Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

postaları köye götürüp, köy kahvesine bıraktığını, yapılan 103 davetiyesi tebligatının Tebligat Kanunu'nun 21....

Dolayısıyla, borçlu tarafça 08/12/2020 tarihinde 103 davetiyesi tebliğ edilmesi ile birlikte taşınmaz haczinin bu tarihte öğrenilmiş sayıldığı ancak, meskeniyet şikayeti davasının belirtilen tarihten itibaren 7 günlük yasal süre geçtikten sonra ( 05/01/2021 tarihinde) açıldığı anlaşılmakta olup, meskeniyet şikayetinin süre yönünden reddine karar verilmesi gerekir ki, ilk derece mahkemesi kararı da bu cihettedir. HMK'nun 355. Maddesi kapsamında dairemizce resen nazara alınması gereken herhangi bir kamu düzenine aykırılık da bulunmamaktadır. Dolayısı ile, tarafımızca da izah ve iştirak olunan bu gerekçelerle ilk derece mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davacı tarafın istinaf başvurusunun HMK‘nun 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine oy birliği ile karar verilmiştir....

DAVA KONUSU : Meskeniyet İddiası KARAR : İlk derece mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı borçlu dava dilekçesinde özetle; alacaklı tarafından Salihli 2....

İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2017/104 Esas sayılı dosyası ile meskeniyet şikayetinde bulunmuş, mahkemece keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmak üzere gider avansı yatırılması için 2 haftalık kesin süre verilmiş, giderin yatırılmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, karar istinaf edilmiş (istinaf başvurusu ikinci davanın açılmasından sonra esastan reddedilmiş), bu sırada incelemeye konu şikayet yeniden yapılmıştır. Mahkemece davanın derdestlik nedeni ile reddine karar verilmiş olup, dava tarihinde aynı icra dosyası nedeni ile açılmış meskeniyet şikayeti davası bulunduğu anlaşılmakla mahkeme kararı yerinde olduğundan, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Dosya kapsamına, toplanan delillere, Ankara 12....

Söz konusu tebligatta, muhatabın işte olduğunu beyan eden komşunun ismi belirtilmemiş olup tebligat bu haliyle Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine uygun olmadığı gibi, tebliği çıkaran icra müdürlüğünce, adresin muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresi olduğu belirtilerek bu adrese Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre tebligat yapılacağına dair meşruhat verilmediğinden TK'nun 21/2. maddesine uygun bir tebliğ işleminden de bahsedilmesi mümkün olmayacağından tebliğ işlemi usulsüzdür. ....

    Haczedilmezlik şikayeti İİK'nın 82. maddesinin birinci fıkrasının 12. bendine dayalı haczedilmezlik şikayeti olup, aynı Kanun'un 16/1. maddesi gereğince haczin öğrenildiği tarihten itibaren 7 günlük sürede şikayet konusu yapılmalıdır. Bu süre 103 davetiyesi tebliğinden, tebliğ yok ise öğrenme tarihinden başlar. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır....

    Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Başvuru İİK'nun 82/12 maddesi gereğince meskeniyet iddiasına dayanan haczedilmezlik şikayetidir. Takip dosyasının incelenmesinde, şikayete konu 12/07/2019 tarihli hacze ilişkin şikayetçiye 28/08/2019 tarihinde 103 davetiyesi tebliğ edildiği, şikayetçinin icra mahkemesine11/12/2019 tarihinde başvurarak İİK'nun 82/12 maddesine dayanarak meskeniyet iddiasıyla haczin kaldırılmasını talep ettiği anlaşılmıştır. Meskeniyet iddiasına dayanan haczin kaldırılması istemli şikayetlerde süre öğrenme tarihi ile başlayacağından ve şikayetçinin 103 tebliğine ilişkin tebligat usulsüzlüğü şikayetinde bulunmadığı anlaşıldığından 28/08/2019 tarihinde tebliğ edilen 103 davetiyesi tebliğ tarihine göre yasal 7 günlük süreden sonra şikayette bulunduğu görülmüştür....

    Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. Somut olayda, ... ili ... ilçesi, ... köyü, 247 ada 15 parsel sayılı taşınmaz için meskeniyet iddiasının ileri sürüldüğü ancak, taşınmaz üzerine haciz tarihinden önce 19.04.2006 tarih ve 1987 yevmiye numası ile Türkiye ... Bankası A.Ş. lehine ipotek tesis edildiği ve mahkemece ipoteğin niteliği ya da borcun haciz tarihinden evvel ödenip ödenmediği araştırılmadan sonuca gidildiği anlaşılmaktadır. O halde mahkemece yapılacak iş, öncelikle borçlunun usulsüz tebliğ şikayetinin değerlendirilmesi ve tebligatın usulsüz olduğu tespit edilirse istemin öğrenme tarihine göre yasal süresinde olup olmadığının değerlendirilmesidir....

      Ilk derece mahkemesi tarafından meskeniyet şikayetinin süre yönünden reddine ilişkin 29/09/2020 tarihli karar, dairemizin 17/12/2021 tarih 2021/1164- 3502 E-K sayılı kararıyla; borçluya TK 21/2 maddesi uyarınca tebligat çıkartılmış ise de, tebligat üzerinde TK 21/2 şerhi bulunmadığı, dolayısıyla tebligatın usulsüz olduğu sebeple davanın esastan incelenmesi için kararın kaldırılarak dosyanın mahkemesine iadesine karar verildiği, ilk derece mahkemesi tarafından daha evvel meskeniyet şikayeti yönünden bilirkişi raporu alınmış olmakla, şikayetin kabulü ile taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır....

      Somut olayda, şikayete konu hacize ilişkin olarak icra dosyasından davacı borçluya 24.11.2020 tarihinde 103 davet kağıdının tebliğ edildiği, borçlunun 04.10.2021 tarihinde meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunduğu, şikayetinde 103 davet kağıdı tebligatının usulsüz olduğunun ileri sürülmediği anlaşılmıştır. Meskeniyet şikayetinin 7 günlük yasal süresinde yapılıp yapılmadığı kamu düzenine ilişkin olup, bu hususun re’sen gözetilmesi gerektiği dikkate alındığında, borçlunun meskeniyet şikayeti, İİK.nun 16/1. maddesinde öngörülen yasal 7 günlük süreden sonradır (Yargıtay 12. HD'nin 15.02.2021 tarihli, 2020/5792 E, 2021/1541K. sayılı içtihadı). Her ne kadar davacı borçlu istinaf başvurusunda 103 davetiyesinden yeni haberdar olduğunu, tebligatın usulüne uygun olmadığını ileri sürmüşse de, HMK'nun 357/1. maddesi uyarınca ilk derece mahkemesinde süresinde ileri sürülmeyen iddialar Bölge Adliye Mahkemesince değerlendirme konusu yapılamaz....

      UYAP Entegrasyonu