Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı taraf ödeme emrinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğini, ödeme emri ile birlikte senet suretinin gönderilmediği beyanla; usulsüz tebliğ şikayeti ile borca itirazda bulunmuş, mahkemece usulsüz tebliğ şikayeti kabul edilerek borca itirazın reddine karar verilmiştir. Davacı taraf ödeme emri ile birlikte dayanak belge suretinin gönderilmediğini, beyan etmiş ise de, ödeme emrinde " dayanak belge ihtiva eder " ibaresinin olduğu anlaşılmakla bu yöne ilişkin istinaf talebi yerinde görülmemiştir....

Şahısın yalan beyanlar ile müvekkilini borçlandırdıklarını, tebligatın yapıldığı tarihte tebliğ mazbatasına tebligatı alan şahsın müvekkilinin çarşıda olduğunu o ikamette kaldığını iddia ederek aldığını, ancak müvekkilimin tebligatın yapıldığı sırada Türkiye'de bulunmadığını, müvekkilinin yurtdışında yaşaması nedeniyle tebligatın müvekkilinin bulunduğu yerdeki Türkiye büyükelçiliği veya konsolosluğunca yapılması gerektiğini, usulsüz tebligat nedeniyle borca itiraz edemeyen müvekkili için borca ve tüm ferilerine itiraz ettiklerini belirterek, tebligatın usulsüz olması nedeniyle tebligatın iptali ile tebliğ tarihi olarak 16/09/2022 tarihinin kabul edilmesini, borca itirazın kabulü ile takibin iptalini ve takibin durdurulmasını talep etmiştir. SAVUNMA: Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı yan her ne kadar yurt dışında yaşadığını iddia etse de bu hususu almak istemediği tebligatlar yönünden öne sürerek kendisine hukuki yollarla ulaşmayı kısıtlama amacı gütmektedir....

Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, 05/04/2021 tarihli icra memur işleminin şikayet edildiğini ve bunun da süresinde olduğunu belirtmiş ise de, söz konusu memur işleminin de davacı borçlunun ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğu iddiasıyla borca itiraz talebinin reddine ilişkin olup, şikayetin özünün de usulsüz ödeme emri tebligatının öğrenme tarihine göre düzeltilmesi ve buna göre borca itirazlarının süresinde kabul edilmesi istemi olduğundan, davacının, usulsüz tebligatı, icra dosyasına sunduğu borca itiraz dilekçesi ile öğrendiği kabul edilerek verilen kararda usulsüzlük bulunmamaktadır....

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı -borçlu vekili istinaf dilekçesinde özetle;müvekkil şirkete ödeme emrinin usulsüz olraak tebliğ edildiğini, usulsüz tebligatın iptali için yerel mahkemede dava açıldığını, ancak mahkeme tarafından borca itirazda bulunulmuşcasına takibin türü gereği İİK 62 maddesi uyarınca her türlü itirazın icra dairesine yapılacağı gerekçesi ile davanın reddedildiğini, mahkeme kararının hatalı olduğunu beyanla, mahkemece verilen kararın kaldırılarak usulsüz tebligattan ötürü müvekkil şirkete gönderilen ödeme emrinin iptali ile davanın kabulüne, mevcut ve yapılacak olan hacizlerin fekkine karar verilmesini istemiştir....

Olayda borçlu tebligat usulsüzlüğü şikayetini ileri sürdüğüne ve usulsüz tebligat şikayetini inceleme görevi icra mahkemesine ait olduğuna göre, mahkemece söz konusu şikayetin esasının incelenmesi zorunlu iken ve inceleme sonucunda itirazın usulüne uygun olduğu kanaatine varması halinde usulsüzlüğün tespiti ile birlikte tebliğ tarihinin de belirlenmesi gerekirken, bu konuda hüküm kurulmaması, ayrıca tebligat usulsüzlüğü şikayeti ile birlikte yetki itirazının 16/01/2017 tarihli tensip arakararı ile birlikte değerlendirilmesi, gerekçeli kararda ve hüküm fıkrasında bu konuda hiçbir değerlendirme ve hüküm kurulmaması, diğer taraftan borçlu dilekçesinde usulsüz tebliğ ile birlikte takibin esasına ilişkin şikayet ve borca itirazlarının kabulü ile takibin iptalini talep etmiş olmasına rağmen, borca itirazına ve borcun ödendiğine ilişkin iddialarının ve delillerinin değerlendirilmediği görülmüştür....

