Dava, MK.nun 596.maddesinde yer alan vasiyetnamenin açılması ve ilgililere okunması davasıdır. Maddede, vasiyetnamenin mirasbırakanın yerleşim yeri sulh hakimi tarafından açılıp, ilgililere okunacağı, MK.nun 597.maddesinde de, mirasta hak sahibi olanların herbirine gideri terekeye ait olmak üzere, vasiyetnamenin kendilerine ilişkin kısımlarının onaylı bir örneğinin tebliğ edileceği açıklanmıştır. Vasiyetnamenin açılıp okunduğunun tesbit edilmesinin amacı, mirasçıları ve lehine kazandırma yapılan kişileri bilgilendirme ve yasal haklarını kullanmayı temine yönelik bir işlemdir. Bu nedenle, sulh hakiminin görevi, MK.nun 596.maddesine uygun olarak vasiyetnameleri açarak lehine kazandırma yapılan kişi ile yasal mirasçılarına vasiyetnamenin onaylı bir örneğini tebliğ ederek, vasiyetnamenin açılması sırasında hazır bulunmak üzere çağrılmasını sağlamaktır Mahkemece, lehine kazandırma yapılan ...'...
Maddede, vasiyetnamenin miras bırakanın yerleşim yeri sulh hakimi tarafından açılıp, ilgililere okunacağı, MK.nun 597.maddesinde de, mirasta hak sahibi olanların her birine gideri terekeye ait olmak üzere, vasiyetnamenin kendilerine ilişkin kısımlarının onaylı bir örneğinin tebliğ edileceği açıklanmıştır. Vasiyetnamenin açılıp okunduğunun tespit edilmesinin amacı, mirasçıları ve lehine kazandırma yapılan kişileri bilgilendirme ve yasal haklarını kullanmayı temine yönelik bir işlemdir. Bu nedenle, sulh hakiminin görevi, MK.nun 596.maddesine uygun olarak vasiyetnameleri açarak lehine kazandırma yapılan kişi ile yasal mirasçılarına vasiyetnamenin onaylı bir örneğini tebliğ ederek, vasiyetnamenin açılması sırasında hazır bulunmak üzere çağrılmasını sağlamaktır. Somut olayda, mirasçılara vasiyetname ekli duruşma gününü bildirir tebligatın yapılmadığı anlaşılmaktadır....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2022/311 Esas sayılı dosyası ile vasiyetnamenin iptali, bu mümkün olmadığı takdirde mirasçılıktan çıkarmaya ilişkin bölümün iptali ile vasiyetnamenin tenkisi davası açıldığını belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, vasiyetnamenin açılıp okunması istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince, el yazılı vasiyetnamenin TMK'nun 596. maddesi gereğince açılıp okunduğunun tespitine, esasın kapatılmasına karar verilmiş, karar mirasçılar vekili tarafından istinaf edilmiştir. Somut olayda, miras bırakan Murat Kırımkanın, nüfus aile kayıt tablosundan ; İzmir ili, Konak ilçesi nüfusuna kayıtlı olduğu, yerleşim yeri adresinin bulunmadığı anlaşılmaktadır. " Kesin yetki " kuralı içeren Türk Medeni Kanunu'nun 596. maddesinde açıkça vasiyetnamenin miras bırakanın yerleşim yeri sulh hakimi tarafından açılacağı belirtilmiştir....
Tereke Hakimliğinin 2001/21-22 esas sayılı dosyası ile 02.05.2001 tarihinde açıldığını, murisin ölüme bağlı tasarrufla bir kısım davacılara ve davalılara mal bıraktığını, yapılan vasiyetnamenin şekil ve murisin tasarruf ehliyeti bakımından eksiklikler içerdiğini, anılan vasiyetnamenin murisin bizzat kendi arzusu ile yapılmadığını, üçüncü şahısların hileleri, korkutmaları ve yanıltmaları sonucu tanzim edildiğini, vasiyetname ile saklı paylarının zarar gördüğünü ileri sürerek vasiyetnamenin iptaline, olmazsa tenkise karar verilmesini istemiştir. Davalı ..., asıl davada davayı kabul ettiğini belirtmiştir. Birleşen davada davacı ..., mirasbırakan ...'ün ... 1. Noterliğinin 30.12.1998 tarih 22036 yevmiye numaralı vasiyetnamesini tanzim ettirdiğini, vasiyetnamenin ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki Vasiyetnamenin açılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, vasiyetnamenin açılıp okunduğunun tespitine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde Zülfiye Toslalı, ..., ..., ......
