Taraflar arasındaki usulsüz tebligat şikayeti, imzaya ve borca itiraz nedeni ile yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile imzaya ve borca itirazın reddine karar verilmiştir. Kararın itiraz eden borçlu vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı itiraz eden borçlu vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Borçlu itiraz dilekçesinde, ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğunu, senetteki imzanın davacıya ait olmadığını ve borcunun olmadığını iddia ederek takibin durdurulmasına ve davalının tazminat ve para cezasına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir. II....
Somut olayda ödeme emrinin davacıya 29.04.2021 tarihinde tebliğ edildiği, davacının 06.05.2021 tarihinde icra mahkemesine başvurarak imzaya itirazlarının yanında tebliğin usulsüz olduğunu ve bundan 05.03.2021 tarihinde haberdar olduklarını ileri sürdüğü, mahkemece usulsüz tebligata şikayetine yönelik bir değerlendirme ve hüküm kurulmadığı, yalnız imzaya itiraz değerlendirildiğinden ve takip durduğundan davacının usulsüz tebligat şikayeti hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği, ancak imzaya itirazın esasının incelenebilmesi için öncelikle davanın süresinde ileri sürülüp sürülmediğinin tetkikinin gerektiği, mevcut durumda buna yönelik dava süresinde değil ise de davacının usulsüz tebligat şikayetini de ileri sürmüş olması karşısında bu şikayetinin haklı görülmesi ve düzeltilecek tebliğ tarihine göre imzaya itirazın süresinde ileri sürüldüğü durumda anılan itirazın esasının incelenebileceği, Somut olayda, mahkeme gerekçesinde ödeme emrinin usulsüz tebliğine ilişkin şikayetine...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte, takip borçlusunun ödeme emrinin usulsüz tebliğine, senedin kabiyo vasfına yönelik şikayet ile imzaya ve borca itiraza ilişkindir....
İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan takipte, borçlu icra mahkemesine başvurusunda, ödeme emri tebliğine ilişkin tebligat zarfında bulunan imzanın kendisine ait olmadığını belirterek usulsüz tebliğ şikayeti ile birlikte takip konusu borca, faize ve takip dayanağı senetteki imzasına itiraz etmiş, mahkemece borçlu hakkındaki takibin durdurulmasına, borçlunun tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hükmü taraf vekilleri temyiz etmiştir. 1- İşin niteliği bakımından temyiz tetkikatının duruşmalı olarak yapılmasına, HUMK.nun 438. ve İİK.'...
Somut olayda, davacıların örnek 10 numaralı ödeme emrini öğrenme tarihlerini 09/07/2019 olarak bildirdikleri, usulsüz tebliğ şikayeti için 7 günlük itiraz süresinin son gününün 16/07 2019 tarihine, imzaya ve borca itiraz için beş günlük itiraz ve şikayet süresinin son günü olan 14/07/2019 tarihinin hafta sonu pazar günü tatiline rastladığı, resmi tatilden sonraki ilk mesai günü olan15/07/2019 gününün ise resmi bayram tatil olması nedeniyle itiraz süresi, tatili takip eden ilk iş günü olan 16/07/2019 tarihinde biteceğinden bu tarihte yapılmış olan itiraz süresindedir. (12 HD esas no:2014/34312karar no: 2015/2178- esas no:2015/4344 karar no:2015/14658- esas no:2018/12587karar no: 2018/8946 ) O halde, Mahkemece usulsüz tebligat şikayeti incelenerek, sonucunda kabul edilmesi halinde Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca borçlunun tebliğe muttali olduğu tarihin tebliğ tarihi olarak düzeltilmek suretiyle sair itirazları yönünden yargılamaya devam edilerek oluşacak sonuca göre bir karar...
