Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkiline yapıldığı ileri sürülen tebligattan müvekkilinin bilgisi olmadığını, bu nedenle müvekkilin takibi öğrendiği tarih göz önüne alınarak başta senet üzerinde değişiklik yapıldığı, dolayısıyla zamanaşımı oluştuğu ve diğer tüm itirazlarının incelenmediğini, usulsüz tebliğ nedeniyle memuru şikayet iddiamızı araştırıp gerekçelendirmeden eksik gerekçe ile hüküm kurulduğunu tüm bu nedenlerle istinaf başvurularının kabulü ile mahkemece verilmiş olan kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep ettiği görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava, icra takibinde borca, yetkiye, zamanaşımına ve usulsüz tebligata itiraz ile takibin iptali istemine ilişkindir....

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/2385 KARAR NO : 2023/906 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ERDEMLİ İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/07/2021 NUMARASI : 2021/101 2021/231 DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Erdemli İcra Hukuk Mahkemesi'nin 07.07.2021 tarih 2021/101 esas 2021/231 karar sayılı mahkeme kararının süresi içinde davacı borçlu vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine işin gereği görüşülüp düşünüldü: DAVA: Davacı-Borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; Erdemli İcra Müdürlüğünün 2020/2335 E sayılı dosyasıyla müvekkili şirkete gönderilen ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini, zira, tebliğ memurunun mazbatada adı yazılı Gülsüm Su'nun tebliğe ehil olup olmadığı araştırmadığını ve tebligatı nerede ve saat kaçta yaptığını mazbataya yazmadığını, takibin 05/04/2021 tarihinde öğrenildiğini belirtmiş, ayrıca takibe, borca, işlenmiş faize ve oranına işleyecek faize masraf ve tüm ferilerine...

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/727 KARAR NO : 2021/2847 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 23/12/2020 NUMARASI : 2019/773 ESAS, 2020/596 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİĞ ŞİKAYETİ-İMZAYA İTİRAZ KARAR : İzmir 10....

Dava İİK'nun 16,21 maddeleri uyarınca açılmış ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesi istemine yönelik şikayet ve İİK'nun 169/a maddesi uyarınca açılmış kambiyo takibinde borca itiraz davasıdır....

DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesine dayalı usulsüz tebligat şikayeti ve İİK'nın 169. maddesine dayalı borca itiraza ilişkindir. İzmir 17. İcra Müdürlüğünün 2019/8904 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, alacaklı davalı tarafından davacı borçlu hakkında kambiyo senetlerine özgü yol ile yapılan takip olduğu, ödeme emrinin 27/06/2019 tarihinde, 103 davetiyesinin ise 04/02/2020 tarihinde borçluya tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Tebligat Kanunu'nun 21/1. ve Tebligat Yönetmeliği'nin 30/1. maddesi hükümleri uyarınca yapılacak tebliğ işleminde muhatap adreste bulunmaz ise, adreste bulunmama nedeni araştırılarak komşu, kapıcı, yönetici beyanının alınması, beyanda bulunan kişinin mutlaka adı ve soyadı ile sıfatının (komşu, kapıcı, yönetici) tebligat parçasına yazılması gerekir. Aksi halde yapılan tebliğ işlemi geçersiz olur. Somut olayda, ödeme emri davacı borçluya 27/06/2019 tarihinde "adreste muhatap veya yakınlarından kimse bulunmadı....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından genel haciz yolu ile ... icra takibine başlandığı, borçlunun icra mahkemesine başvurarak ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine ilişkin şikayeti ile beraber mükerrer takip yapıldığını ve sair itirazlarını ileri sürdüğü, mahkemece usulsüz tebligat şikayetinin kabulünün yanısıra takibin mükerrerlik nedeniyle iptaline karar verildiği görülmektedir. Borçlunun mükerrerlik iddiası borca itiraz niteliğinde olup, takibin şekline göre bu itirazın İİK'nun 62. maddesi uyarınca icra dairesine yapılması gerekir....

    Daha sonra borçlu yenileme emri tebliğ edilmesi ise ona yeni bir itiraz hakkı bahşetmez. Somut olayda borçluya gönderilen örnek 10 numaralı ödeme emri 09.04.2012 tarihinde tebliğ edilmiş, borçlu itiraz ve şikayetlerini süresinden sonra 24.07.2014 tarihinde bildirmiştir. Borçlunun şikayet dilekçesinde ödeme emri tebligatının usulsüz olarak yapıldığı yönünde bir iddiası da bulunmamaktadır. Bu durumda, istemin süre aşımı nedeni ile reddi gerekirken, işin esasının incelenerek şikayetin kabulüne karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      O halde, mahkemece borçlunun usulsüz tebligat şikayetinin reddine karar verilmesi gerekirken tebligat yapılan şahsın ticaret sicili kayıtlarına göre şirket yetkilisi olmadığından bahisle şikayetin kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. Öte yandan, takibin şekline göre İİK'nun 62. maddesi uyarınca her türlü itirazın icra dairesine bildirilmesi zorunludur. Borçlunun yetkiye ve borca itirazlarını ödeme emri tebliğinden ( ya da usulsüz tebligat nedeni ile takipten haberdar olduğu tarihten itibaren) yedi gün içinde icra dairesine bildirmesi gerekli olup, icra dairesi yerine icra mahkemesine başvurması hukuki bir sonuç doğurmaz. Yasal sürede yapılan borca ve imzaya itiraz ise icra takibini durdurur....

        İcra Müdürlüğüne aynı borç için süresinde itiraz edildiğini, davalının itirazın kaldırılması talebinde bulunmadan, dosyanın yetki yönünden Ortaca İcra Müdürlüğüne gönderilmesini istediğini, takibin Tebligat Kanununa ve hukuka aykırı şekilde devam ettiğini belirterek, kararın bozulmasına ve takibin durdurulmasına karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğü nedeniyle tebliğ tarihinin düzeltilmesi ve borca itiraz nedeniyle takibin durdurulması isteminin reddine ilişkin icra memur işlemini şikayettir. Borçlunun tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin başvurusu, İİK'nın 16. maddesi uyarınca şikayet niteliğindedir. Şikayet başvurusu, şikayete konu işlemin öğrenilmesinden itibaren yedi gün içinde yapılmalıdır. Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır....

        DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Asıl dava İİK'nın 170. maddesi uyarınca imzaya itiraz, İİK'nın 169/a maddesi uyarınca borca itiraz ve birleşen dava İİK'nın 16. maddesi uyarınca ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğü nedeniyle tebliğ tarihinin düzeltilmesi, İİK'nın 170. maddesi uyarınca imzaya itiraz, İİK'nın 169/a maddesi uyarınca borca itiraz istemlerine ilişkindir. İİK'nın "Takibin Durması ve Düşmesi" başlıklı 193. maddesinin 1. ve 2. fırkalarında: "İflasın açılması, borçlu aleyhine haciz yoluyla yapılan takiplerle teminat gösterilmesine ilişkin takipleri durdurur. İflas kararının kesinleşmesi ile bu takipler düşer..." düzenlemesi yer almaktadır. Dosyadaki bilgi ve belgelerden, takip borçlusu Çoşan Ahmet Turizm..Ltd. Şti. hakkında, İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından 06/10/2017 tarih ve 2016/557 Esas 2017/1049 Karar sayılı karar ile verilen ve 03/04/2018 tarihinde kesinleşen iflas kararının bulunduğu anlaşılmaktadır....

        UYAP Entegrasyonu