Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, çekişmeli taşınmazların tutanak asılları, orman kadastrosuna itiraz dosyası ile birleştirilip taşınmazların zilyetleri davaya dahil edilmiştir. Daha sonra 324 ada 4 sayılı taşınmaza ilişkin dava ayrılarak yukardaki esasa kayıt edildikten sonra davanın kabulüne, dava konusu taşınmazın orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, orman kadastrosuna ve kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 3402 sayılı Yasanın 5304 sayılı Yasayla değişik 4. maddesine göre yapılıp kesinleşmeyen orman kadastrosu vardır....

    Ayrıca, mahkemece uygulama kadastrosuna itiraz davası mülkiyete ilişkin bulunmadığı, mülkiyet ilişkin uyuşmazlıkların tartışma konusu yapılamayacağı ve hak düşürücü süreye tabi bulunmadığı halde hak düşürücü yönünde değerlendirme yapılması da doğru değildir....

    Hükmüne uyulan bozma kararında özetle, keşif yapılarak dava konusu taşınmazlar belirlendikten sonra taşınmazlarla ilgili kadastro tespit tutanağı düzenlenmiş ise, uyuşmazlığın kadastro tespitine itiraz ve orman kadastrosuna itiraz niteliğinde olduğu kabul edilerek kadastro tespit tutanakları asılları temyize konu dava ile birleştirilip tutanaklarda ismi geçen ya da, keşif sırasında belirlenecek olan hak sahibi gerçek ve tüzel kişiler davaya katılıp husumet yaygınlaştırıldıktan sonra taraf delilleri ve 3402 Sayılı Kadastro Kanunu’nun 30. maddesi gereğince mahkemece lüzum görülen diğer deliller de toplanarak, yöntemine uygun biçimde orman araştırması yapılıp dava konusu taşınmazların gerçek hak sahibi adına tescil edilmesi, çekişmeli taşınmazlar hakkında kadastro tespit tutanağı düzenlenmediğinin, mera siciline kaydedildiklerinin tespiti halinde ise, uyuşmazlığın orman kadastrosuna itiraz, mera sicil kaydının iptali ve tescil niteliğinde olduğu, orman kadastrosuna itiraz davası yönünden...

      amacının, tesis kadastrosuna ilişkin mülkiyet ihtilaflarını çözmek olmadığı gibi aynı nitelikteki uyuşmazlıkların da uygulama kadastrosuna ilişkin davalarda tartışma konusu yapılamayacağı, somut olayda; mahkemece eldeki davanın 3402 sayılı Yasa'nın 22. maddesinin 2. fıkrasının (a) bendi uyarınca yapılan uygulama kadastrosundan kaynaklı ortak sınırın belirlenmesine ve uygulama kadastrosunun yöntemine uygun yapılıp yapılmadığının denetlenmesine yönelik olduğu kabul edilerek yazılı şekilde karar verilmiş ise de, davacının 1972 yılında yapılan tesis kadastrosu sırasında zemine aykırı olarak belirlenen sınırın, uygulama kadastrosu esnasında sabit ve çekişmesiz sınır kabul edildiğini, zemindeki sınırın kesik çizgilerle gösterildiğini belirterek, 195 ada 75 ve 77 parsel sayılı taşınmazların sınırlandırma tespit ve tescillerinin iptali ile zemindeki sınıra göre belirlenmesi istemiyle dava açtığı, davacının talebinin uygulama kadastrosuna itiraz değil, mülkiyet ihtilafına yönelik olduğu, tesis...

        Hukuk dairesi 2014/14705 karar sayılı ilamın gereği uygulama kadastrosuna itiraz davalarında mülkiyet ihtilaflarının gündeme getirilemeyeceği, mülkiyetin tespiti amacıyla yapılan tesis kadastrosunun 1974 yılında kesinleştiği, 3402 Sayılı Kadastro Kanunun 26 (B) maddesince askı ilan süresinden sonra kesinleşen tutanaklara açılan davalarda görevli mahkeme genel yetkili Asliye Hukuk mahkemeleri olduğu" gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/06/2021 NUMARASI : None DAVA KONUSU : Kesinleşen Uygulama Kadastrosuna İtiraz KARAR : Torbalı 2....

        Davacı Hazine tarafından, askı ilanı içinde açılan uygulama kadastrosuna itiraz ile miktar fazlasının tescili talebiyle tapu iptali ve tescil davası açıldığı, Sivas Kadastro Mahkemesince uygulama kadastrosu ile ilgili itiraz asıl dosyada bırakılarak mülkiyet ihtilafı niteliğindeki miktar fazlasına yönelik davanın tefrik edilerek görevsizlik kararı verilmek suretiyle Asliye Hukuk Mahkemesine gönderildiği anlaşılmaktadır....

        Bu açıklama sonunda; 1) Dava, sadece 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastrosuna itiraza ilişkin ise, askı ilân süresi içinde açılmış olan davada kadastro mahkemesinin görevli olacağı gözönünde bulundurularak işin esasına girilmeli ve yöntemine uygun şekilde inceleme ve araştırma yapılarak sonucuna göre bir karar verilmeli, 2) Orman İdaresinin davasının yalnızca mülkiyet iddiasına dayalı olduğunun anlaşılması halinde, mülkiyete ilişkin ihtilafların uygulama kadastrosunun konusunu teşkil etmemesi nedeniyle davanın usûlen reddi ile mahkemenin görevsizliğine ve dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesine, uygulama tutanağının ise kadastronun olağan usûle göre tamamlanması için kadastro müdürlüğüne iadesine karar verilmeli, 3) Davanın, hem uygulama kadastrosuna itiraza hem de mülkiyet iddiasına ilişkin bulunduğunun anlaşılması halinde; uygulama kadastrosu tespitine itiraza ilişkin dava hakkında kadastro mahkemesince işin esasına girilerek karar verilmeli; mülkiyete...

          Mahkemece, çekişmeli taşınmazın kadastro tespit tutanağının aslı orman kadastrosuna itiraz dosyası ile birleştirildikten sonra davanın kabulüne, dava konusu taşınmazın orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalılardan Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava, orman kadastrosuna ve kadastro tespitine itiraza ilişkindir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 3402 Sayılı Yasanın 5304 Sayılı Yasayla değişik 4. maddesine göre yapılıp kesinleşmeyen orman kadastrosu vardır....

            Mahkemece, çekişmeli taşınmazın kadastro tespit tutanağının aslı orman kadastrosuna itiraz dosyası ile birleştirilip taşınmazın zilyedi davaya dahil edildikten sonra davanın kabulüne, dava konusu taşınmazın orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalılardan Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava, orman kadastrosuna ve kadastro tespitine itiraza ilişkindir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 3402 Sayılı Yasanın 5304 Sayılı Yasayla değişik 4. maddesine göre yapılan orman kadastrosu vardır....

              UYAP Entegrasyonu