Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nun 21/2. maddesine göre tebligat yapılması gerektiğine ilişkin şerhin yazıldığı, tebliğ memuru tarafından; "Gösterilen adreste muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, tebliğ adresinin kapalı olması nedeniyle TK'nun 21/2 gereğince tebliğ evrakı Eymir mahalle muhtarına 16/05/2019 tarihinde tebliğ edilmiştir. 2 nolu haber kağıdı kapısına yapıştırılmıştır” şerhi verilerek 16/05/2019 tarihinde tebliğ işleminin tamamlandığı ve tebligatın yukarıdaki yasa ve yönetmelik hükümleri uyarınca usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görüldüğünden usulsüz tebligat şikayetinin reddine karar vermek gerekmiştir. Şikayetçinin borca itiraz ve yetkiye itirazı hususunda da; İİK'nun 62/1. maddesine göre genel haciz yoluyla ilamsız takipte borca itirazın, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük yasal süre içerisinde icra dairesine yapılması gerekir....

Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, dava dilekçesinde açıkça müvekkilinin taşınmazları hakkında yapılan tebligatın usulsüz tebliğ edildiğini, müvekkilinin taşınmazları için ihale günü verildiğini, taşınmazlarına kıymet takdiri yapıldığını 11/08/2021 tarihinde öğrendiklerini belirttiklerini, bu durumda taşınmaz satış ilanı tebligatı yönünden de usulsüz tebligat şikayetinde bulunduklarının izahtan vareste olduğunu, kararın kaldırılarak şikayetin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Dava İİK'nun 16, 21 maddesi uyarınca açılmış usulsüz tebligat şikayeti ve 128/a maddesi uyarınca açılmış kıymet takdirine itiraz davasıdır....

İlamsız takip yolunda borca yönelik itirazların İİK'nın 62. maddesi uyarınca icra müdürlüğüne yapılması gerekir. Müdürlük yerine icra mahkemesine yapılan itiraz hukuki sonuç doğurmaz. Somut olayda, davacı borçlu vekili, 11/09/2020 tarihinde usulsüz tebligat şikayeti davasına bakan İzmir 4. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2020/358 Esas sayılı dosyasına sunmuş oldukları gecikmiş itirazlarının değerlendirilmesi gerektiğini belirtmiş ise de, yukarıda belirtilen yasal düzenleme uyarınca davacı borçlu vekili tarafından, takibin öğrenildiği belirtilen ve İzmir 4. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2020/358 Esas sayılı dosyasında karar verilen 09/09/2020 tarihinden itibaren yasal 7 günlük süre içinde icra müdürlüğüne verilmiş borca itiraz dilekçesi bulunmadığı, borca itirazın yasal süre geçtikten sonra 30/11/2020 tarihinde yapıldığı, icra mahkemesine yapılan itirazın sonuç doğurmayacağı anlaşılmakla, şikayetin reddi kararında isabetsizlik bulunmamaktadır....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus iflas yoluyla başlatılan takibe karşı borçlunun, usulsüz tebligat şikayeti ile borca itiraz ve diğer şikayetlerini ileri sürerek takibin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, davanın konusu kalmadığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği görülmektedir....

    Somut olayda; kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte, borçlunun usulsüz tebliğ şikayeti ile birlikte zaman aşımı itirazında bulunduğu, Mahkemece; usulsüz tebliğ şikayeti ile ilgili olarak değerlendirmede bulunulmasına rağmen bu konuda herhangi bir hükme yer verilmediği, zaman aşımı itirazının ise süreden reddedildiği görülmektedir. Oysa ki, yukarıda yer verilen hükümler doğrultusunda Mahkemece, şikayet/itiraz dilekçesindeki nedenler tartışılarak her bir talep hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi gerekmektedir....

      UYUŞMAZLIĞIN TESPİTİ, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, usulsüz tebliğ şikayeti ve hacizlerin kaldırılmasına ilişkin şikayete ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Somut olayda Davalı/Alacaklı tarafından asıl borçlu dava dışı Erkan Özdemir aleyhine başlatılan icra takibinde , davacı/şikayetçi üçüncü kişinin, taraflarına gönderilen İİK’nin 89/1, 89/2 ve 89/3. haciz ihbarnamelerinin usulsüz tebliğ edildiğini beyanla tebliğ tarihinin, öğrenme tarihi olan 18.10.2018 olarak düzeltilmesi ve hacizlerin kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece davacıya gönderilen 89/1 haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin 18.10.2018 olarak düzeltilmesi ve hacizlerin kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır....

      tebliğ edildiği tarihte Amerika Birleşik Devletlerinde olmadığı, icra dosyası üzerinden TK 25/a maddesine göre yapılan tebliğ işleminin usulsüz olduğunun kabulünün gerektiği, icra dosyasında 23/11/2020 tarihinden önce takipten haberdar olunduğuna dair bir bilginin yer almadığı gerekçesiyle usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne karar verilmesine yer olmadığına, asıl dosya her ne kadar gecikmiş itiraz olarak açılmış olsa da aslında talep edilen hususun usulsüz tebligat şikayeti olduğu, birleşen dosyanın da aynı mahiyette olduğu gerekçesiyle şikayetin kısmen kabulü ile 2020/488 esas sayılı doyasında ileri sürülen şikayetin kabulüne, İstanbul Anadolu 14....

      ödeme emrinin tebliğ tarihinin dava tarihi olan 15.11.2021 olarak tespitine, Kayseri Genel İcra Müdürlüğü'nün 2021/42675 Esas sayılı dosyasında süresinde borca ve tüm ferilerine itiraz ettiklerinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir....

      kararında yalnız borca itiraz hususunu değerlendirdiğini, eksik ve hatalı inceleme sonucu verilen kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

      Davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine, 10/08/2018 düzenleme, 15/09/2018 vade tarihli, 55.000,00 TL bedelli bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibi başlatılmış, davacıya 18/03/2019 tarihinde ödeme emri tebliğ edilmiş, 06/05/2019 tarihinde açılan dava ile tebligat tarihinin 30/04/2019 tarihi olarak düzeltilmesi ve borca itiraz nedeniyle takibin durdurulmasına karar verilmesi istenilmiş, mahkemece usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne, borca itirazın reddine karar verilmiştir. Davacı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, tebligat tarihinin düzeltilmesine yönelik bir istinaf talebi bulunmamaktadır. Düzeltilen tebliğ tarihine göre borca itiraz süresindedir....

      UYAP Entegrasyonu