Olayda borçlu tebligat usulsüzlüğü şikayetini ileri sürdüğüne ve usulsüz tebligat şikayetini inceleme görevi icra mahkemesine ait olduğuna göre, mahkemece söz konusu şikayetin esasının incelenmesi zorunlu iken ve inceleme sonucunda itirazın usulüne uygun olduğu kanaatine varması halinde usulsüzlüğün tespiti ile birlikte tebliğ tarihinin de belirlenmesi gerekirken, bu konuda hüküm kurulmaması, ayrıca tebligat usulsüzlüğü şikayeti ile birlikte yetki itirazının 16/01/2017 tarihli tensip arakararı ile birlikte değerlendirilmesi, gerekçeli kararda ve hüküm fıkrasında bu konuda hiçbir değerlendirme ve hüküm kurulmaması, diğer taraftan borçlu dilekçesinde usulsüz tebliğ ile birlikte takibin esasına ilişkin şikayet ve borca itirazlarının kabulü ile takibin iptalini talep etmiş olmasına rağmen, borca itirazına ve borcun ödendiğine ilişkin iddialarının ve delillerinin değerlendirilmediği görülmüştür....

ın temyiz itirazlarına gelince; Genel haciz yolu ile yapılan takipte borçluların usulsüz tebligat şikayeti ve icra dairesinin yetkili olmadığını iddia ederek gecikmiş itirazlarının kabulü ile takibin durdurulmasını, ödeme emrinin iptalini talep ettikleri mahkemece borçluların takipten 09.07.2015 tarihli haciz tutanağıyla bu tarihte haberdar oldukları ve öğrenme tarihine göre usulsüz tebligat şikayetinin yedi günlük sürede ileri sürülmemiş olması gerekçesiyle diğer itirazların bu aşamada incelenmesine yer olmadığından bahisle istemin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. İİK'nun 65. maddesinde düzenlenen gecikmiş itiraz, tebligatın usulüne uygun olarak yapılmış olması, ancak, muhatabın bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememiş olması halinde söz konusu olur....

    Gazi Mustafa Kemal Bulvarı no:125 İç Kapı no:19/Akdeniz/Mersin adresine yapılan tebligat usulsüz ve Tebligat Kanunu ve Yönetmeliğe aykırı bir tebliğ işlemi olduğundan geçersiz olduğunu bu nedenlerle: Büyükçekmece 1. İcra Müdürlüğü 2020/162 sayılı dosyasından yapılan usulsüz ödeme emri öğrenme tarihi itiraz tarihi olan 11/06/2021 tarihi kabul edilerek daha önce usulsuz yapılan tebligatının iptali ile itirazın geçerli sayılarak takibin durdurulmasına, ödeme emrinin tekrar düzenlenerek müvekkilin gerçek adresi olan 901 E 2nd Avenue Suite/206 Spokane, 99202 USA adresine tebliğ yapılmasına karar verilmesini istemiştir. İlk Derece Mahkemesi gerekçeli kararında özetle: "...Dava usulsuz tebliğ şikayeti ve ödeme emrinin tebliğinin usulsüzlüğü nedeniyle öğrenme tarihinin TK 32 mad gereği 11/06/2021 olarak düzeltilmesi, takibin durdurulması, ABD'de de ki adrese tebligat yapılması davası olup, tarafların taraf sıfatına haiz mahkememizin görevli ve yetkili olduğu anlaşılmıştır....

    Aymakoop Sitesi C4 Blok Apt No:4 C/144 Başakşehir adresine ödeme emri gönderildiği, bu ödeme emrinin de bila tebliğ dönmesi üzerine aynı adrese TK'nın 35.maddesi uyarınca 16/07/2019 tarihinde tebligat yapıldığı, tebligat zarfı üzerinde yer alan adres ile sicil gazetesinde yer alan adres bilgilerinin aynı olduğu, borçlunun adreslerin farklı olduğu yönündeki iddiasının dinlenilmesinin mümkün olmadığı, ödeme emrinin TK'nın 35.maddesine göre 16/07/2019 tarihinde tebliğ edilmesi işleminin usulüne uygun olduğu, bu nedenle usulsüz tebliğ şikayetinin reddi gerektiği, yetkiye, borca, imzaya ve senedin kambiyo vasfına ilişkin şikayetlerinin ise süre aşımından reddi gerektiği gerekçesiyle usulsüz tebliğ şikayetinin reddine, yetkiye, borca, imzaya ve senedin kambiyo vasfına ilişkin şikayetlerinin ise süre aşımından reddine karar vermiştir....

    E.sayılı dosyası ile usulsüz tebligat yapıldığına dair itiraz yapılarak teminat karşılığında takibin durdurulduğunu, davalı tarafın itirazınını reddetdildiğini, kararın davalı tarafça istinaf edildiğini, istinaf neticesinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinin ....... dosya numarası ile verilen karada usulsüz tebligata ilişkin tebligatın 35....

      UYAP Entegrasyonu