Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen vasiyetnamenin iptali davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacılar tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacılar vekili dilekçesinde; muris ........'ın ... ....Noterliğinin 07.05.2007 tarihli vasiyetnamesinin, yasal koşulları taşımadığını, vasiyetçinin gerçek iradesini yansıtmadığını ve o tarihte vasiyetçinin akli melekelerinin yerinde olmadığını ileri sürerek vasiyetnamenin iptalini aksi takdirde saklı paylar oranında vasiyetnamenin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2009/293 esas, 2012/1618 karar sayılı vasiyetnamenin açılması dosyasında, 17/07/2012 tarihli celsede ilgili tasarruftan haberdar olmasının ardından bir yıllık yasal süre içerisinde açmış olup, ilgili yasa hükmü doğrultusunda vasiyetnamenin iptali davası açılabilmesi için, vasiyetnamenin açılması dosyasının kesinleşmesinin beklenmesinin gerekli olmadığının açık olmasına göre direnme kararının yerinde ve doğru olduğu anlaşıldığından, işin esasının incelenmesine geçilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki vasiyetnamenin tenfizine davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; muris ...'un ... 1.Noterliğince düzenlenen 10.12.1993 tarih ve 41677 yevmiye nolu vasiyetnamesinin açılıp okunmasına karar verildiğini, kararın kesinleştiğini, yasal sürenin sona erdiğini ve ayrıca açılan vasiyetnamenin iptali davasının reddine karar verildiğini, verilen red kararının kesinleşmiş olduğunu, diğer mirasçılar tarafından vasiyetnamenin iptali ve benzeri hususlarda herhangi bir dava açılmadığını belirterek, vasiyetnamenin tenfizine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        Asliye Hukuk Mahkemesinde 2018/16 E. sayılı bir “tenkis” davası açtığını, huzurda görülen terditli davanın fer’i talebi de “tenkis” olduğundan aralarında derdestlik söz konusu olduğunu, dava şartı noksanlığı nedeni ile davanın reddi gerektiğini, el yazılı vasiyetnamenin ilk tenkis davasından sonra ortaya çıkmasının ikinci bir tenkis davası açılmasına neden olarak gösterilemeyeceğini beyanla; davacının vasiyetnamenin iptali talebinin esastan, kademeli tenkis talebinin ise HMK m. 114/ı ve 115’e göre dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, iptali istenen vasiyetnamenin murisin eli ürünü olduğunun Adli Tıp Raporu ile anlaşıldığı, el yazısı vasiyetnamenin TMK.nun 538.maddesinde ön görülen koşulları taşıdığı gerekçesi ile vasiyetnamenin iptali isteminin reddine, tenkis konusunda derdest dava bulunduğundan tenkis talebinin dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiştir....

        Bu hakkın yerine getirilmesi için; her şeyden önce TMK.nun 596. ve devamı maddeleri uyarınca vasiyetnamenin açıldığının ve iptali için yasada gösterilen sürenin geçtiğinin belirlenmesi gerekir. Davaya konu vasiyetname, açılması için gönderildiği Bafra Sulh Hukuk Mahkemesince 2010/..... Esasına kaydedilmiş ve 18.05.2010 tarihli celsede vasiyetçinin tek yasal mirasçısı olan davalıya okunmak suretiyle açılmıştır. Bu husus, davacıların da kabulünde olduğuna göre, vasiyetnamenin yerine getirilmesi için gerekli olan vasiyetnamenin açılmasına ilişkin şartın gerçekleştiği ortadadır. Diğer taraftan, vasiyetnamenin davalıya okunduğu tarih ile iş bu dava tarihi arasında TMK.nun 559.maddesinde iptal için öngörülen süre dolduğu gibi, davalı taraf vasiyetnamenin iptaline yönelik dava açıldığını da ileri sürmemiştir....

