Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlu şirketinin, aleyhine başlatılan genel haciz yoluyla ilamsız takibe ilişkin olarak sair itiraz nedenleri ile birlikte tebliğ tarihinde adresin boş olduğunu, tebligatın şirket yetkilisine tebliğ edilmediğini, şirket yetkilisinin tebliğ tarihinde yurdışında olduğunu, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini ileri sürerek, öğrenme tarihinin 16.11.2017 olarak tespitine karar verilmesi istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, usulsüz tebligata ilişkin şikayetinin kabulünü karar verildiği, alacaklı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine ......

    Mahkeme; usulsüz tebligat şikayetinin, usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 günlük süre içinde ileri sürülmesi gerektiği, davacı vekili, dava dilekçesinin sonuç kısmında her ne kadar müvekkilinin haciz ihbarnamelerinden 17.06.2022 tarihinde haricen haberdar olduğunu beyan etmiş ise de, dava dilekçesi içeriğinde müvekkilinin 13.06.2022 tarihinde banka hesabındaki parayı kullanamayınca icra dosyası nedeni ile hesabının bloke olduğunu öğrendiğini beyan ettiği, yine icra dosyasının incelenmesinde 17.06.2022 tarihinde davacı T1 vekilince "Müvekkilimize yapılan usulsüz tebliğ nedeni ile haciz ihbarnameleri tebliğ tarihinin müvekkilimizin icra dosyasını öğrenme tarihi olan 13.06.2022 tarihi olarak düzeltilmesi ile süresinde haciz ihbarnamesine itirazımızı içeren dilekçe" adı altında borca itiraz dilekçesi ibraz edildiği ve bu durumda borçlunun usulsüz tebligatı öğrenme tarihinin kendi beyan ve icra dosyasındaki talepleriyle sabit olduğu üzere 13.06.2022 tarihi olduğu dikkate...

    -K. sayılı ilamı ile 6100 sayılı HMK'nun 297/2. maddesi gözetilmek suretiyle borçlunun dilekçesinde ileri sürdüğü icra emrinin usulsüz tebliğ edildiği şikayeti ile borca ve faize itirazları incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmek üzere bozulduğu, bozma üzerine Bölge Adliye Mahkemesince; borçluya kıymet takdir raporunun 10.10.2018 tarihinde tebliğ edildiği, buna göre de icra mahkemesine 06.05.2019 tarihinde yaptığı başvurunun süresinde olmadığı gerekçesi ile şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Somut olayda, borçlunun, hesap kat ihtarının usulüne uygun tebliğ edilmediği şikayeti ile birlikte icra emrinin usulüne uygun tebliğ edilmediğini de ileri sürerek borca ve faize itiraz ettiği, diğer taraftan aynı tarihte ... 7. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/403 E. sayılı dosyasında, ihalenin feshine yönelik şikayetinde, aynı takip dosyasındaki kıymet takdir raporu ve satış ilanı tebliğ işlemlerinin de usulsüz olduğunu ileri sürdüğü anlaşılmaktadır....

      Muhatabın çarşıya gittiğini beyan edip (kaşenin tebliğ mazbatasına temas etmemesi nedeniyle devamı okunamıyor)" açıklamasıyla tebliğ edilmek istendiği görülmüştür. Bu durumda, tebliğ memuru tarafından bilgisine başvurulan Ahmet Kalay'ın imzasının alınmaması veya imzadan imtina edip etmediğinin mazbataya yazılmaması, ayrıca ilk derece mahkemesince yaptırılan zabıta araştırmasıyla şikayetçinin Ahmet Kalay isminde komşusunun olmadığının tespit edilmesi nedeniyle ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğu anlaşıldığından davalı vekilinin bildirdiği istinaf sebebi yerinde görülmemiştir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen icra dosyası fotokopisi ve tüm dosya kapsamına göre; davacılar aleyhine 3 adet bono alacağından dolayı 01/12/2020 tarihinde kambiyo senedine özgü takip başlatıldığı, davacı tarafın ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği iddiası ile tebliğ tarihinin 19/01/2021 olarak düzeltilmesini istedikleri, ayrıca takibe konu bonolardaki imzaya itiraz ettikleri görülmüştür....

