başlar. Vasiyetnamenin tenfizi ve buna bağlı olarak tapu iptal ile tescil davası vasiyetnamenin açılıp okunduğu, itiraza uğramadan veya itiraz edilmiş ise itirazların reddedilmesi sonucunda kesinleştiğine dair bir tespit davasıdır....
TMK'nun Velayet, Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 36 ve MK.537(TMK 597) md. uyarınca, adresi bilinen mirasçılar mahkemece uygun görülecek usul ile vasiyetnamenin açılacağı gün ve saat belirtilerek, davet olunur ve vasiyetnamenin örneği ilgililere tebliğ olunur. Somut olayda; Düzce Sulh Hukuk Mahkemesinin 07/06/2001 gün 2001/165 E. – 2001/691 K.sayılı kararı ile vasiyetnamenin açılıp okunmuş sayılmasına karar verilmiş ise de, 07/06/2001 günlü oturumda duruşma tutanağında da belirtildiği üzere mirasçılardan Pakize Eren'e vasiyetnamenin tebliğ edilmediği belirtilmiştir. Bu halde vasiyetnamenin usulünce açılıp okunmadığı ve vasiyetnamenin açılması dosyasının kesinleşmediği anlaşılmaktadır. Vasiyetnamenin tenfizi ve buna bağlı olarak tapu iptal ve tescil davası vasiyetnamenin açılıp okunduğu, itiraza uğramadan veya itiraz edilmiş ise itirazların reddedilmesi sonucunda kesinleştiğine dair bir tespit davasıdır. ( 3. Hukuk Dairesinin 2014/6665 E. - 2014/7406 K.)...
İlçesi ... mahallesi 7035 ada 12 parseldeki 10 nolu bağımsız bölüm yönünden; sağlığında vekaletname vererek satışı sağlayan murisin bu işleminin geçersiz olması nedeniyle tapu iptal ve mirasçılar adına tescile karar verilmiş olması nedeniyle artık bu taşınmaz yönünden vasiyetnameyi ayakta tutacak şekilde yorum yapılarak bu kısım için (vasiyetnamenin iptal edilmediği de gözetilerek) vasiyetnamenin tenfizi ile davacı adına tesciline kararı verilmesi gerekirken davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 13.12.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde vasiyetnamenin tenfizi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dilekçesi ile; davalıların murisi ...'...
TMK'nun 595.maddesi gereğince; mirasbırakanın ölümünden sonra ele geçen vasiyetnamenin geçerli olup olmadığına bakılmaksızın hemen sulh hakimine teslimi zorunlu olup, vasiyetname teslimden başlayarak bir ay içinde açılır ve ilgililere okunur. Vasiyetname usulünce açılıp, okunma kararının kesinleşmesinden sonra vasiyetnamenin iptali için 1 yıllık hak düşürücü süre işlemeye başlar. Vasiyetnamenin tenfizi davasında öncelikle vasiyetnamenin açılmasına ilişkin kararın kesinleşme tarihli şerhini içerir onaylı sureti getirtilerek, dosya içine konulması gerekir. Somut olayda vasiyetnamenin açılmasına ilişkin davanın, temyize konu tenfiz davasının açıldığı tarihte henüz kesinleşmemiş olduğu anlaşılmaktadır. O halde mahkemece; vasiyetnamenin açılması davasının kesinleşmesinin bekletici mesele yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ve yukarıdaki gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir....
Hukuk Genel Kurulu'nun 13.2.1991 gün 648- 65 sayılı kararında vurgulandığı üzere, vasiyetnamenin tenfizi diye adlandırılan davalar bir aynı hakkın tesisi için değil, yalnızca Sulh Hukuk Mahkemesince açılan vasiyetnamenin Türk Medeni Kanunun 596 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tebliğ işlemlerinin tamamlanmasından ve gerekli yasal sürelerin geçmesinden sonra, herhangi bir itiraza uğramadığı ve iptalinin istenmediği veya itirazların sonuçsuz kaldığının, bu nedenle de kesinleşmiş olduğunun tespiti içindir. Başka bir anlatımla, vasiyetnamenin tenfizi (yerine getirilmesi) davasının görülebilmesi için, vasiyetnamenin açılıp okunmasından sonra itiraza uğramaması veya itiraz edilmiş ise buna ilişkin vasiyetnamenin iptali veya tenkisine yönelik davaların kesinleşmesi gerekir. Bu nedenle aynı dava dosyası içinde hem vasiyetnamenin iptali (veya tenkisi) ile birlikte vasiyetnamenin tenfizi davasının görülmesi mümkün değildir....
Maddesi gereğince; miras bırakanın ölümünden sonra ele geçen vasiyetnamenin geçerli olup olmadığına bakılmaksızın hemen Sulh Hakimine teslimi zorunlu olup, vasiyetname tesliminden başlayarak bir ay içinde açılır ve ilgililere okunur. Somut olayda ; davacı yanın talebinin vasiyetnamenin açılması ve tenfizi istemleri olduğu anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, vasiyetnamenin açılması istemi yönünden tefrik kararı verilerek bu istem yönünden görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğu nazara alınarak, görev yönünden davanın usulden reddine karar verilmesi, vasiyetnamenin tenfizi talebi yönünden ise işin esasına girerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığından ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Vasiyetnamenin tenfizi ve taşınmazın lehine vasiyet edilen davacı adına tescili için, vasiyetnamenin açılıp okunması, tüm mirasçıların vasiyetnameyi itirazsız kabul etmesi veya 1 yıllık hak düşürücü süre içinde vasiyetnamenin iptali ya da tenkis davası açılmış ise sonucunun beklenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekir. Vasiyetnamenin tenfizi davasında öncelikle, dava konusu vasiyetnamenin açılıp açılmadığı araştırılarak vasiyetnamenin açılmasına ilişkin kararın kesinleşme tarihli şerhini içerir onaylı sureti, ilgili mahkemeden getirtilerek dava dosyası içerisine konulmalıdır. Ayrıca hakim, vasiyetnamenin yorumunda murisin iradesini ayakta tutacak bir yol izlenmeli, azami biçimde murisin iradesini yerine getirmeli, vasiyetin tenfizine imkân sağlamalıdır. (YHGK. 07.06.1966 tarih 738- 309 sayılı ve 2.HD 10.05.2001 tarih 5921- 7312 sayılı kararları)....