Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dosya kapsamından ve 10.04.2017 tarihli fen bilirkişi raporunda tesis kadastrosu ile uygulama kadastrosuna ait paftaların çakıştırılması suretiyle oluşturulan haritadan, uyuşmazlık konusu bölüme ilişkin tesis kadastro sınırı ile uygulama kadastro sınırının bire bir aynı olduğu, başka bir ifade ile uygulama kadastrosu sırasında da tesis kadastrosunda oluşturulan sınırın esas alındığı, dolayısıyla tesis kadastrosu sınırı ile uygulama kadastrosu sınırlarının örtüştüğü, uygulama kadastrosuna yönelik çalışmanın usule uygun olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda, davacının tesis ve uygulama kadastrosuna göre davalıya ait çekişmeli taşınmaz içinde kalan bölümün kendisine ait olduğuna ilişkin iddiası göz önüne alındığında, dava her ne kadar uygulama kadastrosuna itiraz edilerek açılmış olsa da, uyuşmazlığın mülkiyete ilişkin olduğu anlaşılmaktadır....

    Dava konusu taşınmaz için yapılan uygulama çalışmalarının kanun ve yönetmelik hükümlerine uygun olup olmadığına ilişkin uyuşmazlığın çözümü konusunda görevli mahkeme ise; dava konusu taşınmaz için kadastro (uygulama) tutanağı tutulmuş olması nedeni ile kadastro mahkemesi olacaktır. Açıklanan tüm bu nedenlerle; tapu iptali ve tescil davası iken aynı zamanda uygulama kadastrosuna itiraz davasına da dönüşen bu dava için; uygulama kadastrosuna itiraza ilişkin dava tefrik edilip mülkiyete yönelik dava elde tutularak, uygulama kadastrosuna itiraz davası için kadastro mahkemesinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmeli, kadastro mahkemesinde; uygulama kadastrosu sonucu tesis edilen yeni paftaların kanun ve yönetmelik hükümlerine uygun yapılmadığına ilişkin uyuşmazlık çözüldükten sonra genel mahkemede mülkiyete yönelik tapu iptali ve tescil davası görülerek sonuca göre karar verilmelidir....

      Bu nedenle, taraflar arasındaki somut uyuşmazlıkta öncelikle, uygulama kadastrosuna ilişkin uyuşmazlığın çözümünde zorunluluk bulunmaktadır. Başka bir ifadeyle, dava konusu taşınmazların ortak sınırına yönelik uygulama kadastrosundan kaynaklanan uyuşmazlık kesin çözüme kavuşturulmadan, asıl ve karşı davadaki diğer istemler yönünden değerlendirme yapılması mümkün değildir. Diğer yandan, asıl davadaki talepler bakımından miktar ve değere göre istinaf ve temyiz yasa yoluna başvurulmakta iken, karşı davadaki uygulama kadastrosuna itiraz talebi bakımından değere bakılmaksızın istinaf ve temyiz yasa yoluna başvurulabilmektedir. Bu durum, asıl davanın istinaf aşamasında kesinleşmesi, buna karşılık uygulama kadastrosuna itiraz davasının ise temyiz yasa yoluna tabi bulunması sebebiyle temyiz aşamasında kesinleşmesi ihtimalini doğurmaktadır....

      ancak, orman kadastrosuna itiraz davası devam ederken 1988 yılında genel arazi kadastrosu yapıldığı, çekişmeli taşınmazın davalı adına tespit edilerek kesinleşmiş ise de, tespit tarihinden önce asliye hukuk mahkemesinde açılan orman kadastrosuna itiraz davası nedeniyle tespitin hukuken kesinleşmediği, genel mahkemede davalı olan parsellerin ... hanelerinin açık bırakılmasının zorunlu olduğu, 3402 Sayılı Kadastro Yasasının 30/2. maddesi gereğince bu tür davalarda hakimin resen araştırma yaparak gerçek hak sahibi adına tescile karar vermesi gerektiği, ayrıca, asliye hukuk mahkemesinde yargılama devam ederken Hazine davaya dahil edildiği halde, dosya ayrıldıktan sonra verilen kararda Hazinenin taraf gösterilmediği, vergi kaydının getirtilip uygulanmadığının gözlendiği,bu nedenle, mahkemece Hazineye tebligat yapılıp taraf oluşturulduktan sonra, tespit sırasında uygulanan vergi kaydı ve vergi kaydının revizyon gördüğü parsel tutanakları, komşu parsel tutanak ve dayanak kayıtları getirtilerek...

        ancak, orman kadastrosuna itiraz davası devam ederken 1988 yılında genel arazi kadastrosu yapıldığı, çekişmeli taşınmaz davalı adına tespit edilerek kesinleşmiş ise de, tespit tarihinden önce asliye hukuk mahkemesinde açılan orman kadastrosuna itiraz davası nedeniyle tespitin hukuken kesinleşmediği, genel mahkemede davalı olan parsellerin ... hanelerinin açık bırakılmasının zorunlu olduğu, 3402 Sayılı Kadastro Yasasının 30/2. maddesi gereğince bu tür davalarda hakimin resen araştırma yaparak gerçek hak sahibi adına tescile karar vermesi gerektiği, ayrıca, asliye hukuk mahkemesinde yargılama devam ederken Hazine davaya dahil edildiği halde, dosya ayrıldıktan sonra verilen kararda Hazinenin taraf gösterilmediği, vergi kaydının getirtilip uygulanmadığının gözlendiği,bu nedenle, mahkemece Hazineye tebligat yapılıp taraf oluşturulduktan sonra, tespit sırasında uygulanan vergi kaydı ve vergi kaydının revizyon gördüğü parsel tutanakları, komşu parsel tutanak ve dayanak kayıtları getirtilerek...