      Davacı vekili diğer itirazları yanında kıymet takdirinin usulsüz tebliğ edildiğine yönelik itirazına gelince; davacı vekili söz konusu tebligat mazbatasındaki imzanın müvekkile ait olmadığını, satış ilanının usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğini söz konusu tebligatta tebliğ memurunun yeterli araştırmayı yapmaksızın müvekkilin çarşıda olduğunu yazdığı ve burada tebliğ memurunun ilgilinin neden adreste bulunmadığını tahkik etme görevini yerine getirmediğini bu şekilde yapılan tebligatın usulüne uygun olmadığını, müvekkilin takipten, kıymet takdirinden ve ihaleden bu usulsüz tebligatlar nedeni ile haberinin olmadığını, kıymet takdirine itiraz beyanlarının olduğunu iddia etmiştir....

      Borçlunun mahkemeye verdiği dilekçede gecikmiş itiraz deyimini kullanması, HMK'nun 33. maddesi uyarınca hukuki tavsifin hakime ait olması nedeniyle sonuca etkili olmayıp, başvuru bu hali ile 7201 sayılı Yasa'nın 32. maddesine dayalı tebligat usulsüzlüğü şikayetidir (HGK'nun 05/10/2001 tarih ve 2001/12-258 esas, 20018344 sayılı kararı). 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 32. maddesi gereğince; tebligatın usulsüz olması halinde, muhatabı tebliğden haberdar olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Öte yandan, borçlunun kendisine gönderilen tebligatın usulsüz olduğunu ileri sürerek icra mahkemesine başvurması “şikayet” olup, İİK’nun 16/1. maddesi gereğince şikayetin öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede yapılması gereklidir (HGK'nun 05/06/1991 tarih ve 91/12-258 E., 91/344 sayılı kararı)....

        Somut olayda, usulsüz de olsa ödeme emrinin borçluya 09.02.2010 tarihinde tebliğ edildiği, bundan sonra 12.11.2010 tarihinde kıymet takdir raporu tebliğ edildiği ve borçlunun ödeme emri tebliğ işlemi dışında diğer tebligatların da usulsüz tebliğ edildiği yönünde bir iddiasının olmadığı anlaşılmakla en geç kıymet takdir raporunun tebliğ edildiği bu tarihte takipten haberdar olduğunun kabulü gerekir. Bu durumda, borçlunun ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğuna yönelik 25.12.2015 tarihinde icra mahkemesine yaptığı başvuru, İİK'nun 16/1. maddesinde öngörülen yasal yedi günlük süreden sonradır. O halde mahkemece, borçlunun ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğuna yönelik şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddi ile icra dosyasından 27.01.2015 tarihinde haczedilen ... İlçesi, ... Mahallesi, 2755 ada 10 parselde bulunan 1 nolu bağımsız bölüme yönelik meskeniyet şikayetinin esası incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

          tebliğ edildiği tarihte Amerika Birleşik Devletlerinde olmadığı, icra dosyası üzerinden TK 25/a maddesine göre yapılan tebliğ işleminin usulsüz olduğunun kabulünün gerektiği, icra dosyasında 23/11/2020 tarihinden önce takipten haberdar olunduğuna dair bir bilginin yer almadığı gerekçesiyle usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne karar verilmesine yer olmadığına, asıl dosya her ne kadar gecikmiş itiraz olarak açılmış olsa da aslında talep edilen hususun usulsüz tebligat şikayeti olduğu, birleşen dosyanın da aynı mahiyette olduğu gerekçesiyle şikayetin kısmen kabulü ile 2020/488 esas sayılı doyasında ileri sürülen şikayetin kabulüne, İstanbul Anadolu 14....

          hakkında başlatıldığı, örnek 10 numaralı ödeme emrinin murise 10.01.2011’de tebliğ edildiği, bu tebligatın, Tebligat Kanunu’nun 16. maddesi gereğince, muhatabın tebliğ anında orada bulunmadığı tespit edilmeden yapıldığından usulsüz olduğu, murisin 28.5.2014’te öldüğü, muris adına çıkartılan bir yenileme emri tebligatı var ise de; tebliğ tarihi olan 01.02.2017’de murisin ölü olduğu, buna göre murisin ölüm tarihine kadar takipten haberdar olduğuna ilişkin dosya kapsamında bir bilgi bulunmadığı, alacaklının 09.3.2021 tarihli talebi ile mirasçılar ... , ..., ... ve ...’a ödeme emri tebliğ edilerek takibe dahil edildikleri anlaşılmakla, bu takip muris hakkındaki takibin devamı olup, bu nedenle de mirasçılar, murisin ölümünden önceki işlemlere itiraz edemezler. Mirasçıların itirazı; mirasçı olunmadığı, mirasın reddedildiği gibi itirazlarla, imhal, itfa, zamanaşımı (İİK m. 71) ve benzeri itirazlar olabilir....

            UYAP Entegrasyonu