Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, vasi atanması istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacılar ...ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Davada, davacılar... ve.... tarafından dedeleri ...'e vasi atanması talep edilmiştir. Bu dava ile birleştirilen 2014/212-285 sayılı davada ise, ... kızı ... tarafından babasına vasi atanması istenilmiş olup, mahkemece asıl davada ...'in kısıtlanmasına karar verilerek ...'ın vasi olarak tayinine, 2014/212-285 sayılı dava yönünden ise vasi atanmış olması nedeni ile karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....

    Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 4721 sayılı TMK'nın 407. maddesi uyarınca hükümlüye vasi tayini istemine ilişkindir. ....... Sulh Hukuk Mahkemesince, kendisine vasi atanması istenen şahsın nüfus kayıtlarına göre yerleşim yerinin "..... Mahallesi, Avcı Sokak, No:..., İçkapı No:... .....-......." olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. ..... Sulh Hukuk Mahkemesi ise, kendisine vasi atanması istenen şahsın vasi tayin dilekçesine göre fiilen oturduğu yerin “........ Mahallesi, ............ Sokak, No:../... ...../.......” olduğunu belirterek yetkisizlik yönünde hüküm kurmuştur. Türk Medenî Kanununun 411. maddesine göre, “Vesayet işlerinde yetki, küçüğün veya kısıtlının yerleşim yerindeki vesayet dairelerine aittir.“ Diğer taraftan, yine TMK'nun 22....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili dava dilekçesinde, yasal danışman atanmasını istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm müdahil tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Türk Medeni Kanununun 431. maddesi uyarınca, vasinin atanması usulüne ilişkin kurallar, yasal danışman atanmasında da uygulanır. Türk Medeni Kanunu'nun 422. maddesi gereğince, vasinin sıfatına karşı yapılan itirazlar veya vasinin ileri sürdüğü kaçınma sebepleri (özürleri) hakkındaki hükümlerin, yasal danışmanın sıfatına yapılan itiraz veya yasal danışmanın kaçınma taleplerine de uygulanması gerektiğinden, yasal danışmanın şahsına itiraza yönelik talebi inceleme görevi, öncelikle vesayet makamı olan sulh mahkemesine, onun kabul etmemesi halinde ise denetim makamı olan asliye mahkemesine aittir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, kısıtlı adayına yasal danışman atanmasına karar verilmiştir. Vasi adayı olarak görevlendirilen Av....'ın ücret talebine ilişkin istemi de Mahkemece 30.07.2015 günlü ek kararla reddedilmiş olup, hükmün davacı vekili tarafından duruşma istemli olarak ek kararında vasi adayı Av. ... tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine duruşma istemi gider olmadığından reddedilmiş olmakla, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Yasal Danışman Atanması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davalıya mahkeme kararı ve davacının temyiz dilekçesi tebliğ edilememiştir. Karar ve temyiz dilekçesinin davalıya usulüne uygun tebliği sağlandıktan sonra dosyanın gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine İADESİNE, oybirliğiyle karar verildi. 22.11.2007 (Prş.)...

            GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Vasi adayı vekili dava dilekçesinde özetle; vasi adayının kısıtlı adayının kardeşi olduğunu, kısıtlı adayının konuşma ve işitme engelli olup kendi işlerini tam anlamıyla göremediğini, bahis oynadığını, çeşitli mağazalara borçlandığını, telefon faturalarını dahi ödemediğini, kısıtlı adayının savurgan davranışları, sürekli borçlanarak aile üyelerine zarar vermesi, kendisi idare edememesi sebepleriyle kısıtlanarak kendisine vasi tayin edilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda;Toplanan tüm bu delillere, sağlık kurulu raporuna, nüfus kayıtlarına, kolluk araştırmasına ve tüm dosya kapsamı doğrultusunda gelen sağlık kurulu raporunda kısıtlı adayına vasi tayininin uygun olmadığı anlaşılmış olmakla davanın reddine, karar verilmiştir....

            -KARAR- Temyiz incelemesine esas olmak üzere; Davalı mirasçısı ...’in 07.09.2014 tarihinde öldüğü, mirasçı olarak 2004 doğumlu ... ile 1998 doğumlu ...’in kaldığı, babalarının da ölmüş olduğu nüfus kayıtlarından anlaşılmakla, davalı mirasçısı ...’a vasi atanıp atanmadığının araştırılması, vasi atanmış vasiye; vasi atanmamış ise Hukuk Muhakemeleri Kanununun 56.maddesi uyarınca vasi atanması için mahkemece ihbarda bulunulması, vasi atanması halinde ise gerekçeli karar ve temyiz dilekçesinin vasiye tebliğ edilmesi, diğer mirasçı 1998 doğumlu ...’in ergin olduğu anlaşıldığından gerekçeli karar ve temyiz dilekçesinin bizzat kendisine veya temsile yetkili bir vekili varsa o vekile usulüne uygun şekilde tebliğ ile temyiz süresinin beklenmesi, ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için, dosyanın mahkemesine, GERİ ÇEVRİLMESİNE, 03.04.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              TMK'nun 429. maddesinde kısıtlanması için yeterli sebep bulunmamakla beraber korunması bakımından fiil ehliyetinin sınırlanması gerekli görülen ergin kişiye bir yasal danışman atanacağı; 431. maddesinde ise, "Vasinin atanması usulüne ilişkin kuralların kayyım ve yasal danışman atanmasında da uygulanacağı." hükümleri yer almaktadır....

              Yukarıda da belirtildiği üzere, dosya içinde davalıya ait birden fazla hastane raporu bulunduğu, hastane raporları arasında çelişki olduğu, Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi'nin 12/02/2020 tarihli raporunda davalıya TMK 429 maddesi gereğince yasal danışman atanması gerektiği bildirilmesine rağmen Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından Konya Numune Hastanesi'nden alınan 02/03/2021 tarihli raporda davalıya TMK 405 maddesi gereğince vasi tayini gerektiğinin bildirildiği, vasi ve yasal danışmanın hukuki sonuçlarının birbirinden farklı olduğu gibi asliye ceza dosyası kapsamında alınan Konya Eğitim Araştırma Hastanesi'nin 22/03/2019 tarihli raporunda davalının akıl hastası olmadığının tespit edildiği, mahkemece bu raporlar arasında çelişki giderilmeden ve mehir senedi tarihi ile davalının fiil ehliyeti konusundaki mevcut durumu tespit edilmeden karar verilmesi hatalı olmuştur....

              DELİLLER : Yazılı beyanlar, sağlık kurulu raporu, tapu kayıtları ve tüm dosya Dava, kısıtlanma-vasi atanması talebine ilişkindir. İstinaf incelemesi HMK 355. Madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen de kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmış olup, Davacı eşi T1 yaşlılığı, demans hastası olması ve kötü yönetimden dolayı kısıtlanmasını talep etmiştir. İlk derece mahkemesince talebin reddine karar verilmiş bu karar karşı vasi adayı tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Türk Medeni Kanunu 405. maddesine göre; akıl hastalığı veya akıl zayıflığı sebebiyle işlerini göremeyen veya korunması ve bakımı için kendisine sürekli yardım gereken ya da başkalarının güvenliğini tehlikeye sokan her ergin kısıtlanır. Türk Medeni Kanunu 406....

              UYAP Entegrasyonu