Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVA KONUSU : Usulsüz tebliğ şikayeti KARAR : Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi....

ya gittiğini, tebliğ tarihinde ikametgahında bulunmadığını, takipten 09.07.2021 tarihinde haberdar olduğunu, TK 21/1. maddeye ve yönetmeliğin 30. maddesine uygun tebligat yapılmadığını belirterek kararın kaldırılması talep edilmiştir. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı aleyhine ilamsız icra takibine gidildiği, davacı tarafın ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği icra takibinden 09.07.2021 tarihinde haberdar olduklarından bahisle tebliğ tarihinin düzeltilmesi için şikayette bulunulduğu, davacıya çıkartılan ödeme emri tebligat parçasının incelenmesinde adresin o an kapalı olması nedeniyle komşusu...'...

    Davalı vekilinin istinaf başvurusu yönünden ise, şikayete konu ve mahkemece kaldırılmasına karar verilen hacizlerin ödeme emrinin tebliğ tarihine göre takibin kesinleşmesinden öncesine ilişkin olduğu, usulsüz tebligat şikayeti nedeniyle haczin geçerli olup olmayacağının tebligat usulsüzlüğü şikayeti üzerine verilen kararın kesinleşmiş olmasına bağlı olmadığı, kural olarak icra mahkemesi kararlarının uygulanması için kesinleşmesinin gerekmediği, icra mahkemesi kararlarının verildikleri tarih itibariyle hüküm ve sonuç doğuracağı, ayrıca usulsüz tebligat şikayetlerine ilişkin kararların infazı için kesinleşmesi gerektiğine dair özel yasal bir düzenleme bulunmadığı da gözetilerek (Yargıtay 12. H.D. sinin 22/06/2020 tarih, 2019/8563 esas, 2020/5245 karar sayılı benzer içtihadı bu doğrultadır) davalı vekilinin de istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir....

    Şikayetçi borçlu yanın iki farklı şikayeti bulunmaktadır. İlki, usulsüz tebligat diğeri ise takip talebine aykırı olacak şekilde ödeme emri gönderilmiş olmasıdır. Öncelikle şikayetlerin süre yönünden değerlendirilebilmesi için usulsüz tebligat şikayetinin değerlendirilmesi gerekir ise, Anılan ödeme emri tebliğ mazbatası incelendiğinde, "... 16/A olmadığından veya bulunamadığından 2 nolu haber kağıdı muhatabın kapısına yapıştırılamamıştır" şeklinde belirleme yapıldığı görülmektedir. T.K 21/2 maddesi aynen " Gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır....

    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı aleyhine Biga İcra Müdürlüğünün 2017/2467 Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi yapıldığını, davacıya gönderilen 21/08/2017 tarihli ödeme emrinin usulsüz olarak 23/08/2017 tarihinde muhataba bizzat tebliğ edilmiş gibi gösterildiğini, tebliğ mazbatasının üzerinde Av....

    Bu durumda davacı şirketin bu adreste olduğu ve taşınmadığının belirlenmesi ve tevziat saatinde kapalı olması halinde TK'nın 21/1 maddesi gereğince araştırmanın kimden yapıldığı ismi de bildirilmek suretiyle tebligat mazbatasına yazılmak ilgili muhtarlığa tebliğ yapılıp 2 nolu haber kağıdını kapıya yapıştırmak suretiyle tebliğ işleminin gerçekleştirilmesidir. Bu anlamda tebliğin yapılamamasına ilişkin tebliğ şerhi nedeniyle de TK'nın 35. Maddesine dayalı tebliğ işleminin artık usulen yapıldığından söz edilemeyecek olup mahkemece davanın usulsüz tebliğ şikayeti olarak nitelendirilmesi ile şikayetin kabulüne karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır....

    Bu halde icra mahkemesi, öncelikle davacının usulsüz tebliğ şikayetini incelemeli, tebliğin usulsüz olduğuna kanaat getirirse ve takipten haberdar olunduğu tarihten itibaren yasal süresi içerisinde dava açılmış ise sair itiraz ve şikayetlerin incelemesine geçmeli, ödeme emri tebliğinin usulüne uygun olduğu veya davanın takipten haberdar olunan tarihten itibaren yasal süresi içerisinde açılmadığı sonucuna varırsa, davanın süre yönünden reddine karar vermelidir. Ödeme emrinin borçluya tebliğ tarihine göre yasal süresi içerisinde açılmadığı görüldüğü halde davacı borçlunun usulsüz tebliğ şikayeti taraf delilleri toplanıp incelenmeden, bu hususa gerekçeli kararda yer verilmeden davalı alacaklının imza incelemesine ilişkin delil avansını yasal süresi içerisinde yatırmadığından bahisle davacının imzaya itirazının kabulüne karar verilemez....

    Limited Şirketi vekili, icra mahkemesine yaptığı başvuruda, 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnamesi tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ve ıttıla tarihinin 19.08.2015 olduğunu ileri sürerek tebliğ tarihinin düzeltilmesini talep etmiş, mahkemece; şikayetin kabulü ile 89/2 ve 3 haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin 18.08.2015 olarak belirlenmesine karar verilmiştir. Tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesine göre; “Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi addolunur.” Şikayetçinin bildirdiği öğrenme tarihi esas olup, bu tarihin aksi karşı tarafça ancak yazılı belge ile ispatlanabilir....

      İcra Hukuk Mahkemesi'nin 19/11/2021 tarih 2021/1100 E. - 2021/1337 K. sayılı sayılı kararında usulsüz tebligat şikayeti ve borca itiraza yönelik istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1- b-1 maddesi uyarınca esastan REDDİNE, Davacı borçlunun Ankara 12....

      İcra Müdürlüğünün 2019/13510 Esas sayılı dosyasıyla başlatılan takip kapsamında ödeme emrinin, şirketlerinde çalışmayan ve tebligatın yapıldığı tarihte şirketle hiçbir ilişkisi ve temsil sıfatı olmayan Buğra Aydın'a usulsüz tebliğ edildiğini, takipten tahliye işlemi için şirkete gelinen 25/11/2019 tarihinde haberdar olduklarını, takibe ve tahliye taahhüdüne itiraz ettiklerini, tahliye taahhüdündeki imzayı kabul etmediklerini bildirerek usulsüz tebligatın iptaline, süresinde yapılan itiraz nedeniyle takibin durdurulmasına karar verilmesini istemiştir. YANIT : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, tahliye emrinin davacı T5 daimi çalışanı Buğra Aydın'a tebliğ edildiğini, bu kişinin şirket çalışanı olduğunun 25/11/2019 tarihli haciz tutanağında daimi çalışan Şebnem Yaşar'ın Buğra Aydın'ın 15 gün önce işten ayrıldığına ilişkin beyanından da anlaşıldığını, aynı taraflar arasında İzmir 5....

      UYAP Entegrasyonu