Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğü'nün 2018/13527 esas sayılı dosyasında usulsüz tebliğ şikayeti ve imzaya itiraza ilişkindir. HMK'nın 344. maddesi gereğince; istinaf dilekçesi verilirken istinaf kanun yoluna başvuru harcı ve tebliğ giderleri de dahil olmak üzere tüm giderler ödenir, bunların hiç ödenmediği veya eksik ödendiği sonradan anlaşılırsa, kararı veren mahkeme tarafından verilecek bir haftalık kesin süre içinde tamamlanması, aksi halde başvurudan vazgeçmiş sayılacağı hususu başvurana yazılı olarak bildirilir, verilen kesin süre içinde harç ve giderler tamamlanmadığı takdirde, mahkeme başvurunun yapılmamış sayılmasına karar verir....

İcra müdürlüğünün 2018/12874 esas sayılı dosyasında müvekkilinin yıllar önce taşınmış olduğu adresine doğrudan mernis adresi olarak tebligat gönderildiğini bu nedenle tebligatın usulsüz olduğunu, müvekkilinin hayatı boyunca çek keşide etmediğini bu nedenle takip dayanağı senetteki imzanın müvekkiline ait olmadığını beyanla usulsüz tebliğ edilen ödeme emrinin iptali ile 30/10/2019 tarihinin öğrenme tarihi olarak tespitini, imzaya itiraz nedeniyle takibin tedbiren durdurularak ardından iptaline, alacaklının tazminata ve para cezasına mahkumiyetine karar verilmesi talebinde bulunmuştur. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; icra dosyasından davacıya yapılan tebligatların usulüne uygun olarak tebliğ edildiğini bu nedenle süresinde yapılmayan imzaya itiraz davasının süreden değilse esastan reddine ve davacı aleyhine tazminata hükmedilmesine karar verilmesi talebinde bulunmuştur. İlk derece mahkemesince; davanın kabulüne, Bursa 10....

İCRA HUKUK) MAHKEMESİ TARİHİ : 10/09/2021 NUMARASI : 2021/15 2021/133 DAVA KONUSU : Usulsüz Tebligat Şikayeti, Yetkiye, İmzaya, Borca İtiraz KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafça müvekkili aleyhine Kemalpaşa İcra Müdürlüğü'nün 2019/409 Esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, ödeme emirlerinin İsa Bilecik isimli bir şahsa tebliğ edildiğini, tebligatın yapıldığı İsa Bilecik isimli şahsı müvekkilinin tanımadığını, müvekkilinin adına kayıtlı işyerini 31 Aralık 2018 tarihinde kapattığını, bu durumun icra dosyasında yapılan Bağkur kaydı sonucunda açıkça görüleceğini, iş yerini kapattıktan sonra müvekkillinin yanında birinin çalışmasının söz konusu olmadığını, müvekkilinin yanında çalışmayan ve tanımadığı bir şahıs tarafından alınan tebligatın usulüne uygun olmadığını, usulsüz tebligat uyarınca üzerine...

şikayetin reddine, yetkiye, borca imzaya itirazın İİK'nun 168....

Şikayet ve itiraz tarihi olan 06.03.2013 tarihi itibariyle alacaklı, yukarıda tarihi belirtilen temlik gereği artık ...'tır. Davalı olarak gösterilen ...'ın 05.03.2013 tarihi itibariyle alacaklı sıfatı kalmadığından sıfat yokluğu (aktif husumet ehliyeti olmadığından) hakkındaki usulsüz tebligat şikayeti ve imza itirazının reddi yerine adı geçen yönünden şikayet ve itirazın kabulü ile takibin durdurulmasına (iptaline) ve ... aleyhine %20 orandan tazminata ve %10 para cezasına hükmedilmesi doğru değildir. O halde mahkemece; temlik veren ... hakkında istemin pasif husumetten reddine karar vermek gerekirken işin esası incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. 2- Temlik alacaklısı ...'ın temyiz itirazlarının incelenmesinde; Yukarıda da belirtildiği gibi temyiz incelemesine konu şikayet ve itiraz yönünden ilgili ve yasal hasım, alacaklı sıfatını Noter temliknamesi ile kazanan ...'tır. Hal böyle olunca, mahkemece alacaklı ...'...

