Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İİK’nun 65. maddesine dayanan gecikmiş itirazda, tebligatın usulüne uygun olarak yapılmış olması, ancak, muhatabın bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememiş olması halinde gecikmiş itirazda bulunacak kişinin mazeretini gösterir delillerle birlikte, esasla ilgili itirazlarını ve dayanaklarını, engelin kalktığı günden itibaren üç gün içinde icra mahkemesine bildirilmesi gerekir. İcra hakimi, gecikmiş itiraz nedenlerini inceledikten sonra gecikme sebebinin mahiyetine ve hadisenin özelliklerine göre, takibin tatilini tensip edebilir. Mazeretin kabulü halinde icra takibi durur. Aynı celse de alacaklı itirazın kaldırılmasını sözlü olarak da isteyebilir. Bu takdirde tetkikata devam olunarak icra mahkemesinde gerekli karar verilebilir. Usulsüz tebligatta ise, İİK.nun 65. maddesine göre yapılacak incelemeden farklı olarak, tebligat usulüne uygun olarak yapılmamıştır....

    Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; İİK'nun 65. maddesinde düzenlenen gecikmiş itiraz, tebligatın usulüne uygun olarak yapılmış olması, ancak muhatabın bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememiş olması halinde söz konusu olur. Borçlunun, dilekçesinde gecikmiş itiraz deyimini kullanmış olması, HMK'nun 33. maddesi uyarınca hukuki tavsifin hakime ait olması nedeniyle sonuca etkili değildir. Somut olayda, borçlu ...'ye yapılan ödeme emrine ilişkin tebligatın, doğrudan 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesi gereğince yapıldığı gibi Tebligat Kanunu'nun 23/8. maddesi uyarınca, tebligatın adres kayıt sistemindeki adrese yapılması durumunda buna ilişkin kaydın tebliğ evrakı üzerine yazılması zorunlu olduğundan ve şikayete konu 04.05.206 tebliğ tarihli ödeme emri tebliğ evrakında bu kaydın da bulunmadığı anlaşıldığından tebliğ işlemi usulsüz olup, başvuru bu hali ile Tebligat Kanunu'nun 32. maddesine dayalı tebligat usulsüzlüğü şikayetidir....

      İİK'nun 65. maddesinde düzenlenen gecikmiş itiraz, tebligatın usulüne uygun olarak yapılmış olması ancak muhatabın bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememiş olması halinde söz konusu olur. Borçluların, dilekçelerinde gecikmiş itiraz deyimini kullanmış olmaları, HMK'nun 33. maddesi uyarınca hukuki tavsifin hakime ait olması nedeniyle sonuca etkili olmayıp, başvuru bu hali ile 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesine dayalı tebligat usulsüzlüğü şikayetidir. Somut olayda; borçlu ...'a yapılan ödeme emrine ilişkin 09.6.2015 tarihli tebligatın, mahkemenin de kabulünde olduğu gibi Tebligat Kanunu'nun 16. maddesi gereğince usulsüz olduğu anlaşıldığından, bu durumda, İİK'nun 65. maddesinde düzenlenen gecikmiş itirazın koşulları bulunmamaktadır....

        HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/2377 KARAR NO : 2022/2326 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/06/2022 NUMARASI : 2021/737 ESAS, 2022/319 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİGAT ŞİKAYETİ-GECİKMİŞ İTİRAZ- KARAR : Karşıyaka 2. İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/737 Esas, 2022/319 Karar sayılı dosyasında verilen karara karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmakla, Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Karşıyaka 2....

        Bir başka anlatımla gecikmiş itirazın ön koşulu usulüne uygun bir tebligatın varlığıdır. Borçlunun mahkemeye verdiği dilekçede gecikmiş itiraz deyimini kullanması, HMK'nun 33. maddesi uyarınca hukuki tavsifin hakime ait olması nedeniyle sonuca etkili olmayıp, borçlunun başvurusu bu hali ile 7201 sayılı Yasa'nın 32. maddesine dayalı tebligat usulsüzlüğü şikayetidir (HGK'nun 05/10/2001 tarih ve 2001/12- 258 esas, 20018344 sayılı kararı). İcra mahkemesinde borçlunun isteminin tebligat usulsüzlüğü şikayeti olarak doğru nitelendirildiği görülmektedir. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre; " Kestel mah. Sahil cad. Alanya/Antalya" adresine gönderilen ödeme emrinin “ Gösterilen adres Aya Otel'e gelmektedir.Otel md. Mızrak Çark ve çalışanı Mehmet Salih B.'...

        Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinde ödeme emri tebliğine ilişkin usulsüz tebligat şikayeti ve gecikmiş itiraza ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 7201 sayılı Tebligat Kanunu 32, 21/1.maddeleri, İİK'nın 65. maddesi 3.Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı alacaklı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir. VI....

          İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/394 E. sayılı dava dosyasının dava konusu ile huzurdaki incelemeye konu dava konusunun birbirinden farklı olduğunu, 2021/394 E. sayılı dava 14.09.2021 tarihinde sağlık sorunlarına dayanılarak gecikmiş itiraz talebinde bulundukları bir dava olduğunu, oysa huzurdaki dava sayın mahkemenin gerekçeli kararında da belirtildiği üzere usulsüz tebligat şikayetine ve icra memur muamelesinin şikayeti sebeplerine dayalı bir dava olduğunu, dava dosyasına sundukları belediye yazısının 16.09.2021 tarihli olması karşısında müvekkilinin usulsüz tebliğ işlemini öğrendiği tarihin de 16.09.2021 tarihi olduğunun izahtan vareste olduğunu, o halde usulsüz tebligat şikayeti için son tarih 23.09.2021 tarihi olmakla birlikte 21.09.2021 tarihinde ikame edilen davanın süre yönüyle reddinin açıkça usul ve yasaya aykırı olduğunu, öte yandan dava dosyasında hakim tarafından bilirkişi görevlendirmesi yapıldığını ancak bu görevlendirmenin ek bir karar olmaksızın UYAP sisteminden silinmek suretiyle...

          İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı istinaf dilekçesinde özetle; davaya konu takibin ilamsız takip olup, ödeme emrinin tarafına usulsüz tebliğ edildiğini, söz konusu tebligatın, birlikte ikamet etmediği ve kendisinden ayrı yaşayan oğlu Erdinç Yağcı'ya tebliğ edilmiş ise de şahsının köy muhtarı olması nedeniyle, oğlu bu tebligatı almış olsa bile kendisinin haberi olmadığını, oğlunun gerek il dışında gerekse yurt dışında çalışmaya gitmekte olup, tebligatı aldıktan sonra da il dışına gittiğini, bu nedenle ayrı ikameti bulunan ve kendisiyle birlikte ikamet etmeyen oğlu Erdinç Yağcı'ya yapılan tebligatın usulsüz olması nedeniyle söz konusu icra takibinden haberdar olamadığı için yasal sürede itiraz hakkını kullanamasa bile itiraz edememe nedeninin usulsüz tebliğ nedeniyle icra takibinden haberdar olmaması olduğunu, haberdar olunca da mahkemeye usulsüz tebligat nedeniyle gecikmiş itiraz dilekçesi vermesine rağmen, mahkemece tebligatın usulsüzlüğüne dair bir iddiası olmadığından ötürü...

          Anılan hükmün uygulanabilmesi için, borçluya, tebligatın usulüne uygun olarak yapılmış olması, ancak muhatabın kendisinden kaynaklanmayan bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememiş olması gerekir. Bir başka anlatımla gecikmiş itirazın ön koşulu usulüne uygun bir tebligatın varlığıdır. Şikayetçiye gönderilen ödeme emrinin usulsüz tebliğ edilmiş olması (gerekçesi aşağıda açıklanacaktır), genel haciz yoluyla ilamsız takiplerde icra mahkemesine yapılan itirazın sonuç doğurmayacak olması nedeniyle mahkemece şikayetin usulsüz tebligat şikayeti olarak nitelendirilip sonuçlandırılmasında isabetsizlik bulunmamaktadır....

          itiraz ettiklerini bildirerek müvekkiline gönderilen ödeme emri tebligatının usulsüz olması nedeniyle ödeme emri tebliğ tarihinin icra takibini haricen öğrenme tarihi olan 16/07/2019 tarihi olarak düzeltilmesine, gecikmiş itiraz ile diğer itirazlarının kabulüne karar verilmesini istemiştir....

          UYAP Entegrasyonu