Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Galle Fazlasına Müstehak Vakıf Evladı Tespiti İstemli KARAR 1-a)Vakfın galle fazlası almaya veya sadece vakıf evladı olduğuna dair kesinleşmiş mahkeme kararı alan evlat listesi ile dayanakları belgelerini b)Vakıfta mütevellilik yapmış kişilerin açık kimlik bilgilerinin, c) Dava konusu vakfın dosya kapsamındaki vakfiyesine göre kuruluş tarihinin 5 Muharrem 1335 H. (1 Kasım 1916 M.) olduğu, davacıların ise vakıfta mütevellilik yaptığını ileri sürdükleri Hacı ... 1916 yılında öldüğü, bu durumun çelişki oluşturduğu anlaşılmakla, vakfın kuruluş tarihinin Vakıflar Genel Müdürlüğü'nden, 2-a) ... . Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 1994/557 esas 1996/1029 karar sayılı, b) Hükme esas alınan bilirkişi raporunda değerlendirilen ... ....

    Bu Kanunun yürürlüğe girmesinden önce mazbut vakıflar arasına alınan vakıflarla, bu Kanuna göre mazbut vakıflar arasına alınan vakıflara bir daha yönetici seçimi ve ataması yapılamaz.İlgililerin vakfiye şartlarına göre intifa hakları saklıdır.İntifa haklarına ilişkin talepler galle fazlası almaya hak kazanıldığını gösteren mahkeme kararının kesinleştiği tarihten itibaren beş yıl geçmekle düşer. Mazbut vakıflarda intifa hakları, galle fazlası almaya hak kazanıldığını gösteren mahkeme kararının kesinleştiği tarihten itibaren, vakfın son beş yıl içindeki malvarlığı, gelirleri ve giderleri ile sınırlı olmak ve galle fazlasının mevcudiyeti şartıyla Genel Müdürlükçe belirlenir.”...

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, galle fazlasına müstahak vakıf evladı olduğunun tespiti istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Davaya konu vakfın (1163 tarihli Katipzade ... ...); mülhak bir vakıf olup olmadığı, mülhak ise mütevellisi bulunup bulunmadığı veya emaneten yönetilip yönetilmediği konularında alınacak yazı cevabının ve vakıftan galle alan evlat listeleri ile dayanakları evrakın ve ilgili vakfın vakfiyesinin onaylı bir örneğinin Vakıflar Genel Müdürlüğünden getirtilip bu dosya içerisine konulmasından sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere iadesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 12.12.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Dosyada bulunan dava konusu vakfın 1252 ve 1253 tarihli vakfiyelerinin zeyl vakfiye olup vakfedilenlerin ilk kurulan 1248 tarihli vakfa zam ve ilhak edildiği, o vakfiyedeki şart ve kayıtların geçerli olduğunun belirtildiği, ilk kurulan 12 Rebiülevvel 1248 tarihli vakfa ait vakfiyede ise galle fazlasının evlada bırakılmadığı, sadece elde edilecek gelirin vakfedenin belirlediği çeşmenin çalışır vaziyette tutulmasına, eş ve çocukları ile evine gidip gelen misafirlerin yemek ihtiyaçlarının karşılanmasına özgülendiği anlaşıldığından, davacıların galle fazlasına ilişkin davalarının reddine karar verilmesi gerekirken hüküm kurulmasına yeterli bulunmayan bilirkişi raporu esas alınarak, davacıların vakfın galle fazlasına müstehik vakfı evladı olduklarının tespitine karar verilmesi doğru görülmemiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, galle fazlasına müstahak vakıf evladı olduklarının tespiti istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Bir kimsenin vakfın gallesine hak kazanabilmesi için öncelikle o vakfın kurucusu ile aralarında soybağının ispatlanması sonra da vakfiyede öngörülen şartların gerçekleşmesi gerekir. Dava konusu....Vakfı'na ait 1323 H. tarihli vakfiyede, galle fazlasının batın şartı ile vakıf evlatlarına bırakıldığı ve davacılardan önceki batında sağ vakıf evladı bulunduğu anlaşıldığından mahkemece davacı tarafın galle fazlası yönünden taleplerinin reddinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