          Vasiyetnameye ve davaya konu taşınmazın intikal işleminin yapıldığı,vasiyetnamenin tenfizi ve vasiyetnamenin iptali ve tenkis davasının açıldığı tarih itibariyle muris adına kayıtlı taşınmaz bulunmadığından, gerçekleşen bu durum karşısında vasiyetnamenin tenfizi talep edilmesi mümkün olmayacağından, ( Yargıtay 3.Hukuk Dairesinin 2015/4117 Esas, 2015/16218 Kararı, Yargıtay 3.Hukuk Dairesinin 2016/19547 Esas, 2018/5777 Kararı,) vasiyetnamenin iptalinin talep edilmesinde de hukuki yarar bulunmadığından hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmesi gerekmiş aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur....

            Davalılar; dava konusu vasiyetnamenin açılması dosyasında vasiyetnameyi kabul etmediklerini, dava açacaklarını beyan ettiklerini, vasiyetnameden rücu edildiğini savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece; vasiyetnamenin yerine getirilebilmesi (tenfizi) için de her şeyden önce vasiyetnamenin açıldığının ve iptali için yasada öngörülen sürenin geçtiğinin belirlenmesi gerektiği, vasiyetnamenin açılmasına ilişkin ... 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/242 esas 2015/293 karar sayılı dosyasının henüz kesinleşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, murise ait resmi vasiyetnamenin tenfizi istemine ilişkindir. Vasiyetnamenin tenfizi davasında, davanın kabulüne karar verilebilmesi için, diğer şartların yanı sıra vasiyetnamenin ayakta kalıp kalmadığının belirlenmesi gerekir....

              önlenmesi davasında delil olarak ibraz edilmesiyle vasiyetnamenin geçerliğini yitirdiğini belirterek, her iki taşınmaz yönünden vasiyetnamenin iptaline karar verilmesini, mümkün olmadığı takdirde saklı hisseler yönünden tenkise karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir....

                Boğazlıyan Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2019/17 Esas, 2019/89 sayılı kararı ile vasiyetnamenin açılıp okunduğu ve vasiyetnamenin açılıp okunduğunun tüm mirasçılara tebliğ edilmiş olduğu, davacılar tarafından vasiyetnamenin iptali davasının 4721 sayılı TMK'nın 559. maddesi uyarınca süresi içerisinde açılmış olduğu görülmüştür. TMK’nın 557. maddesinde vasiyetnamenin iptali sebepleri sınırlı olarak sayılmış olup, bunlar; 1- Ehliyetsizlik, 2- Vasiyetnamenin yanılma, aldatma, korkutma veya zorlama sonucunda yapılmış olması, 3- Tasarrufun içeriğinin bağlandığı koşullar veya yüklemelerin hukuka veya ahlâka aykırı olması, 4- Tasarrufun kanunda öngörülen şekillere uyulmadan yapılmış olması hâlleridir. TMK'nın 557. maddesinde sayılan sebeplerin bulunması halinde vasiyetnamenin iptali gerekir. Bu sebepler dışında kalan durumlara dayanılarak ölüme bağlı tasarrufun iptali istenilemez....

                Bu tesbit başlı başına aynı bir hakkın geçirimini sağlamaz.Kendisine belirli bir mal vasiyet edilen kimsenin bu vasiyeti yerine getirmekle yükümlü olan varsa ona, yoksa yasal ve seçilmiş mirasçılara karşı açacağı istihkak davası ile malın kendisine teslimini istemesi gerekir (TMK.md.600).Vasiyetnamenin yerine getirilebilmesi için herşeyden önce vasiyetnamenin usulüne uygun açılıp okunduğunun ve iptali için yasada öngörülen sürenin geçtiğinin belirlenmesi gerekir.TMK'nın 596.maddesinde vasiyetnamenin mirasbırakanın yerleşim yeri sulh hakimi tarafından açılıp, ilgililere okunacağı, 597.maddesinde de, mirasta hak sahibi olanların herbirine gideri terekeye ait olmak üzere vasiyetnamenin kendilerine ilişkin kısımlarının onaylı bir örneğinin tebliğ edileceği hükme bağlanmıştır....

                  UYAP Entegrasyonu