"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 29.08.2008 gününde verilen dilekçeler ile tapu kayıtlarında vakıf şerhinin terkini ile ödenmesi gereken taviz bedeli bulunmadığının tespiti istenmesi üzerine bozmaya uyularak yapılan duruşma sonunda; asıl davada ve birleşen davada davalı ... husumet nedeniyle reddine, davalı ... aleyhindeki davanın kabulüne dair verilen 13.10.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ......
Vakfı şerhi bulunması nedeniyle davalı lehine taviz bedeli ödenmesine karar verildiğini, dava konusu ... Vakfının gayri sahih vakıf olduğu, taviz bedeline tabi olmadığını ileri sürerek; taviz bedeli ödemekle yükümlü ve borçlu olmadıklarının tespiti ile fazlaya ilişkin hakların saklı kalması kaydıyla, şimdilik 15,000 TL’nin yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak miras payları oranında davacılara ödenmesini talep etmişlerdir. Davalı, şüyulandırma öncesi taşınmazda yer alan ... Vakfından mukataalı şerhinin yeni parsele aktarıldığını, taviz bedeli ödeme yükümlüğünün devam ettiğini, vakfiyede taşınmazın kaplıca ve civarına vakfedildiğinin açıkça yazılı olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir İlk derece mahkemesince; bilirkişi raporu doğrultusunda, taşınmazın mülk arazi niteliğinde bulunduğu, ilgili vakfın sahih vakıf olması nedeniyle taviz bedeli ödenmesi gerektiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
Bütün bunlardan anlaşılacağı üzere vakıf türünün belirlenmesi ve belirlenen vakıf türüne göre çekişmeli taşınmazda vakfın bir hakkının kalıp kalmadığının, taviz bedeli ödenip ödenmeyeceğinin vakıf şerhinin doğrudan kaldırılması gerekip gerekmediğinin hiçbir kuşkuya yer bırakmadan saptanması bu tür davalarda önem kazanmaktadır. Hal böyle olunca vakıflara ait tapu kaydı ilk tesisinden itibaren getirtilmeli, vakıf durumunu gösterir kayıtlar ve dayanılan diğer belgeler merciinden istenmeli, ... Genel Müdürlüğünden kayda işaret edilmiş vakfın türü hakkında bilgi alınmalı ve HUMK.nun 275. maddesi uyarınca yukarıdan beri sayılan ilkeleri kapsar biçimde yerinde keşif yapılarak bilirkişi görüşüne başvurulup sonucuna uygun bir hüküm kurulmalıdır. Mahkemece, bu yönler üzerinde durulmaksızın dosya üzerinden yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu dava eksik inceleme ve araştırma ile kabul edildiğinden, hüküm bozulmalıdır....
Bütün bunlardan anlaşılacağı üzere vakıf türünün belirlenmesi ve belirlenen vakıf türüne göre çekişmeli taşınmazda vakfın bir hakkının kalıp kalmadığının, taviz bedeli ödenip ödenmeyeceğinin vakıf şerhinin doğrudan kaldırılması gerekip gerekmediğinin hiçbir kuşkuya yer bırakmadan saptanması bu tür davalarda önem kazanmaktadır. Hal böyle olunca vakıflara ait tapu kaydı ilk tesisinden itibaren getirtilmeli, vakıf durumunu gösterir kayıtlar ve dayanılan diğer belgeler merciinden istenmeli, ... Genel Müdürlüğünden kayda işaret edilmiş vakfın türü hakkında bilgi alınmalı ve HUMK.nun 275. maddesi uyarınca yukarıdan beri sayılan ilkeleri kapsar biçimde yerinde keşif yapılarak bilirkişi görüşüne başvurulup sonucuna uygun bir hüküm kurulmalıdır. Mahkemece, bu yönler üzerinde durulmaksızın dosya üzerinden yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu dava eksik inceleme ve araştırma ile kabul edildiğinden, hüküm bozulmalıdır....
Mahkemece yapılan keşif sonucu alınan bilirkişi kurulu raporuna göre, kök kayıtlarından taşınmazın doğrudan hayarata tahsis edilmiş taviz bedeline tabi vakıf olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü davacılar vekili temyiz etmiştir. 1-Dava vakıf şerhinin terkini isteğine ilişkindir . Dosyada yer alan bilgi ve belgelerden dava konusu 698 parsel sayılı taşınmazın ifraz öncesi geldisi bulunan 195 sayılı parselin tapulama tutanağının 27.02.1958 tarihinde vakıf şerhi işlenmeden kesinleştiği anlaşılmaktadır. Vakıf şerhi 698 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydına 03.01.1994 tarihinde tek taraflı olarak konulmuştur. Türk Medeni Kanununun 1027. maddesi uyarınca ilgilerin yazılı rızaları olmadıkça tapu memuru tapu sicilindeki düzeltmeyi ancak mahkeme kararıyla yapabilir. Dolayısıyla kayda sonradan tek taraflı olarak şerh konulması yasanın açıklanan hükmüne aykırıdır. Davalı ......
Bütün bunlardan anlaşılacağı üzere vakıf türünün belirlenmesi ve belirlenen vakıf türüne göre çekişmeli taşınmazda vakfın bir hakkının kalıp kalmadığının, taviz bedeli ödenip ödenmeyeceğinin vakıf şerhinin doğrudan kaldırılması gerekip gerekmediğinin hiçbir kuşkuya yer bırakmadan saptanması bu tür davalarda önem kazanmaktadır. Hal böyle olunca vakıflara ait tapu kaydı ilk tesisinden itibaren getirtilmeli, vakıf durumunu gösterir kayıtlar ve dayanılan diğer belgeler merciinden istenmeli, Vakıflar Genel Müdürlüğünden kayda işaret edilmiş vakfın türü hakkında bilgi alınmalı ve HUMK’nun 275. maddesi uyarınca yukarıdan beri sayılan ilkeleri kapsar biçimde bilirkişi görüşüne başvurularak sonucuna uygun bir hüküm kurulmalıdır. Mahkemece bu yönler üzerinde durulmaksızın dava eksik inceleme ve araştırma sonucu kabul edildiğinden hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ......
Vakfından" şerhinin gayri sahih vakıf olması nedeniyle hissedarı bulunduğu taşınmazların tapu kayıtlarından terkini ile 1994/752 Esas ve 1998/311 Esas sayılı derdest izaleyi şuyu davalarında satış gerçekleştiği takdirde davalı ... adına yatırılacak paranın tarafına ödenmesini istemiştir. Davalı vekili davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, Kadastro Fen Elemanı refakata alınarak 15.02.2002 tarihli yapılan keşif sonucu dosya bilirkişiye tevdii edilerek Prof.Dr.... Hatemi tarafından dosya üzerinden tanzim edilen rapor sonucu mahkemece ... vakfın gayri sahih vakıf olduğu nedeni ile davanın kabulüne 13-72-35-19 sayılı parsellerde davacıya ait hisseler üzerinden vakıf şerhinin terkinine karar verilmiştir. Davalı ... İdaresi vekili kararı temyiz etmiştir. Dava, tapu kayıtlarındaki vakıf şerhinin kaldırılması isteğine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 07.10.2005 gününde verilen dilekçe ile vakıf şerhinin terkini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 07.11.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, vakıf şerhinin terkini istemiyle açılmıştır. Çekişme konusu 4824 ada 6 parsel sayılı taşınmaz kadastro yolu ile 1944 yılında tutanağı düzenlenen 488 ada 26 parselden gelmektedir. Bu parsel kaydında terkini istenen "... Vakfı" şerhi bulunmaktadır. Yasa uyarınca şerhin taşınmazın gitti kayıtlarına işlenmemiş olması başlangıçta var olan şerhin hukuki niteliğini etkilemez. Bu şerhin kayıtlara 21.07.1997 tarihinde yeniden yazılmış olması da gereksiz bir işlemdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 07.10.2005 gününde verilen dilekçe ile vakıf şerhinin terkini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 07.11.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, vakıf şerhinin terkini istemiyle açılmıştır. Çekişme konusu 4824 ada 6 parsel sayılı taşınmaz kadastro yolu ile 1944 yılında tutanağı düzenlenen 488 ada 26 parselden gelmektedir. Bu parsel kaydında terkini istenen "Zapnos Paşa Vakfı" şerhi bulunmaktadır. Yasa uyarınca şerhin taşınmazın gitti kayıtlarına işlenmemiş olması başlangıçta var olan şerhin hukuki niteliğini etkilemez. Bu şerhin kayıtlara 21.07.1997 tarihinde yeniden yazılmış olması da gereksiz bir işlemdir....
Taviz bedeli ödenmeden ortaklığın giderilmesi veya cebri icra yoluyla satışı yapılacak gayrimenkullerin taviz bedelinin hesaplanmasında satış bedeli esas alınır.) Şeklinde değiştirilmişse de; Aşar ve rusumatı vakıf ve tahsis edilmiş taşınmazların yukarıda belirtilen nedenlerle bu madde kapsamına girmediği kuşkusuzdur. Bütün bunlardan anlaşılacağı üzere vakıf türünün belirlenmesi ve belirlenen vakıf türüne göre çekişmeli taşınmazda vakfın bir hakkının kalıp kalmadığının, taviz bedeli ödenip ödenmeyeceğinin vakıf şerhinin doğrudan kaldırılması gerekip gerekmediğinin hiçbir kuşkuya yer bırakmadan saptanması bu tür davalarda önem kazanmaktadır. Hal böyle olunca vakıflara ait tapu kaydı ilk tesisinden getirtilmeli, vakıf durumunu gösterir kayıtlar ve dayanılan diğer belgeler merciinden istenmeli, ......