Bu itibarla davacı taraf usulsüz tebligat şikayetini 7 günlük süre geçtikten sonra 17.12.2019 tarihinde mahkememize açmış olduğu dava ile ileri süremez. Bu nedenle usulsüz tebligat şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir....
Somut olayda davacı şirkete tebliğe çıkarılan ödeme emrinin 21/04/2022 tarihinde tebliğ edildiği, davacı vekilinin müvekkili şirket yetkilisinin takipten ve ödeme emrinden tebligatın taraflarına teslim edildiği 28/04/2022 tarihinde haberdar olunduğunu beyan ederek icra mahkemesine şikayetini 13/05/2022 tarihinde yaptığı görülmektedir. Ayrıca şikayete konu takip dosyasının yapılan incelemesinde, borçlu şirket tarafından 05/05/2022 tarihinde borca itiraz dilekçesi sunulduğu anlaşılmıştır. Bu durumda, davacı tarafın takipten, öğrendiğini belirttiği 28/04/2022 tarihinde, en geç borca itiraz dilekçesinin sunulduğu 05/05/2022 tarihinde haberdar olduğu sabit olduğundan, bu tarihe göre 13/05/2022 tarihinde yapılan usulsüz tebligat şikayetinin süresinde olmadığı anlaşılmakla şikayetin süre yönünden reddine karar verilmesi yerindedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte borçlu tebligat usulsüzlüğü şikayeti, faize-borca itiraz ve ayrıca tahrifat iddiasıyla icra mahkemesine başvurmuş olup, mahkemece tebligat usulsüzlüğü şikayeti kabul edilerek faize ve borca itirazı incelenmiş, tahrifat olmadığı da belirtilerek istemin reddine karar verilmiştir. Bonoların keşide tarihi 10.10.2013 olup, borçlu iki ayrı bonoda vadelerin 30.03.2012 iken 30.03.2014 olarak; 30.02.2012 iken 30.04.2014 olarak değiştirildiğini ileri sürererek tahrifat iddiasında bulumuştur....
Davacı vekili istinaf başvurusunda özetle; Müvekkillerinin e-devletinden aleyhine takip başlatıldığını öğrendiği günün 20.09.2019 olduğunu, 21.09.2019 tarihinde İcra Müdürlüğüne giderek kabul ettiği 77.000.TL yi ödediğini, kalan kısmına da itiraz ederek takibin durdurulmasını talep ettiğini, bu tarihte dosyada tebligat parçası olmadığnı ve müvekkillerine usulsüz bir ödeme emri tebliğ edildiğini bilmediğini ve bilmesine de imkan olmadığını, İcra Müdürünün tebligat parçasının dönüşünden sonra karar vereceğini söylediğini, Kendilerine ödeme emri, memur kararı tebliğ edilmeyen müvekkilinin 13.10.2019 tarihinde İcra Müdürlüğüne gittiğinde ödeme emrinin tanımadığı bir kişiye tebliğ edildiğini ve bu tebligatı esas alan İcra Müdürünün borca itirazını reddettiğini de öğrendiğini, aynı gün gerek memur muamelesine ve gerekse usulsüz tebligata dair itiraz ve şikayetini icra mahkemesine sunduklarını mahkemenin usulsüz tebligatı ve memur kararını öğrenme tarihlerinin hatalı yazılmış olmakla kararın...
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/03/2021 NUMARASI : 2021/98 ESAS - 2021/262 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (Usulsüz Tebligat Şikayeti) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı İcra Hukuk Mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Ankara 28. İcra Müdürlüğünün 2020/1292 Esas sayılı dosyasından müvekkili aleyhine başlatılan takibi müvekkilinin e-devlet üzerinden öğrendiğini, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini belirterek, usulsüz olarak tebliğ edilen ödeme emrinin ve tebligatın iptali ile takibin tedbiren durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi tarafından dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda; ''...Ankara 28....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Sair temyiz ititrazları yerinde değil ise de;Genel haciz yolu ile yapılan takipte, borçlu icra mahkemesine başvurusunda, usulsüz tebliğ şikayeti ile birlikte takip konusu borca, faize ve yetkiye itiraz etmiş, mahkemece borçluya çıkarılan ödeme emri tebligatının öğrenme tarihinin düzeltilmesine ve ... İcra Dairelerinin yetkisiz olduğuna dair yetkisizlik kararı verilmiştir. Hüküm davacı vekilince temyiz etdilmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/02/2022 NUMARASI : 2021/585 ESAS, 2022/74 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİGAT VE ÖDEME EMRİNİN İPTALİ ŞİKAYETİ - GECİKMİŞ İTİRAZ KARAR : İzmir 11. İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/585 Esas, 2022/74 Karar sayılı dosyasında verilen şikayetin kabulü kararına karşı, davalı vekili ve katılma yoluyla davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İzmir 26. İcra Müdürlüğünün 2021/4458 Esas sayılı dosyasından örnek 7 ödeme emrinin, Çelebi Mahallesi, 413 Sokak, No:5/1 Güzelbahçe/İzmir adresine TK....
Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde borçluların usulsüz tebligat şikayeti, imzaya ve borca itiraz ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayetin reddine karar verildiği, karara karşı borçluların yasal süresinden sonra istinaf talebinde bulunduğu, Bölge Adliye Mahkemesi’nce istinaf talebinin esastan reddine karar verildiği, karara karşı borçluların temyiz yoluna başvurduğu görülmüştür. İİK’nun 363/1. maddesine göre, istinaf yoluna başvuru süresi, ilk derece mahkemesi kararının tefhim veya tebliğinden itibaren on gündür....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 22/12/2011 tarihinde verdiği kararda ise şikayeti kabul ederek tebliğ tarihini öğrenme tarihi olarak kabul ettiği ve katılanlar aleyhine konulmuş olan hacizleri kaldırdığı, böylece katılanların maddi zarara uğramadığı, kişilik haklarına da herhangi bir zarar verilmediği, katılanların mağduriyete uğramadığı gerekçesiyle beraat kararı verilmiş ise de; katılanlar aleyhine Antalya 16....
Borçlunun şikayeti İİK.nun 168/3.maddesi uyarınca ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 günlük sürede icra mahkemesine bildirilmelidir. İtiraz süresinin başlaması için borçluya ödeme emri tebliği zorunlu olup, takibi öğrenmiş olması süreyi başlatmaz. Öğrenme ile sürenin başlayabilmesi için borçluya usulsüz de olsa tebliğ edilmiş bir ödeme emrinin bulunması gerekir. Böyle bir durumda 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 32.maddesi uyarınca öğrenme tarihi tebliğ tarihi kabul edileceğinden, itiraz süresi de bu tarihten başlayacaktır. Somut olayda ise borçluya usulsüz de olsa tebliğ edilmiş bir ödeme emri bulunmadığından 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 32.maddesinin uygulanma imkanı yoktur. Ayrıca Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre borçluya ödeme emri tebliğ edilmemiş olsa bile alacaklının takibi ve uyuşmazlığı sürdürme iradesinin bulunması halinde itiraz hakkının bulunduğu kabul edilmektedir....