Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu durumda tanıklar, hem mirasbırakanın beyanının kendi önlerinde yapıldığını ve onu tasarrufa ehil gördüklerini; hem vasiyetnamenin kendi önlerinde memur tarafından mirasbırakana okunduğunu ve onun vasiyetnamenin son arzularını içerdiğini beyan ettiğini vasiyetnameye yazarak veya yazdırarak altını imzalarlar.'' TMK.nun 535. maddesindeki öngörülen ilkeler geçerlilik şartıdır. Bunlardan birinin eksikliği vasiyetnameyi geçersiz kılar. Somut olayda; mirasbırakanın okur yazar olmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda vasiyetçinin, düzenlenen vasiyetnamenin son arzularına uygun olduğunu beyan etmesi yeterli değildir. Tanıkların da, vasiyetçinin kendi önlerinde beyanda bulunduğunu ve onu tasarrufa ehil gördüklerini ifade edip, bu sözlerin yazılması ile de yetinilmeyip vasiyetnamenin kendi yanlarında resmi memur tarafından vasiyetçiye okunduğunu ve onun vasiyetnamenin son arzularını içerdiğini beyan ettiğini de belirtmeleri ve bu beyanlarının altını imzalamaları gerekmektedir....

    Bu hakkın yerine getirilmesi için; her şeyden önce TMK.nun 596. ve devamı maddeleri uyarınca vasiyetnamenin açıldığının ve iptali için yasada gösterilen sürenin geçtiğinin belirlenmesi gerekir. Davaya konu vasiyetname, açılması için gönderildiği ... Sulh Hukuk Mahkemesince 2010/581 Esasına kaydedilmiş ve 18.05.2010 tarihli celsede vasiyetçinin tek yasal mirasçısı olan davalıya okunmak suretiyle açılmıştır. Bu husus, davacıların da kabulünde olduğuna göre, vasiyetnamenin yerine getirilmesi için gerekli olan vasiyetnamenin açılmasına ilişkin şartın gerçekleştiği ortadadır....

      Mahkemece Türk Medeni Kanunu'nun 596/2.maddesi uyarınca bilinen tüm mirasçılar ve diğer ilgililer usulüne uygun çağrılmadan, vasiyetnamenin açılıp okunmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup dava dilekçesinde her ne kadar yargılamanın yenilenmesi talebi ile birlikte vasiyetnamenin açılması istenmiş ise de hasımsız olarak yürütülen davanın kesin hüküm teşkil etmeyip tarafları bağlamayacağı gözetilerek vasiyetnamenin yukarıda bahsedilen usul çerçevesinde açılıp okunması gerekirken davanın reddine karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir....

        Somut olayda mahkemece, hükümde karar ve ilam harcının nispi olarak belirlenmesinin yanında, davalı aleyhine hükmedilen vekalet ücretinin de nispi olarak belirlenmesine karar verilmiştir. ../.. -2- Oysa, HGK. nun 13.03.1996 günlü ve 1996/2-6 E. 1996/154 K. sayılı ilamında da belirtildiği üzere, vasiyetnamenin iptali davasında, yalnızca vasiyetnamenin geçerliliğinin tesbiti istemine yönelik olarak istem mevcut olup, verilecek kararın eda isteğini içermediği gözetilerek bu davaların maktu harca tabi olduğunun kabulü yanında, vasiyetnamenin iptali davasının açıklanan bu özelliğinin bir diğer sonucu olarak da, dava lehine sonuçlanan taraf yararına maktu vekalet ücreti takdir edilmelidir....

          Davalı; hukukumuzda 92 yaşında bir kişinin vasiyetname düzenleyemeyeceğine dair bir hüküm olmadığını, noter tarafından uzman doktordan rapor aldırıldığını, tanıklar huzurunda, murisin hür iradesi ile yapılan vasiyetnamenin geçerli olacağını belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece; vasiyetnamenin iptalini gerektiren herhangi bir yasal koşul bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacıların sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-) Dava; vasiyetnamenin iptali istemine ilişkindir. TMK'nun 557. maddesinde vasiyetnamenin iptali sebepleri sınırlı olarak sayılmıştır....