İİK'nun 170/.... maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanun'un 168/.... maddesine göre kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde, imzaya itirazın yasal beş günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup, mahkemece re'sen gözetilmelidir. Somut olayda, borçluya ödeme emrinin 29/07/2016 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekili tarafından tebliğ işleminin usulsüzlüğü ileri sürülerek .../08/2016 tarihinde imzaya ve borca itirazda bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda ilk derece mahkemesince, borçlunun öncelikle usulsüz tebliğ şikayeti değerlendirilerek, oluşacak sonuca göre itirazlarının incelenmesi gerekirken, yazılı şekilde sonuca gidilmesi ve istinaf başvurusunun da ... Adliye Mahkemesince esastan reddedilmesi isabetsiz olup, ... Adliye Mahkemesi kararının kaldırılması ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temlik alan ... Varlık Yönetim A.Ş.'...
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı tarafın kötü niyetli olduğunu, kasıtlı olarak Ihlamur Köyü Simav adresine tebligatın yapıldığını, son adresin mernis adresi olsa dahi mernis şerhi konulmaksızın bu adrese önce normal tebligat yapılması gerektiğini, davacıya ödeme emrinin 7201 sayılı T.K hükümlerine uygun olarak yapılmadığı için usulsüz tebligat söz konusu olduğunu, borca ilişkin itirazlarının icra müdürlüğüne öğrenme tarihinden sonra süresi içerisinde yapıldığını, şikayetlerinin süre yönünden borca, yetkiye, imzaya ve ferilerine itirazlarının reddine hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, ilamsız icra takibinde usulsüz tebligat şikayeti ve borca itiraza ilişkindir....
Hukuk Dairesi HÜKÜM/KARAR : Kısmen Kabul/Kaldırma/Ret İLK DERECE MAHKEMESİ : Kırklareli İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kambiyo senedine özgü takipte usulsüz tebligat şikayeti, yetki, imza, borca kısmi itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabul kısmen reddi ile; davacı-borçlunun usulsüz tebliğ şikayetinin kabulüne, ödeme emri tebliğ tarihinin öğrenme tarihi (05.02.2020) olarak belirlenmesine, İİK'nın 169/a ve 170. maddeleri uyarınca davacı-borçlunun borca itirazının ve imzaya itirazının, yetkiye itirazının ayrı ayrı reddine, Kırklareli İcra Müdürlüğünün 2020/230 esas sayılı takibinin devamına, takip durdurulduğundan İİK'nın 170. maddesi uyarınca davacı-borçlu aleyhine Kırklareli İcra Müdürlüğünün 2020/230 esas sayılı icra dosyasında asıl alacağın %20'si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine, iş bu icra inkar tazminatının borçludan tahsili ile alacaklıya verilmesine, İİK'nın 170. maddesi uyarınca davacı-borçlu aleyhine...
HMK'nun 297/2 maddesi gereğince, hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi usulen zorunludur. İlk derece mahkemesince, Dairemizin kaldırma kararı sonrasında tebliğ mazbatasına yönelik imza incelemesi yapılarak sonuca gidilmiş, ancak, davacı tarafın takibe dayanak belgedeki imzaya itirazı yönünden herhangi bir inceleme yapılmamıştır. Yani, davacı tarafça, dava dilekçesinde usulsüz tebliğ şikayeti, borca ve imzaya itiraz isteminde bulunulduğu halde mahkemece davacının kambiyo takibindeki dayanak belgeye ilişkin imzaya itiraz istemi hakkında olumlu ya da olumsuz herhangi bir değerlendirmede bulunulmamış ve hüküm kurulmamıştır. Yukarıda belirtilen usuli eksiklik kamu düzenine ilişkin esaslı hata niteliğinde olup, HMK 'nun 355....
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Başvuru; kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile yapılan icra takibinde usulsüz tebliğ şikayeti ile birlikte imzaya borca itiraz ve İİK'nun 82. maddesine dayanan meskeniyet şikayeti niteliğindedir. İİK'nun 82. maddesinin 1.fıkrasının 12. bendinde yer alan haline münasip evin haczedilmezliği şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tabidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 168. maddesinin 4. ve 5. bendine göre; imzaya ve borca itirazın ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren beş gün içinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre hak düşürücü nitelikte olup; mahkemece re'sen gözetilmelidir....