Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; itirazın süresinde olmadığını, davacının aynı konu ile ilgili olarak C.Savcılığına dilekçe verdiğini, dilekçenin 17/07/2018 tarihinde havale edildiğini, dilekçede senetten ve takipten haberdar olduğunun açıklandığını, dilekçeye imzası ve nüfus cüzdan fotokopisinin ekli bulunduğunu belirterek, usulsüz tebligat şikayetininin reddine ve haksız v e hukuki dayanaktan yoksun gecikmiş itirazların reddine, davacı yanın tazminat ve para cezası ile mahkumiyetine karar verilmesini talep etmiştir....
Açıklanan nedenlerle davalının istinaf başvurusunun kabulü ile HMK'nun 353/1- b.2. maddesi gereğince İlk Derece Mahkeme kararının kaldırılmasına, bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden davacının usulsüz tebliğ şikayetinin reddine, davacının yetki itirazının, borca itirazının, imzaya itirazının ve borcun ferilerine itirazının süre aşımından reddine dair karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle, 1- Davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, HMK'nun 353/1- b.2. maddesi gereğince Gaziosmanpaşa 2....
Somut olayda, davacı borçlu tarafça, dava dilekçesinde sair itiraz ve şikayetlerin yanı sıra ödeme emrinin usulsüz olarak tebliğ edildiği, borca faize ve ferilere ve zaman aşımına itiraz istemleri ileri sürülmüş, mahkemece belirtilen bu hususlardan, usulsüz tebligat şikayeti konusunda olumlu ya da olumsuz herhangi bir değerlendirmede bulunulmamış ve hüküm kurulmamıştır. Gerekçeli kararda sadece borca itiraz yönünden inceleme yapılarak sonuca gidilmiştir. Yukarıda belirtilen usuli eksiklik kamu düzenine ilişkin esaslı hata niteliğinde olup, HMK 'nun 355. Maddesi uyarınca, dairemizce resen nazara alınması zorunlu olduğundan; davacı tarafın istinaf sebepleri bu aşamada değerlendirilmeksizin, HMK'nun 355 ve 353/1- a-6 maddeleri gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, belirtilen eksikliklerin giderilerek usulüne uygun şekilde hüküm kurulması için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, oy birliği ile karar verilmiştir....
Şikayetçiler vekili istinaf başvurusunda özetle; murise yapılan ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğü hususunda çekişme bulunmadığını, mirasçıların öğrenme tarihinden itibaren usulsüz tebligata ilişkin şikayet hakkının bulunduğunu, usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile yetkiye, borca ve zamanaşımına dair itirazların çerçevesinde takibin iptaline karar verilmesini, aksi halde murisinin ağır hastalığının bulunması, takibe itiraz imkanı olmaması nedeniyle geçikmiş itirazın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
Hopa İcra Müdürlüğünün 2021/646 Esas-Birleştirilen 2021/634 Esas sayılı dosyasından davacı müvekkil hakkında başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe dayanak çekteki imza müvekkiline ait olmadığı gibi davalıya da borcunun olmadığını, Hopa İcra Müdürlüğünün 2021/646 Esas-Birleştirilen 2021/634 Esas sayılı ile müvekkili hakkında icra takibi başlatılmış olup ödeme emri usulüne uygun olarak tebliğ edilmemiş ve tebligat müvekkile ulaşamadığından müvekkil icra takibinden haberdar olamamış ve usulsüz tebliğ tarihine göre süresinde itiraz etme fırsatı bulunmadığını, müvekkilinin icra takibinden usulsüz tebligat nedeniyle 14.10.2021 tarihinde haberdar olduğunu, bu nedenle tebliğ tarihi Tebligat Kanunu gereği öğrenilen tarih olan 14.10.2021 sayılacağından, tebliğ tarihinin bu şekilde düzeltilmesi, itiraz süresinin bu tarihten itibaren işlediğinin ve 14.10.2021 tarihli imza ve borca itirazımızın süresinde olduğunun kabulü ile takibin durdurulmasına karar verilmesi gerektiğini...
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/502 Esas sayılı dosyasından açılan usulsüz tebligat şikayeti dosyasının sonucu beklenmeksizin, bu dosya hiç değerlendirilmeksizin, dosya üzerinden yapılan inceleme ile, takip dosyasındaki tebligatların usulüne uygun olduğu belirtilerek, gecikmiş itirazın kabulüne karar verilmiştir. Mahkemece yapılması gereken Bodrum 1. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/502 Esas sayılı dosyasından açılan usulsüz tebligat şikayeti dosyasının sonucu beklenerek, bu davada verilen karara göre gecikmiş itiraz davasının değerlendirilerek, karar verilmesinden ibarettir....
ya gittiğini ve ikametinde bulunmadığını, borca itiraz ettiğini beyanla takibin durdurulmasını talep etmiştir. II. CEVAP Davalı alacaklı cevap dilekçesi sunmamıştır. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile ödeme emrinin davacı borçluya tebliğine ilişkin tebliğ mazbatası incelendiğinde, muhatabın adresine normal tebligat gönderildiği, mernis şerhli gönderilmediği, borçlunun adreste ikamet ettiği halde adresin o an kapalı olması nedeniyle komşusu......
İcra Müdürlüğü olduğunu, borca ve fer'ilerine de itiraz ettiklerini beyanla şikayet ve itirazlarının kabulü ile tazminata hükmedilmesini talep etmiştir....
İcra Dairesinin 2019/31397 sayılı dosyasında davalı aleyhine takip başlattıklarını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, borca itiraz eden davalının takibe konu senetteki imzaya itiraz etmediğini, bu nedenle takip konusu senedin İİK 68/a maddesi kapsamında belirtilen imzası ikrar edilmiş belgelerden olduğunu, borcun ödendiğinin de ispatlanamadığını söyleyerek itirazın kaldırılmasına, davalı aleyhine tazminata hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir....
İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki usulsüz tebligat şikayeti ve icra memur muamelesine şikayetten dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince usulsüz tebligat şikayetinin süreden, diğer şikayetlerin ise esastan reddine karar verilmiştir. Kararın davacı borçlu vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı borçlu vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....