            nun 596.maddesinde yer alan vasiyetnamenin açılması ve ilgililere okunması davasında, vasiyetnamenin mirasbırakanın yerleşim yeri sulh hakimi tarafından açılıp, ilgililere okunacağı, MK.nun 597.maddesinde de, mirasta hak sahibi olanların herbirine gideri terekeye ait olmak üzere, vasiyetnamenin kendilerine ilişkin kısımlarının onaylı bir örneğinin tebliğ edileceği açıklanmıştır. Vasiyetnamenin açılıp okunduğunun tesbit edilmesinin amacı, mirasçıları ve lehine kazandırma yapılan kişileri bilgilendirme ve yasal haklarını kullanmayı temine yönelik bir işlemdir. Bu nedenle, sulh hakiminin görevi, MK.nun 596.maddesine uygun olarak vasiyetnameleri açarak lehine kazandırma yapılan kişi ile yasal mirasçılarına vasiyetnamenin onaylı bir örneğini tebliğ ederek, vasiyetnamenin açılması sırasında hazır bulunmak üzere çağrılmasını sağlamaktır. Mahkemece, murise ait iki ayrı veraset ilamı bulunduğu ve mirasçılarının farklı olduğu gözetilmeden ve .......

              Vasiyetnamenin iptali sebepleri MK.488-500 maddelerinde sınırlı bir şekilde gösterilmiştir. Maddede “rızai taksim mukavelesi yapılması” hususunun vasiyetnamenin iptalini gerektirdiği belirtilmemiştir. Kural olarak, anılan hüküm dışında bir nedenle vasiyetnamenin iptali istenemez ve hakim bu nedenlerle bağlıdır. Bu nedenle, taksim mukavelesi yapılarak vasiyetnameden rücu ancak TMK.nun 600.maddesi kapsamında “vasiyetnamenin yerine getirilmesi davasında gözönünde tutulur. Bu durumda mahkemece, yukarıda belirtilen hususlar dikkate alınarak ve davacının ileri sürdüğü diğer iptal sebepleri incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ve eksik inceleme (davacının ileri sürdüğü diğer iptal sebepleri incelenip, tartışılmadan) ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

                ın 21.07.2004 tarihinde noterde düzenlendiği vasiyetnamesi ile 418 ada 8 paselde kayıtlı taşınmazdaki ½ hissesini davalıya bıraktığını, murisin 09.04.2005 tarihinde vefat ettiğini, vasiyetnamenin şekil şartlarını taşımadığını, ayrıca vasiyetname düzenlendiği sırada murisin akıl ve şuurunun yerinde olmadığından tasarruf ehliyetinin bulunmadığını, noterce sadece pratisyen hekim raporu alınarak vasiyetnamenin düzenlendiğini, bunun yetersiz olduğunu ileri sürerek vasiyetnamenin iptali, olmadığı takdirde tenkise karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; davanın reddini dilemiştir....

                  Davalı vekili, cevap dilekçesinde; murisle evlenmek için herhangi bir şart koşulmadığını, murisin kendi iradesi ile vasiyetname düzenlediğini, murisin vasiyetnamenin tanziminden sonra en az 5 yıl sağlıklı olarak yaşadığını, murisin 5 yıllık zaman dilimi içinde vasiyetnameyi iptal ettirebileceği halde iptal ettirmediğini, vasiyetnamenin aldatma iddiasını ispat etme yükünün davacı tarafta olduğunu savunarak; davanın reddini istemiştir. Mahkemece; vasiyetname tarihinde murisin halen evli olduğu, aldatmanın ispatlanamadığı, murisin 2004-2005 yılında sağlığı bozulana dek vasiyetnameyi iptal etme imkanı olduğu halde, iptal etmemiş olmasının vasiyetnameyi ayakta tutma iradesini gösterdiği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir. Dava, vasiyetnamenin iptaline ilişkindir. TMK 557.maddesinde, vasiyetnamenin iptali sebepleri sınırlı olarak sayılmıştır....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:SULH HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde vasiyetnamenin açılması istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm mirasçılardan ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Dava vasiyetnamenin açılması istemine ilişkindir.Vasiyetname, geçerli olup olmadığına bakılmaksızın tesliminden başlayarak miras bırakanın yerleşim yeri Sulh Hukuk Mahkemesi Hakimi tarafından açılır ve ilgilere tebliğ olunur. Bilinen mirasçılar ve diğer ilgililer vasiyetnamenin açılması sırasında diledikleri takdirde hazır bulunmak üzere çağrılır.(TMK 596/1-2).Mahkemece; vasiyette bulunan ...'...

                      UYAP Entegrasyonu