            konu vakfın galle fazlasına müstehak evladı olduklarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            Vakıflar Yönetmeliğinin 53/2 maddesinde, vakıf için belirlenen gelir fazlası (intifa hakları) vakfiye şartı gereği vakıf evladı veya ilgilisi olduğunu ve galleye hak kazandığını kesinleşen mahkeme kararıyla ispat edenler ile onların evladına vakıf mazbut ise ... mülhak ise mütevellisi tarafından ödeneceği öngörülmüştür. Davacının böyle bir davayı açabilmesi için galle almaya hak kazanmış vakıf evladı olduğunu kesinleşmiş bir mahkeme kararı ile tespit ettirmesi gerekirken, yukarıda açıklandığı gibi bu ön şart gerçekleşmediği gibi dava konusu vakfın 1006 tarihli vakfiyesine göre, gallenin vakfedenin evladından sonra gelen evlada bırakılmadığı da dikkate alınarak, davanın bu gerekçeyle reddi yerine yazılı gerekçeyle reddine karar verilmesi doğru değil ise de, sonucu itibariyle doğru olan kararının gerekçe değiştirilerek ONANMASINA, 27.10.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 01.11.1994 gün ve 1994/509-786 sayılı kararının 18.04.1995 tarihinde kesinleşip davacılar tarafından süresinde infaz için davalı kuruma müracaat edildiğinden; ikinci fıkrada ise mazbut vakıflarda intifa haklarının galle fazlası almaya hak kazanıldığını gösteren mahkeme kararının kesinleştiği tarihten itibaren, vakfın son beş yıl içindeki malvarlığı, gelirleri ve giderleri ile sınırlı olmak ve galle fazlasının mevcudiyeti şartıyla Genel Müdürlükçe belirleneceği hükme bağlanmış olup, yukarıda da açıklandığı gibi davacıların taleplerinin galle almaya hak kazandıkları mahkeme kararının kesinleştiği 18.04.1995 tarihinden sonraki 1995-2009 yıllarında eksik ödenen galle ile ilgili olduğu, kararın kesinleşme tarihinden önceki dönemleri kapsamadığı anlaşıldığından; 6111 sayılı Kanunun 208. maddesi ile 5737 sayılı Kanunun 7. maddesine eklenen iki fıkranın da somut olayda uygulama imkanı bulunmamaktadır....

                Genel Müdürlüğü tarafından yönetilen dava konusu mazbut vakfın bir kısım taşınmazlarından kamulaştırma, taviz bedeli, satış vs. gibi çeşitli şekillerde elde edilen gelirlerinin davalıca açıklanmadığını, bazı taşınmazları kendi adına tescil ettirdiğini, bir kısım taşınmazlara ise gerekli takip yapılmadığından dava dışı kişi ve kurumlarca sahiplenilip el konulduğunu, vakfa ait hisse senetleri temettülerinin ödenmediğini, bu yüzden vakfın gelirlerinin hesaplanmasında hatalar yapılarak kendilerine olması gerekenden az galle ödemesi yapıldığını ileri sürerek eksik ödenen galle alacağının tahsili için eldeki davanın 19.10.2006 tarihinde açıldığı, birleşen davanın ise, davacılar.....ve diğerleri tarafından aynı sebeplerle eksik ödenen galle alacağı olarak 20.000 TL nin davalıdan tahsili için 06.05.2010 tarihinde açıldığı, mahkemece 6111 sayılı Yasa hükümleri dikkate alınmadan davanın kabulüne, birleşen davanın ise kısmen kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır. 25.02.2011 tarihinde...

                  nın kardeşlerinin aynı vakfın galle fazlasına müstehak vakıf evladı olduklarının tespitine karar verildiği böylece davacının da galle fazlasına müstehak vakıf evladı olma şartlarını taşıdığı anlaşıldığından; davacının da galle fazlasına müstehak vakıf evladı olduğunun tespitine karar verilmesi gerekirken yerinde olmayan gerekçe ile bu istemin de reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nın 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 22.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu