Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, dava edilen tüm taşınmazların tutanak asılları, orman kadastrosuna itiraz dosyası ile birleştirilip taşınmazların zilyetleri davaya dahil edilmiştir. Daha sonra, 121 ada 1 sayılı taşınmaza ilişkin dava ayrılarak yukardaki esasa kayıt edildikten sonra davanın kısmen kabulüne, dava konusu taşınmazın kadastro tespitinin iptal edilerek fen ve orman bilirkişi tarafından ortak düzenlenen krokili raporda (A1) ve (A2) ile işaretlenen bölümlerinin orman niteliği ile Hazine adına, (B) ile işaretlenen kesiminin 2 ayrı ev ve fındık bahçesi niteliği ile davalı adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından (B) ile işaretlenen kesim yönünden temyiz edilmiştir. Dava, orman kadastrosuna ve kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 3402 sayılı Yasanın 5304 sayılı Yasayla değişik 4. maddesine göre yapılıp kesinleşmeyen orman kadastrosu vardır....

    Mahkemece, dava edilen tüm taşınmazların tutanak asılları, orman kadastrosuna itiraz dosyası ile birleştirilip taşınmazların zilyetleri davaya dahil edilmiştir. Daha sonra 260 ada 2 ve 3 sayılı taşınmazlara ilişkin dava ayrılarak yukardaki esasa kayıt edildikten sonra davanın kısmen kabulüne, dava konusu taşınmazların kadastro tespitlerinin iptal edilerek fen ve orman bilirkişi tarafından ortak düzenlenen krokili raporda (A) ile işaretlenen bölümlerinin orman niteliği ile Hazine adına, (B) ile işaretlenen kesimlerinin fındık bahçesi niteliği ile davalı adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından taşınmazların (B) ile işaretlenen kesimleri yönünden temyiz edilmiştir. Dava orman kadastrosuna ve kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 3402 sayılı Yasanın 5304 sayılı Yasayla değişik 4. maddesine göre yapılıp kesinleşmeyen orman kadastrosu vardır....

      Mahkemece, dava edilen tüm taşınmazların tutanak asılları, orman kadastrosuna itiraz dosyası ile birleştirilip taşınmazların zilyetleri davaya dahil edilmiştir. Daha sonra 160 ada 11 sayılı taşınmaza ilişkin dava ayrılarak yukardaki esasa kayıt edildikten sonra davanın kısmen kabulüne, dava konusu taşınmazın kadastro tespitinin iptal edilerek fen ve orman bilirkişi tarafından ortak düzenlenen krokili raporda (A) ile işaretlenen bölümünün orman niteliği ile Hazine adına, (B) ile işaretlenen kesiminin arsa niteliği ile ... adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından (B) ile işaretlenen kesim yönünden temyiz edilmiştir. Dava, orman kadastrosuna ve kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 3402 sayılı Yasanın 5304 sayılı Yasayla değişik 4. maddesine göre yapılıp kesinleşmeyen orman kadastrosu vardır....

        Mahkemece, dava edilen tüm taşınmazların tutanak asılları, orman kadastrosuna itiraz dosyası ile birleştirilip taşınmazların zilyetleri davaya dahil edilmiştir. Daha sonra 121 ada 4 parsel sayılı taşınmaza ilişkin dava ayrılarak yukarıdaki esasa kayıt edildikten sonra davanın kısmen kabulüne, dava konusu taşınmazın kadastro tespitinin iptal edilerek fen ve orman bilirkişi tarafından ortak düzenlenen krokili raporda (A) ile işaretlenen bölümünün orman niteliği ile Hazine adına, (B) ile işaretlenen kesiminin fındık bahçesi niteliği ile davalı adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından (B) ile işaretlenen kesim yönünden temyiz edilmiştir. Dava, orman kadastrosuna ve kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 3402 sayılı Yasanın 5304 sayılı Yasayla değişik 4. maddesine göre yapılıp kesinleşmeyen orman kadastrosu vardır....

          Mahkemece, dava edilen tüm taşınmazların tutanak asılları, orman kadastrosuna itiraz dosyası ile birleştirilip taşınmazların zilyetleri davaya dahil edilmiştir. Daha sonra 170 ada 22 ve 165 ada 1 sayılı taşınmazlara ilişkin dava ayrılarak yukardaki esasa kayıt edildikten sonra davanın kısmen kabulüne, dava konusu 165 ada 1 sayılı taşınmazın orman niteliği ile Hazine adına, 170 ada 22 parselin fındık bahçesi niteliği ile davalı adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından 170 ada 22 sayılı taşınmaz yönünden temyiz edilmiştir. Dava orman kadastrosuna ve kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 3402 sayılı Yasanın 5304 sayılı Yasayla değişik 4. maddesine göre yapılıp kesinleşmeyen orman kadastrosu vardır....

            Mahkemece, dava edilen tüm taşınmazların tutanak asılları, orman kadastrosuna itiraz dosyası ile birleştirilip taşınmazların zilyetleri davaya dahil edilmiştir. Daha sonra 254 ada 5 sayılı taşınmaza ilişkin dava ayrılarak yukardaki esasa kayıt edildikten sonra davanın kısmen kabulüne, dava konusu taşınmazın kadastro tespitinin iptal edilerek fen ve orman bilirkişi tarafından ortak düzenlenen krokili raporda (A1 ve A2) ile işaretlenen bölümlerinin orman niteliği ile Hazine adına, (B) ile işaretlenen kesiminin kargir iki katlı ev, ahşap ahır ve fındık bahçesi niteliği ile davalı adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından (B) ile işaretlenen bölüm yönünden temyiz edilmiştir. Dava, orman kadastrosuna ve kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 3402 sayılı Yasanın 5304 sayılı Yasayla değişik 4. maddesine göre yapılıp kesinleşmeyen orman kadastrosu vardır....

              Dosya arasında bulunan 01.08.2017 tarihli Tapu Müdürlüğü yazısına ekli kadastro tutanağından, çekişmeli 313 ada 109 parsel (eski 2748 parsel) sayılı taşınmaz hakkında 25.02.2013 tarihinde yapılan ve 24.04.2013 ila 24.05.2013 tarihleri arasında ilan edilerek 25.05.2013 tarihinde kesinleşen uygulama kadastrosu yapıldığı görülmektedir. Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacıların davasının tesis kadastrosuna itiraz niteliğinde olmayıp, uygulama kadastrosuna itiraz niteliğinde olduğu anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca; uygulama kadastrosuna karşı süresinde açılmış olan dava hakkında Mahkemece; işin esasına girilerek uyuşmazlığın çözümlenmesi gerekirken, dosya kapsamına uygun olmayan gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi isabetsiz olup, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, 21.09.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, altı aylık süre içinde açılan orman kadastrosuna itiraz niteliğindedir. Mahkemece, dava konusu taşınmazlara ait tapu kayıtlarının 1985 yılında yapılan afet kadastrosu ile oluştuğu, davanın afet kadastrosuna itiraz niteliğinde olduğu, 7269 sayılı Yasanın 18/2.maddesine göre bu yasanın uygulamasından doğan uyuşmazlıklarda genel mahkemelerin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş ise de, mahkemece davanın niteliğini yanlış yorumlanmıştır. Taşınmazların bulunduğu yörede 3402 sayılı Yasanın 4. maddesine göre orman sınırlandırması yapılarak 12/05/2009 - 10/06/2009 tarihleri arasında ilan edilmiştir. Davacı ... Yönetimi, 04/06/2009 tarihli dilekçe ile taşınmazların öncesinin orman sayılan yerlerden olduğunu belirterek orman sınırları içine alınması için dava açmıştır. Açılan dava, afet kadastrosuna itiraz olmayıp, orman kadastrosuna itiraz niteliğindedir....

                  İdaresi vekilinden, davalarının sadece 3402 sayılı Kanun'un 22/2-a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastrosu sonucu tesis edilen yeni paftaların kanun ve yönetmelik hükümlerine uygun yapılmadığı iddiasına mı, yoksa özel mülk olarak tapuda kayıtlı bulunan taşınmazın vasfının orman olarak değiştirilerek Hazine adına tapuya tescili şeklinde mülkiyet iddiasına mı, ya da her iki isteme birlikte mi ilişkin olduğunun açıklattırılması, dava sadece 3402 sayılı Kanun'un 22/2-a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastrosuna itiraza ilişkin ise, askı ilân süresi içinde açılmış olan davada kadastro mahkemesinin görevli olacağı gözönünde bulundurularak işin esasına girilmesi ve yöntemine uygun şekilde inceleme ve araştırma yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi, Orman İdaresinin davasının yalnızca mülkiyet iddiasına dayalı olduğunun anlaşılması halinde, mülkiyete ilişkin ihtilafların uygulama kadastrosunun konusunu teşkil etmemesi nedeniyle davanın usûlen reddi ile mahkemenin görevsizliğine ve...

                    Somut olayda öncelikle tartışılması gereken husus, davanın bölgede 2016 yılında yapılan uygulama kadastrosuna itiraz niteliğin de mi olduğu yoksa mülkiyet hakkına ilişkin bir tapu iptal ve tescil istemine mi ilişkin olduğudur. Buna göre; her ne kadar mahkemece yazılı şekilde karar verilmiş ise de, davacının iddiasını ileri sürüş biçimi, dava dilekçesinde açıkça taşınmazın 2016 yılında kadastro çalışmasına tabi tutulduğunu ve tespit sonucu 30.75 m2 olarak tescil edildiğini öne sürmesine ve özellikle Kadastro Müdürlüğü'ne husumet yönelterek dava açılmış olması karşısında istem, uygulama kadastrosuna itiraz istemine ilişkin olup, mahkemece davanın hak düşürücü süre nedeni ile reddine karar verilmesi isabetsizdir....

                    UYAP Entegrasyonu