Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar ..., İsmigül Köprülü, ... vekili tarafından, davalılar ... ve ... aleyhine 14/11/2011 tarihinde verilen dilekçeyle vasiyetnamenin ehliyetsizlik nedeni ile iptali terditli tenkis; birleştirilen dava davacıları ..., İsmigül Köprülü, ... vekili tarafından, birleştirilen davalılar ..., ..., ... aleyhine 14/11/2011 gününde verilen dilekçeyle tapudaki bağış işleminin ehliyetsizlik nedeniyle iptali, tapudaki satış işleminin muvazaa nedeniyle iptali terditli tapudaki bağış işleminin muris muvazaası nedeniyle iptali, tapudaki satış işleminin muvazaa nedeniyle iptali terditli tenkis; birleştirilen davada davacısı ... vekili tarafından birleştirilen davada davalılar ... ve ... aleyhine 15/11/2011 gününde verilen dilekçe ile vasiyetnamenin ehliyetsizlik nedeniyle iptali terditli tenkis; birleştirilen davada davacı ... vekili tarafından, birleştirilen davada davalı ... aleyhine 17/02/2011 gününde verilen dilekçe ile vasiyetnamenin ehliyetsizlik nedeniyle iptali terditli...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL, BEDEL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil olmazsa bedel davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar taraf vekillerince yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'nün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, ehliyetsizlik ve muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa bedel isteğine ilişkindir. Davacılar, mirasbırakan ...'in maliki olduğu 1489 parsel sayılı taşınmazı torunu davalıya devrettiğini, taşınmazın hukuki işlem ehliyeti ve satış yapma iradesi olmayan mirasbırakandan zorla alındığını, aksi düşünüldüğünde mal kaçırmak amacıyla satış göstermek suretiyle muvazaalı işlem yapıldığını ileri sürerek miras payları oranında iptal-tescile, olmazsa bedele karar verilmesini istemişlerdir....
in tapu ile . maliki bulunduğu taşınmazdaki hak ve hissesinin tamamını 13.04.1999 tarihli vasiyetname ile davalıya bağışladığını, vasiyetnamenin düzenlendiği tarihte murisin temyiz kudretini haiz olmadığını, heyet raporu alınması gerekirken sadece bir doktor tarafından düzenlenen raporla işlem yapıldığını, davalının kendisi ile evlenmeyeceği yönünde baskı kurduğunu, düzenlenen vasiyetname ile saklı paylarının ihlal edildiğini ileri sürerek, vasiyetnamenin iptaline ve tenkise karar verilmesini istemişlerdir. Davalı,yersiz olan davanın reddini dilemiştir. Mahkemece; BK.nun 31.maddesi (irade sakatlığı) koşullarının oluşmadığı, korkutma, aldatma ve yanıltma olmadığı, özellikle murisin saklı payları zedeleme kasdının bulunmadığı, asıl amacının ölünceye kadar bakma şartıyla taşınmazı eşine devretme iradesini taşıdığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmiştir....
Davalılar, vasiyetnamenin davacıya 28.02.2008 tarihinde okunduğunu, bu davanın ise bir yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra 01.02.2010 tarihinde açıldığını belirterek davanın öncelikle zamanaşımı nedeniyle olmadığı takdirde esastan reddini savunmuş, mahkemece, davanın zamanaşımı nedeniyle reddi cihetine gidilmiş, hüküm, süresinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, ehliyetsizlik hukuki sebebine dayanarak vasiyetnamenin iptalini istemiştir. Türk Medeni Kanunu'nun 559.maddesine göre vasiyetnamenin iptali davasında 1 yıllık hak düşürücü süre davacının tasarrufu, iptal sebebini ve kendisinin hak sahibi olduğunu öğrendiği tarihten başlar. İptal davasının incelenebilmesi için öncelikle dava konusu vasiyetnamenin açılıp açılmadığı konusunda araştırma yapılmalıdır. Vasiyetnamenin açılıp okunduğunun tesbit edilmesinin amacı, mirasçıları ve lehine kazandırma yapılan kişileri bilgilendirme ve yasal haklarını kullanmayı temine yönelik bir işlemdir....
Dava, vasiyetnamenin iptali isteğine ilişkindir. Dosya arasında mevcut mirasçılık belgelerine göre, miras bırakan T11 22/11/2017 tarihinde ölümüyle, geriye mirasçılar olarak davacılar, davalı ve dava dışı mirasçıyı bırakmıştır. Murisin Beyoğlu 16. Noterliği'nin 18/02/2014 tarih ve 3522 yevmiyesiyle davalı lehine vasiyetname tanzim ettiği, vasiyetnamenin İstanbul 11.Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2017/1222Esas, 2018/766 Karar sayılı dosyası ile açılıp okunduğunun tespitine karar verildiği, kararda kesinleşme şerhinin olmadığı, eldeki davanın yasal süresinde açıldığı anlaşılmaktadır. Davacı taraf, ehliyetsizlik, şekil noksanlığı, irade fesadı hukuksal nedenlerine dayalı vasiyetnamenin iptali isteğinde bulunmuştur. Bilindiği üzere, TMK.nun 557. maddesinde vasiyetnamenin iptali sebepleri sınırlı olarak sayılmıştır....
Somut olayda, davacı taraf, murisin vasiyetnamenin düzenlendiği tarihde, fiil ehliyetine haiz bulunmadığını belirterek, vasiyetnamenin ehliyetsizliğe dayalı olarak iptalini talep etmektedir. Fiil ehliyeti yokluğu; yaş küçüklüğü, akıl hastalığı, akıl zayıflığı, sarhoşluk gibi salt biyolojik nedenlere değil, aynı zamanda bilinç, idrak, irade gibi psikolojik unsurlara da bağlı olduğundan, akıl hastalığı, akıl zayıflığı gibi biyolojik ve buna bağlı psikolojik nedenlerin belirlenmesi, çok zaman hâkimlik mesleğinin dışında özel ve teknik bilgi gerektirmektedir. Hele fiil ehliyetinin nisbi bir kavram olması, kişiye, eylem ve işleme göre değişmesi bu yönde en yetkili sağlık kuruluşu olan... Kurumundan rapor alınmasını da zorunlu kılmaktadır. Esasen TMK. nun 409/2. maddesinde de, akıl hastalığı veya akıl zayıflığının bilirkişi raporu ile belirleneceği hüküm altına alınmıştır....
Davalılar vekili cevap dilekçesinde; davacıların murisin sağlığında murisle ilgilenmediklerini, görüşmediklerini, murisin irade sakatlığı ile vasiyetnameyi düzenlemiş olsaydı vasiyetnamenin düzenleme tarihinden itibaren 1 yıl içerisinde iptal davası açması gerektiğini, ne var ki vasiyetnamenin düzenleme tarihinin 2005 olduğu ve murisin ölümü olan 2015 yılına kadar vasiyetnameden dönmediğini, davanın öncelikle zamanaşımı nedeniyle reddinin gerektiğini, iptali istenen vasiyetnamenin noter önünde yapıldığını, şekil şartına uygun olarak düzenlendiğini, murisin vasiyetnameyi özgür iradesi ile düzenlediğinden bahisle davanın reddini istemiştir. 2....
Somut olayda, iddiaların ileri sürülüş biçimi ve tüm dosya içeriğine göre; dava, hukuki ehliyetsizlik ve irade fesadına dayalı vasiyetnamenin iptali, olmazsa tenkis, bunun da mümkün olmaması halinde tazminat isteğine ilişkindir. Her ne kadar mahkemece, davacı tarafın 17.04.2015 tarihli dilekçesi ıslah dilekçesi olarak kabul edilmiş ise de, anılan dilekçenin davayı aydınlatıcı mahiyette ibraz edildiği, dava dilekçesi ile birlikte değerlendirildiğinde dayanılan maddi vakıalar ile netice-i talebi açıkladığı, davacının iddiasını değiştirmediği ya da genişletmediği tespit edilmiştir. Davanın yukarıda açıklanan mahiyeti itibariyle davacının dava açmakta hukuki menfaatinin bulunduğu ortadadır. Hal böyle olunca, taraf delillerinin usulüne uygun toplanması ile hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir....
u mirasından mahrum etmek için yaptığı vasiyetnamenin geçerli olmaması nedeniyle iptalinin gerektiğini, aksi halde ise tenkisine karar verilmesini istemişlerdir.Birleşen 2002/1232 Esas sayılı davada davacı ..., mirasbırakan ... tarafından düzenlenen vasiyetnamenin saklı payını zedelediğini ileri sürerek; vasiyetnamenin tenkisini talep etmiştir.Mahkemece; vasiyetnamenin iptali istemli davaların kabulüne, konusu kalmayan tenkis isteminin reddine dair verilen 07/12/2006 tarihli hüküm, davalı tarafın temyizi üzerine Yargıtay 2....
Bilahare dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Dava, vasiyetnamenin iptali isteğine ilişkindir. Davacı; mirasbırakan ...’un İstanbul 2. Noterliğince tanzim edilen 28/03/1980 tarihli ve 9050 yevmiye nolu vasiyetnamesi ile tüm mal varlığını kurumlarına vasiyet ettiğini, akabinde mirasbırakanın 83 yaşında iken, İstanbul 13. Noterliğince düzenlenen 05/03/2003 tarihli ve 3808 yevmiye nolu vasiyetnamesi ile bu kez tüm mal varlığını davalıya bıraktığını öğrendiğini, 05/03/2003 tarihli vasiyetnamenin ehliyetsizlik ve irade sakatlığı nedenleriyle geçersiz olduğunu ileri sürerek; vasiyetnamenin iptalini talep etmiştir. Davalı; miras bırakana kendisi tarafından bakıldığını, fiil ehliyeti yerinde olan mirasbırakanın kendi arzusuyla yapmış olduğu 05/03/2003 tarihli vasiyetnamesi ile önceki vasiyetinden döndüğünü savunarak, davanın reddini istemiştir....