"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte, borçlunun ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürerek, İİK’nun 168/4-5 maddesinde öngörülen 5 günlük süreden sonra imzaya ve borca itiraz ederek icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, usulsüz tebliğ şikayeti incelenemeden işin esasının incelenerek imzaya itirazın kabulü karar verilmesi üzerine, mahkeme kararının Dairemizce, öncelikle usulsüz tebliğ şikayeti yönünden inceleme yapılması gerekçesiyle bozulduğu, mahkemece bozma ilamına uyularak ödeme emri tebliğ işleminin usulüne uygun olduğu...
İcra Müdürlüğünün 2019/2553 E. sayılı dosyası ile başlatılan takipte ödeme emrinin tebliğinin usulsüz olduğuna, öğrenme tarihinin 22/03/2019 olarak düzeltilmesine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle, tebligatın usülsüz olmasının gerekçede borçlunun "İzmir'e gitmesi" olarak belirtildiğini, ancak Tebligat Kanuna ilişkin Yönetmeliği'nin 35/f. bendi gereği borçlunun "tevzi saatinden sonra dönüp dönmeyeceğinin araştırılması" gibi bir düzenleme bulunmadığını, tebliğ memuruna kanun ve yönetmelikte bulunmayan bir hususun görev olarak yüklenemeyeceğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğü nedeniyle tebliğ tarihinin düzeltilmesi şikayetine ilişkindir. Borçlunun ödeme emrinin tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin başvurusu, İİK'nın 16. maddesi uyarınca şikayet niteliğindedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (İcra Hukuk) Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakim... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine genel haciz yolu ile başlatılan takipte borçlunun, ödeme emri tebliği işleminin usulsüz olduğu şikayeti ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Somut olayda; örnek 7 ödeme emrinin borçluya TK'nun 21/1. maddesine göre tebliğ edilmeye çalışıldığı anlaşılmıştır. Tebliğ mazbatası incelendiğinde, ödeme emrinin; "adresin kapalı olması nedeniyle adreste Kezban K.'...
kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, borçlu ... .....A.Ş'nin usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne, şirkete gönderilen ödeme emrinin tebliğ tarihinin, öğrenme tarihi olan 17/08/2020 tarihi olarak düzeltilmesine, şirket hakkında gerçekleştirilen daha önceki takip işlemlerinin yok hükmünde sayılmasına, diğer borçluların usulsüz tebligat şikayetinin süreden reddine ve yerinde görülmeyen istinaf başvurularının ayrı ayrı reddine, karar verildiği görülmektedir. 7201 sayılı Kanun'un 32.maddesi gereğince tebliğ, usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır....
İ.İ.K.’nun 168/5. maddesi hükmü gereğince, borçlunun, yetki itirazını sebepleri ile birlikte ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş gün içinde icra mahkemesine bildirmesi zorunludur. Tebligat Kanunu’nun 32. maddesi gereğince; tebligatın usulsüz olması halinde muhatabı tebliğden haberdar olmuş ise muteber sayılır. Öte yandan, borçlunun kendisine gönderilen ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürmesi, İİK'nun 16. maddesi anlamında bir "şikayet" olup, aynı maddenin 1. fıkrası gereğince borçlunun bu şikayetini, işlemi öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede icra mahkemesine yapması gerekir. Somut olayda, örnek 10 numaralı ödeme emrinin borçluya 31.05.2017 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ise 07.06.2017 tarihinde icra mahkemesine yaptığı başvuruda icra dairesinin yetkisine itiraz ettiği, 06.10.2017 tarihinde cevaba cevap dilekçesi ile ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği şikayetini ileri sürdüğü anlaşılmıştır....
Ltd.Şti isimli firma olduğunun açıkça görüldüğünü, davalı/alacaklı tarafından keşideci firma haricinde diğer tarafların da sorumlu olduğundan bahisle hazırlanan takip talebi ve ödeme emri hukuka aykırı olduğunu, ilgili icra müdürlüğünce de bu durum düzeltilmediğini ve ödeme emrine onay verilerek icra takibine dair işlem sırası devam ettirildiğini, icra takibine konu alacak bedelleri içerisinde yer alan çek tazminatı bedelinin iptali ile takip çıkış rakamının, işleyecek faiz miktarının, icra vekalet ücreti ve tahsil harcı miktarının müvekkil şirket açısından değişmesi gerektiğinden ödeme emrinin iptal edilerek müvekkil şirket aleyhinde sorumlu olduğu miktarlar ve alacak kalemlerini gösterir şekilde yeni bir ödeme emri gönderilmesi gerektiğini, yeni düzenlenen ödeme emrinin tebliği ile alacak kalemlerinin ve takip borcunun kesinleşmesi gerektiği yerel mahkemece göz ardı edildiğini ve böylece borca itiraz haklarının önüne geçildiğini, yerel mahkemece tebligatın usulsüz olduğu yönündeki beyan...
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki usulsüz tebliğ şikayeti ile ödeme emrinin iptali ve takibe konu senetlerin teminat senedi olduğundan bahisle takibin iptali istemiyle yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin kısmen kabulüne, kısmen reddine, usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile öğrenme tarihinin 17.10.2016 olarak düzeltilmesine, diğer itirazların hak düşürücü süre yönünden reddine karar verilmiştir. Kararın borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, borçlunun istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı borçlu tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
, yapılan tebligatın usulsüz olduğunu, icra takibinden 28/07/2020 tarihinde haberdar olunduğunu, takibe dayanak yapılan senette bulunan kaşe ve imzanın sahte olduğundan bahisle usulsüz tebligat nedeniyle icra dosyasının öğrenme tarihi olan 28/07/2020 tarihinin tebliğ tarihi olarak kabul edilmesine, ödeme emrinin iptaline, imzaya, husumete, borca ve tüm ferilerine ilişkin itirazları nedeniyle icra takibinin müvekkili şirket yönünden iptali ile %20 den aşağı olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi.... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından borçlu aleyhine çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlatıldığı, borçlunun İcra Mahkemesi'ne yaptığı başvuruda, örnek 10 ödeme emrinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğine ilişkin usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte imza itirazında bulunduğu, Mahkemece, örnek 10 ödeme emrinin usulüne uygun olarak tebliğ edildiği gerekçesi ile usulsüz tebligat şikayetinin reddine, imza itirazının süreden reddine ve takip durdurulmuş olduğundan borçlu aleyhine asıl alacağın %20'si oranında tazminata hükmedildiği...
No:4/7 Tuzla İstanbul" adresine ödeme emrinin tebliğe çıkartıldığını, ödeme emrinin borçlunun adreste tanınmaması sebebi ile çıkış merciine iade edildiğini, borçlunun adres kayıt sistemindeki (mernis) aynı adresine "Mernis adresidir. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/2. Maddesi gereğince tebliği rica olunur." şerhi ile ödeme emrinin tebliğe çıkartıldığını ve tebligatın Tebligat Kanunu'nun 21/2 maddesi gereğince muhtara teslim edildiğini, haksız şikayetin reddine karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; ''davacının gecikmiş itiraz ve usulsüz tebligat şikayeti kapsamındaki dava dilekçesi ayrıntılı incelendiğinde davacı asile belirtilen adresine TK 21/1 maddesine göre yapılan tebligatın iade edilmesi ile TK 21/2 mernis şerhli tebligat çıkartılarak usulüne uygun şekilde tebligat yapıldığı görülmüştür. Tebligat mazbatasında mernis şerhi ibaresi mevcut olduğundan tebliğde bir usulsüzlük yoktur....