    a 12.12.2014 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu ... adına çıkan tebligatın ise iade edildiği anlaşılmaktadır. İİK'nun 58-61. maddeleri uyarınca ödeme emri iptal edildikten sonra borçluya yeniden ödeme emri tebliğ olunmuş ve borçlular süresinde imzaya ve borca itiraz etmiştir. Yeni ödeme emrinin tebliği ile birlikte borçluların borca ve imzaya itiraz hakkı yeniden doğar. Kaldı ki; İcra Hukuk Mahkemesi 2014/506-523 sayılı kararında ödeme emri iptal edilmiş olup sair itirazlar da incelenmemiştir. O halde mahkemece, 12.12.2014 tebliğ tarihine göre süresinde olan itirazın esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yerinde olmayan gerekçe ile ve süre aşımı nedeniyle istemin reddi isabetsizdir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamı itibari ile; Alacaklı tarafından borçlu aleyhine kambiyo takiplerine özgü haciz yolu ile takipte, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda; ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğunu ileri sürerek tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak düzeltilmesine karar verilmesini talep ettiği, imzaya itiraz ettiği, mahkemece 19.10.2017 tarihli ara karar ile usulsüz tebligat şikayetin kabulüne karar verilerek öğrenme tarihi olan 22.05.2017 tarihini tebliğ tarihi olarak tespitine, gerekçeli kararında ise imzaya itirazının kabulüne, %20 oranında tazminata ve %10 oranında para cezasına hükmettiği, kararın temlik alan davalı alacaklı vekili tarafından istinaf edildiği anlaşılmaktadır....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Uyuşmazlık, İnegöl İcra Müdürlüğü'nün 2019/6012 Esas sayılı takip dosyasında usulsüz tebliğ şikayeti, imzaya, borca ve ferilerine itiraza ilişkindir. HMK'nun 297/2 maddesi gereğince, hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi usulen zorunludur. Davacı borçlu tarafça, sair itiraz ve taleplerin yanında, ödeme emrinin usulüne uygun şekilde tebliğ edilmediği de ileri sürülmesine rağmen, mahkemece bu hususta olumlu ya da olumsuz herhangi bir hüküm kurulmamıştır. Yukarıda belirtilen usuli eksiklik kamu düzenine ilişkin esaslı hata niteliğinde olup, HMK 'nun 355....

      Her ne kadar, alacaklı takipten feragat etmiş ise de, borçlu tazminat talebinde bulunduğundan, mahkemece, öncelikle borçlunun ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğüne ilişkin şikayeti incelenerek, tebligatın usulsüz olduğunun tespiti halinde tebliğ tarihinin düzeltilmesi ve buna göre icra mahkemesine yapılan başvurunun yasal sürede olduğunun saptanması durumunda, imza itirazında haklı olup olmadığı değerlendirilerek oluşacak sonuca göre tazminat talebi hakkında bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre borçlunun sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Kooperatifi tarafından borçlu T3 hakkında takip yapıldığı, bu takipte borçlunun usulsüz tebliğ şikayeti ile birlikte imzaya itiraz etmesi üzerine verilen Bakırköy 3 İcra Hukuk Mahkemesinin 05/02/2019 tarihli 2016/801 e sayılı 2019/145 karar sayılı kararı ile şikayetin kabul edilerek ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltildiği, akabinde imzanın borçlunun eli ürünü olmaması nedeniyle takibin durdurulmasına, kötüniyet tazminatına, yargılama giderine ve vekalet ücretine hükmedildiği, borçlu tarafından, anılan bu ilamda hükmedilen kötüniyet tazminatı, yargılama gideri ve vekalet ücretinin tahsili için alacaklı S.S. Dolapdere ... Kooperatifi aleyhine Bakırköy 14 icra müdürlüğünün 2019/5395 sayılı dosyasında ilamlı takip başlatıldığı görülmektedir....

        UYAP Entegrasyonu