'in tek mirasçısı olan davacıyı mirasından mahrum kılacak şekilde davalılar (davacının kızları) lehine vasiyettte bulunmasının izah edilemeyeceğini, vasiyetnamenin düzenlendiği tarihte 79 yaşında olan murisin sağlığı ve akli melekelerinin yerinde olmadığı, ek beyan dilekçesi ile de vasiyetnamenin şekil şartlarına uygun olmadığı belirtilerek vasiyetnamenin iptalini talep etmiştir.Davalı vekili cevabında, davanın reddini dilemiştir.Mahkemece; Adli Tıp Kurumundan alınan rapora göre murisin fiil ehliyetine haiz olduğu ve bu haliyle murisin gerçek iradesini yansıttığı gerekçe gösterilerek, davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmektedir.Davaya konu vasiyetname, okuryazar olmayanlara ilişkin vasiyetname şeklinde düzenlenmiştir....
Somut olayda; davacılar asıl dava ile, vasiyetnamenin tenfizini talep etmekte, birleşen ve ayrılan davada ise vasiyetnamenin iptaline karar verilmesi talep edilmektedir. Vasiyetnamenin tenfizi davasında, davanın kabulüne karar verilebilmesi için, diğer şartların yanı sıra vasiyetnamenin ayakta kalıp kalmadığının belirlenmesi gerekir. Bu sebeple, dava konusu olan vasiyetnamenin bir iptal davasına konu olup olmadığının araştırılması gerekir. Dava konusu olan vasiyetname, bir iptal davasına konu olmuş ise, bu dava bekletici mesele yapılmalıdır. Vasiyetnamenin iptali davası sonucunda verilen hükmün kesinleşmesinin beklenilmesi ve ulaşılacak sonuç uyarınca bir karar verilmesi gerekir....
Somut olayda; vasiyet alacaklısı olan davacının, ölüme bağlı kazandırmayı öğrenmesi üzerine, diğer bir anlatımla dava hakkının doğmasıyla birlikte vasiyetnamenin yerine getirilmesi için işbu davayı açtığı, mirasbırakanın yasal mirasçıları olan davalıların da yerine getirilmesi istenilen vasiyetnamenin iptali istemi ile davacıya karşı dava açmış oldukları anlaşılmaktadır. Vasiyetnamenin iptali davası sonucunda verilecek hüküm, vasiyetnamenin yerine getirilmesine ilişkin bu davanın sonucunu etkileyecek niteliktedir. Buna göre mahkemece; yukarıda açıklanan ilkeler ışığında, aralarındaki bağlantı nedeniyle vasiyetnamenin iptali davasının sonucunda verilecek hükmün kesinleşmesinin bekletici sorun yapılması ve ulaşılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
Vasiyetnamenin iptali davasında öncelikle dava konusu vasiyetnamenin açılıp açılmadığı araştırılarak vasiyetnamenin açılmasına ilişkin kararın kesinleşme tarihli şerhini içerir onaylı sureti getirtilerek, dosya içine konulması gerekir. Yine vasiyetnamenin yerine getirilebilmesi (tenfizi) için de her şeyden önce vasiyetnamenin açıldığının ve iptali için yasada öngörülen sürenin geçtiğinin belirlenmesi gerekir. Somut olayda ise; Antalya 5.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2009/351E sayılı dava dosyası ile Antalya 3.Noterliğince tanzim edilen 25.06.1984 tarihli vasiyetname, 09.01.1989 tarihli bu vasiyetnameden rücu senedi, yine aynı noterlikçe düzenlenmiş 27.06.2003 tarihli vasiyetname ile, Antalya 2.Noterliğince tanzim edilen, 12.04.2005 tarihli bu vasiyetnameden rücu senedi açılıp okunmuş ise de hüküm taraflara tebliğ edilmemiş olup bu hali ile henüz derdest dava hükmündedir....
TMK'nun Velayet, Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 36 ve MK.537(TMK 597) md. uyarınca, adresi bilinen mirasçılar mahkemece uygun görülecek usul ile vasiyetnamenin açılacağı gün ve saat belirtilerek, davet olunur ve vasiyetnamenin örneği ilgililere tebliğ olunur. Somut olayda; Düzce Sulh Hukuk Mahkemesinin 07/06/2001 gün 2001/165 E. – 2001/691 K.sayılı kararı ile vasiyetnamenin açılıp okunmuş sayılmasına karar verilmiş ise de, 07/06/2001 günlü oturumda duruşma tutanağında da belirtildiği üzere mirasçılardan Pakize Eren'e vasiyetnamenin tebliğ edilmediği belirtilmiştir. Bu halde vasiyetnamenin usulünce açılıp okunmadığı ve vasiyetnamenin açılması dosyasının kesinleşmediği anlaşılmaktadır. Vasiyetnamenin tenfizi ve buna bağlı olarak tapu iptal ve tescil davası vasiyetnamenin açılıp okunduğu, itiraza uğramadan veya itiraz edilmiş ise itirazların reddedilmesi sonucunda kesinleştiğine dair bir tespit davasıdır. ( 3. Hukuk Dairesinin 2014/6665 E. - 2014/7406 K.)...