Kabule göre de, 3402 Sayılı Yasanın 5304 Sayılı Yasa ile değişik 4. maddesi uyarınca yapılan orman kadastrosuna itiraz davalarında Hazine ve Köy Tüzel Kişiliği yasal hasım oldukları halde mahkemece Hazine ve köy tüzel kişiliği aleyhine açılan davanın sıfat yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi de doğru değildir....
Dava, orman kadastrosuna ve kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 3402 sayılı Yasanın 5304 sayılı Yasayla değişik 4. maddesine göre yapılıp kesinleşmeyen orman kadastrosu vardır. Orman Yönetiminin temyiz itirazları 198 ada 1 ve 200 ada 1 sayılı taşınmazların (B) ile işaretlenen kesimlerine yönelik olup, incelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye uzman bilirkişi raporuna eski tarihli memleket haritası ve hava fotoğraflarına dayalı olarak yapılan uygulama ve araştırma sonucu temyize konu kesimlerin orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 19/04/2012 günü oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 28. maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına çekişme konusu 130 ada 7 ve 8 parsel sayılı taşınmazların uygulama tespiti gibi tapuya tesciline, karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastrosuna itiraz niteliğindedir. Bu tür davalar Kadastro Müdürlüğünce yapılan teknik işlemlerin denetlenmesini gerektiren davalar olup, bu teknik belgeler Kadastro Müdürlüğünde mevcut olan ve mahkemece de tarafların ileri sürüp sürmemelerine bakılmaksızın dosya içerisine getirtilmesi zorunlu olan belgelerdir. Davacı, dava dilekçesinde yenileme çalışmalarında yanlışlık yapıldığını iddia ederek, dava sebeplerini bildirmiş, ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2002/16-2007/51 sayılı ilamı, keşif, tanık ve bilirkişi incelemesi şeklinde delillerini de belirterek usulüne uygun olarak dava açmıştır....
27.09.2021 tarihli ve 2021/11222 Esas, 2021/9543 Karar sayılı kararıyla "İlk Derece Mahkemesince varılan sonucun dosya kapsamına uygun olmadığı belirtilerek, dosya kapsamından ve 10.04.2017 tarihli fen bilirkişi raporunda tesis kadastrosu ile uygulama kadastrosuna ait paftaların çakıştırılması suretiyle oluşturulan haritadan, uyuşmazlık konusu bölüme ilişkin tesis kadastro sınırı ile uygulama kadastro sınırının bire bir aynı olduğu, başka bir ifade ile uygulama kadastrosu sırasında da tesis kadastrosunda oluşturulan sınırın esas alındığı, dolayısıyla tesis kadastrosu sınırı ile uygulama kadastrosu sınırlarının örtüştüğü, uygulama kadastrosuna yönelik çalışmanın usule uygun olduğu, bu durumda, davacının tesis ve uygulama kadastrosuna göre davalıya ait çekişmeli taşınmaz içinde kalan bölümün kendisine ait olduğuna ilişkin iddiası göz önüne alındığında, dava her ne kadar uygulama kadastrosuna itiraz edilerek açılmış olsa da, uyuşmazlığın mülkiyete ilişkin olduğu, kesinleşen uygulama kadastrosunun...
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, uygulama kadastrosuna itiraz istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun (3402 sayılı Kanun) 22/2-a maddesi. 3. Değerlendirme Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararındaki gerekçeye, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacının temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir. VI....
Uygulama kadastrosunun açıklanan bu niteliği itibariyle, tespite itiraz şeklinde açılacak davalarda, mülkiyet uyuşmazlıklarına girilmeden, ilk tesis kadastrosuyla oluşturulan haritanın zemin ile uyumsuzluğunun neler olduğu, bu uyumsuzluğun hangi nedenlerden kaynaklandığı, uygulama kadastrosu sırasında nasıl bir tespit yapıldığı, uygulama kadastrosunun zemin ile harita arasında görülen uyumsuzluğu giderip gidermediği, uygulama kadastrosu da isabetsiz ise bu isabetsizliğin nereden kaynaklandığı gibi hususların aydınlatılması zorunludur. 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastrosundan kaynaklanan davalara ilişkin (kapatılan) Yargıtay 16....
Askı ilan süresi içinde açılan tespite itiraz davalarında, husumet yöneltilmesi gereken davalı, davacıya ait taşınmazda eksilmeye ya da sınır değişikliğine sebep olan komşu parsel malikleridir. Uygulama kadastrosuna itiraz davaları, uygulama faaliyetinin yöntemine uygun yapılıp yapılmadığının denetlenmesine yönelik davalardır. Bu nedenle, nasıl bir araştırma yapılması gerektiği hususu önem taşımaktadır. Yukarıda yer alan açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, uygulama kadastrosu, önemli oranda bir mühendislik faaliyetidir. Hal böyle olunca mahkemelerce, öncelikle denetime veri teşkil edecek eski tarihli hava fotoğrafları, uydu fotoğrafları ortofoto, tesis kadastrosu haritası, varsa bu haritada değişiklik yapan ifraz haritaları, mahkeme ilamları ve eki olan haritalar, varsa uygulama kadastrosu sırasında yararlanılan diğer haritalar gibi bilgi ve belgelerin toplanması gerekmektedir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL KANUN YOLU : TEMYİZ Davada Orman İdaresi taraf olup, uyuşmazlık 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/a maddesi gereğince yapılan uygulama kadastrosuna itiraz niteliğinde değil, taşınmazın orman olduğu iddiasında bulunulması nedeniyle mülkiyete yönelik bulunmaktadır. Uyuşmazlığın çözümü için orman araştırması yapılması gerekmektedir. Davanın açıklanan bu niteliğine göre Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 09.02.2012 gün ve 1 sayılı kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 20. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Bu nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay 20. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 25.01.2013 gününde oybirliği ile karar verildi....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava 22/A uygulama kadastrosuna itiraz davasıdır. Dava konusu taşınmazın Hatay ili Arsuz ilçesi Avcılarsuyumah. 905 parsel taşınmaz olup, 22/A uygulama kadastrosu yapılarak, davacıya ait taşınmazın m2 sinde kayıp olduğu taşınmazın eski alanına düzeltilmesi için dava açıldığı görülmüştür. Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere yapılan inceleme neticesinde; Görülmekte olan dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/A maddesi gereğince yapılan uygulama kadastrosuna askı ilanı içerisinde açılan 22/a uygulamasına itiraz davasıdır....
Dava, orman kadastrosuna ve kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 3402 Sayılı Yasanın 5304 Sayılı Yasa ile değişik 4. maddesi uyarınca yapılıp kesinleşmeyen orman kadastrosu vardır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman orman bilirkişi tarafından resmi belgelere dayalı olarak yapılan araştırma, inceleme ve uygulama sonucu çekişmeli taşınmazların orman sayılan yerlerden olduğu belirlendiğine göre davanın kabulü yolunda kurulan hükümde isabetsizlik bulunmamaktadır....