          ancak, orman kadastrosuna itiraz davası devam ederken 1988 yılında genel arazi kadastrosu yapıldığı, çekişmeli taşınmazın davalı adına tespit edilerek kesinleşmiş ise de, tespit tarihinden önce asliye hukuk mahkemesinde açılan orman kadastrosuna itiraz davası nedeniyle tespitin hukuken kesinleşmediği, genel mahkemede davalı olan parsellerin ... hanelerinin açık bırakılmasının zorunlu olduğu, 3402 Sayılı Kadastro Yasasının 30/2. maddesi gereğince bu tür davalarda hakimin resen araştırma yaparak gerçek hak sahibi adına tescile karar vermesi gerektiği, ayrıca, asliye hukuk mahkemesinde yargılama devam ederken Hazine davaya dahil edildiği halde, dosya ayrıldıktan sonra verilen kararda Hazinenin taraf gösterilmediği, vergi kaydının getirtilip ygulanmadığının gözlendiği,bu nedenle, mahkemece Hazineye tebligat yapılıp taraf oluşturulduktan sonra, tespit sırasında uygulanan vergi kaydı ve vergi kaydının revizyon gördüğü parsel tutanakları, komşu parsel tutanak ve dayanak kayıtları getirtilerek...

            ancak, orman kadastrosuna itiraz davası devam ederken 1988 yılında genel arazi kadastrosu yapıldığı, çekişmeli taşınmazın davalı adına tespit edilerek kesinleşmiş ise de, tespit tarihinden önce asliye hukuk mahkemesinde açılan orman kadastrosuna itiraz davası nedeniyle tespitin hukuken kesinleşmediği, genel mahkemede davalı olan parsellerin ... hanelerinin açık bırakılmasının zorunlu olduğu, 3402 Sayılı Kadastro Yasasının 30/2. maddesi gereğince bu tür davalarda hakimin resen araştırma yaparak gerçek hak sahibi adına tescile karar vermesi gerektiği, ayrıca, asliye hukuk mahkemesinde yargılama devam ederken Hazine davaya dahil edildiği halde, dosya ayrıldıktan sonra verilen kararda Hazinenin taraf gösterilmediği, vergi kaydının getirtilip uygulanmadığının gözlendiği,bu nedenle, mahkemece Hazineye tebligat yapılıp taraf oluşturulduktan sonra, tespit sırasında uygulanan vergi kaydı ve vergi kaydının revizyon gördüğü parsel tutanakları, komşu parsel tutanak ve dayanak kayıtları getirtilerek...

              sonunda taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu belirlendiği, ancak, orman kadastrosuna itiraz davası devam ederken 1988 yılında genel arazi kadastrosu yapıldığı, çekişmeli taşınmazın davalı adına tespit edilerek kesinleşmiş ise de, tespit tarihinden önce asliye hukuk mahkemesinde açılan orman kadastrosuna itiraz davası nedeniyle tespitin hukuken kesinleşmediği, genel mahkemede davalı olan parsellerin ... hanelerinin açık bırakılmasının zorunlu olduğu, 3402 Sayılı Kadastro Yasasının 30/2. maddesi gereğince bu tür davalarda hakimin resen araştırma yaparak gerçek hak sahibi adına tescile karar vermesi gerektiği, ayrıca, asliye hukuk mahkemesinde yargılama devam ederken Hazine davaya dahil edildiği halde, dosya ayrıldıktan sonra verilen kararda Hazinenin taraf gösterilmediği, vergi kaydının getirtilip uygulanmadığının gözlendiği,bu nedenle, mahkemece Hazineye tebligat yapılıp taraf oluşturulduktan sonra, tespit sırasında uygulanan vergi kaydı ve vergi kaydının revizyon gördüğü parsel...

                Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, uygulama kadastrosuna itiraz istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369/1, 370 ve 371 inci maddeleri, 3402 sayılı Kanun'un 22/2-a maddesi, 3. Değerlendirme 1. Dava, uygulama kadastrosuna itiraza ilişkin olup, uygulama kadastrosunun amacı, tapulama, kadastro veya değişiklik işlemlerine ilişkin; sınırlandırma, ölçü, çizim (tersimat) ve hesaplamalardan kaynaklanan hataları gidermektir. Uygulama kadastrosuna itiraz davaları, kadastro faaliyetinin yöntemine uygun yapılıp yapılmadığının denetlenmesine yöneliktir. 2....

                  Orman Yönetiminin 30 günlük kısmi ilan süresi içerisinde orman kadastrosuna itiraz davası açması nedeniyle dava konusu taşınmaz hakkında ... hanesi ve niteliği boş bırakılmak suretiyle tespit tutanağı düzenlendiğine göre, 3402 Sayılı Yasanın 27, 28 ve 29. maddeleri gereğince yargılamaya devamla, tespit tutanağında yazılı hak sahiplerinin davaya dahil edilip, husumet yaygınlaştırılıp taraf oluşturulduktan sonra 3402 Sayılı Yasanın 30/2.maddesi gereğince tarafların gösterecekleri deliller ile mahkemece resen lüzum görülen diğer deliller de toplanıp dava konusu taşınmazın gerçek hak sahibi adına tesciline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Orman Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 11/02/2008 günü oybirliği ile karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu