Dava konusu vasiyetnamenin TMK.nun 557.maddesindeki iptal sebeplerinden hiç birini taşımadığı anlaşıldığından, mahkemece; vasiyetnamenin iptali talebinin reddine ilişkin kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, davacılar yargılama sırasında 22.11.2012 tarihli ve sonraki dilekçeler ile tenkis talebinde bulunmuşlardır. Tenkis iddiası TMK.nun 571/3.maddesi gereğince def’i yoluyla her zaman ileri sürülebilir. Tenkis def’i, zamanaşımı sürelerine bağlı olmaksızın her zaman ileri sürülebilir (16.Hukuk Dairesi 26.03.2010 tarih, ....., 2.Hukuk Dairesi 14.01.2008 tarih, ....sayılı kararları). Bu durumda, mahkemece; davacıların tenkis talepleri ile ilgili olarak inceleme yapılarak, oluşacak sonucu göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki vasiyetnamenin iptali olmadığı takdirde tenkis davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davalı vekili tarafından istenilmekle, daha önceden belirlenen 23.05.2017 duruşma günü için tebligat üzerine temyiz eden davalı ile aleyhine temyiz olunan davacılar adına gelen olmadı....
ın vasiyetnamenin düzenlendiği 09.03.2011 tarihinde fiil ehliyetine haiz olduğu tespit edildiğinden vasiyetnamenin iptali talebinin reddine, davacı tarafça saklı payının ihlal edildiği bildirildiğinden tenkis hesabı yaptırılarak her bir davacı yönünden 17.443,54’er TL tenkis alacağının davalıdan alınarak davacılara ödenmesine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B....
S.. vekili cevap dilekçesinde; vasiyetnamenin şekil koşullarına uygun düzenlenmemesi ve düzenlenme tarihinde murisin fiil ehliyetine sahip olmaması nedeniyle iptalini, olmadığı takdirde tenkisini defi olarak ileri sürmüştür. Diğer davalılar, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece; davaya konu vasiyetnamenin taraflarca itiraza uğramadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile vasiyetnamenin tenfizine, vasiyetnameye konu taşınmazın muris adına olan tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. 4722 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanun'un 17. maddesi uyarınca; mirasçılık ve mirasın geçişi, mirasbırakanın ölümü tarihinde yürürlükte olan hükümlere göre belirlenir. Dava, 22.01.2004 tarihinde ölen murise ait belirli mal vasiyetinin yerine getirilmesi istemine ilişkindir(TMK. md. 600)....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki vasiyetnamenin iptali olmassa tenkis davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, vasiyetnamenin iptali talebinin kabulüne tenkis talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalılar tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; ... ili ... Mahallesi 316 ada 25 pafta 196 parsel sayılı taşınmazdaki bodrum katındaki 1 nolu mesken'in muris/annesi ... adına kayıtlı olduğunu, murisin bu taşınmazı ......
İli Merkez İlçesi sınırları dahilinde bulunan gayrimenkullerindeki tüm hak ve hisselerinin yarısını yasal mirasçılarına, diğer yarısını ise kendisine vasiyet ettiğini; mirasbırakanın 10/01/2014 tarihinde vefat ettiğini, vasiyetnamenin açılıp okunarak kesinleştiğini ileri sürerek; vasiyetnamenin tenfizini talep etmiştir. Davalı ...; muris muvazaasına dayalı olarak tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde tenkis istemiyle ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde açmış olduğu 2014/40 E. sayılı davanın eldeki dava için bekletici mesele yapılması gerektiğini, vasiyetnamenin ehliyetsizlik nedeniyle geçersiz olduğunu, saklı payına müdahale edildiğini savunarak; davanın reddini istemiştir. Diğer davalılar; davaya cevap vermemiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun (2797 sayılı Kanun) 40 ıncı ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18 inci maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; asıl dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, vasiyetnamenin iptali olmadığı takdirde vasiyetnamenin tasarruf nisabını aşan kısım yönünden tenkisi, karşı davada ise tenkis istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 25.01.2023 tarihli ve 2023/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay (7). Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 60 ıncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. KARAR Açıklanan sebeple; Dosyanın YARGITAY (7). HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, 30.03.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
Mahkemece, yapılan yargılama neticesinde vasiyetnamenin iptali şartlarının mevcut olmadığı ve alınan bilirkişi raporlarına göre de saklı paya tecavüz olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ve istinaf talebide Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 1.Hukuk Dairesince esastan reddedilmiştir. Dava, vasiyetnamenin şekil şartlarına uygun olarak yapılmaması nedeniyle iptali ve tenkis istemine ilişkindir. Dairemizce de benimsenen yerel mahkeme ve Bölge Adliye Mahkemesi kararında: Vasiyetname düzenlenmesine noter başkâtibi ... tarafından başlandıktan sonra onun tarafından sonlandırıldığı, vasiyetname metnine dahil olmamakla birlikte vasiyetnamenin başlık kısımlarında "......
un 2005 yılında vefat ettiğini, geriye mirasçı olarak davacı ve çocukları olan davalıları bıraktığını, müteveffanın 09.01.1996 tarihinde düzenlediği vasiyetname ile bazı mallarını davalılara vasiyet ettiğini, müteveffanın vasiyeti düzenlediği tarihte eylem ehliyeti bulunmadığını, vasiyetnamenin irade fesadı altında yapıldığını ve şekil eksikliği bulunduğunu iddia ederek vasiyetnamenin iptalini, sonradan verdiği dilekçe ile de vasiyetnamenin iptali talebi kabul edilmediği takdirde tenkisine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili dilekçesi ile; vasiyetnameye konu taşınmazların müteveffanın tüm malvarlığını teşkil etmediğini, davacının mahfuz hissesine tecavüz olmadığını, vasiyetnamenin düzenlendiği sırada müteveffanın tasarruf ehliyeti bulunduğunu, herhangi bir baskı altında olmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir....
HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : VASİYETNAMENİN İPTALİ - ÖLÜNCEYE KADAR BAKMA AKDİNİN İPTALİ - TENKİS Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, mirasbırakan ...’nın maliki olduğu 141 ada 6 parsel sayılı taşınmazını 16.03.2010 tarihinde noterde düzenlenen vasiyetname ile davalılara vasiyet ettiğini, vasiyetname tarihinde murisin hukuki işlem ehliyetinin bulunmadığı gibi baskı ve zorlama ile vasiyetnamenin yaptırıldığını ileri sürerek, vasiyetnamenin iptaline, olmadığı takdirde tenkise, ıslahla taşınmazın ölünceye kadar bakma akdi ile davalılara temlik edildiğini, mirasbırakanın baskı ve zorlama ile iradesinin fesada uğratıldığını, murisin bakım ihtiyacı bulunmadığı gibi davalıların da bakım borcunu yerine getirmediklerini ileri sürülerek, ölünceye kadar bakım akdinin iptali ve tenkise karar verilmesini istemişlerdir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davanın reddine ilişkin verilen karara karşı davacılar vekilinin istinaf başvurusu üzerine ......