İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/11/2019 NUMARASI : 2019/742 ESAS 2019/1016 KARAR DAVA KONUSU : Usulsüz Tebligat Şikayeti KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi. Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İzmir 10. İcra Dairesinin 2019/9357 esas sayılı dosyasında başlatılan takip nedeniyle gönderilen ödeme emrinin 21/06/2019 tarihinde TK'na aykırı olarak müvekkiline tebliğ edildiğini, ödeme emrinin tebliğinin usulsüz olduğunu, tebligatın bila dönmesi gerekirken muhtara teslim edilmesinin usule ve yasaya aykırı olduğunu, kamu düzenini ilgilendiren ve süresiz şikayete tabi olan bu usulsüz tebliğin öğrenildiğinin borçlu tarafından beyan edildiği tarihin tebliğ tarihi olarak düzeltilmesi gerektiğini,müvekkilinin takipten 10/09/2019 tarihinde haberdar olduğunu, bu nedenle gecikmiş itirazın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/09/2020 NUMARASI : 2020/96 ESAS- 2020/371 KARAR DAVA KONUSU : MESKENİYET İDDİASI KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil adına İİK 89/1- 2- 3 haciz ihbarnamelerinin usulsüz tebliğ ile dosya borçlusu haline getirildiğini, müvekkile ait taşınmaz üzerine haciz konulduğunu, usulsüz tebliğ şikayeti ile ıttıla tarihinin düzeltilmesi için İstanbul Anadolu 17. İcra Mahkemesinin 2020/94 E....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 06/04/2021 NUMARASI : 2021/24 ESAS- 2021/192 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİGAT ŞİKAYETİ- KARAR : GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİHİ : 11/05/2023 TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Bakırköy 1....
Öncelikle belirtmek gerekir ki, kıymet takdirine ve sair hususlara ilişkin şikayetler ile birlikte iş bu haczedilmezlik şikayeti birlikte yapılmış, ilk olarak mahkemenin 2019/452 esasına kaydedilmiş, mahkemece 2019/452 E 2020/226 K sayılı karar ile kıymet takdirine yönelik şikayetler bakımından yetkisizlik kararı verilmiş, haczedilmezlik şikayeti yönünden olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmamış, bunun üzerine şikayetçi vekilince haczedilmezlik şikayeti yönünden dosyanın tefrikine dair ek karar verilmesi için süresi içerisinde usule uygun olarak HMK'nın 305/A maddesi gereğince talepte bulunulmuş, mahkemece bu yönde bir ek karar verilmemiş, ancak iş bu 2020/455 E sayılı dosya açılmış ve bu dosyanın tensip zaptında haczedilmezlik şikayetinin tefrik edilmesi sebebiyle dosyanın açıldığı belirtilmiş olup, ek karar verilmeden yapılan bu işlem usule aykırı ise de, taraflarca sunulan istinaf ve istinafa cevap dilekçelerinde buna yönelik bir itirazın bulunmaması gözetildiğinde, şikayetin esasına...
No:5 İç Kapı No: 1... ’’ adresine tebligat yapılmış olması nedeniyle borçluya usulüne uygun tebligat yapılmadığının kabulü gerekir. Bu durumda borçlunun haczi öğrendiğini bildirdiği 12.06.2014 tarihine göre haczedilmezlik şikayeti süresinde olduğundan haczedilmezlik şikayetinin esasının incelenip sonuçlandırılması gerekirken yazılı şekilde sonuca gidilmesi doğru değildir. SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 16.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Baki Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü, cilt V, sayfa 5043) Somut olayda şikayetçinin daha önce de aynı icra takip dosyası ile ilgili olarak haczedilmezlik şikayetinde bulunduğu, Kayseri 5.İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/309 E. sayılı dosyasında haczedilmezlik şikayeti ile ilgili inceleme yapıldığı, verilen ret kararının istinaf ve temyiz incelemelerinden geçerek 06/07/2022 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Temyiz incelemesine konu işbu haczedilmezlik şikayetinin ise 15/12/2022 tarihinde yapıldığı dikkate alındığında Kayseri 5.İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/309 E.sayılı dosyasında verilen kararın kesin hüküm oluşturacağı pek tabiidir....
O halde, mahkemece borçlunun kefilliğinin iptali talebine ilişkin şikayeti ile ödeme emrine, takibe borca, fer'ilerine ve faize gecikmiş itirazları incelenip değerlendirilerek anılan konularda karar verilmesi gerekirken, bu husus gözardı edilerek sadece usulsüz tebligat şikayeti ile ilgili hüküm kurulması isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nin 366. ve HUMK’nin 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19/11/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi....
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE: Dava, 5393 sayılı Belediyeler Kanununun 15/son maddesine dayalı haczedilmezlik şikayeti davasıdır. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Somut olayda borçlu/davacının İcra Mahkemesi'ne başvurusu, 5393 sayılı Belediyeler Kanununun 15/son maddesine dayalı haczedilmezlik şikayeti niteliğinde olup bu yöndeki talep İİK'nun 16. maddesine göre yapılmış bir şikayet niteliğindedir. İİK'nun 18/3. maddesi gereğince şikayet üzerine icra mahkemesi kanunda aksine bir düzenleme yok ise duruşma açılmasına gerek olup olmadığına karar verir. Duruşma açılmasına karar verir ise ilgilileri duruşmaya çağırır, gelmeseler bile yargılamaya devam ederek gereken kararı verir....
Somut olayda; kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte, borçlunun usulsüz tebliğ şikayeti ile birlikte zaman aşımı itirazında bulunduğu, Mahkemece; usulsüz tebliğ şikayeti ile ilgili olarak değerlendirmede bulunulmasına rağmen bu konuda herhangi bir hükme yer verilmediği, zaman aşımı itirazının ise süreden reddedildiği görülmektedir. Oysa ki, yukarıda yer verilen hükümler doğrultusunda Mahkemece, şikayet/itiraz dilekçesindeki nedenler tartışılarak her bir talep hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi gerekmektedir....
İİK'nun 82/1. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tâbidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. Şikayete konu hacze ilişkin olarak borçlulara tebligat yapılmışsa tebliğ tarihinden, aksi halde haczi öğrenme tarihinden başlayacaktır. Takip dosyasının yapılan incelemesinde, borçlulara hacze ilişkin bir tebligatın yapılmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, asıl olan borçluların haczi öğrendiğini beyan ettikleri tarih olup aksinin yazılı belge ile ispat edilmesi zorunludur. Borçluların bildirdikleri bir öğrenme tarihi bulunmadığından şikayet tarihinin öğrenme tarihi olarak kabul gerekmektedir. O halde mahkemece, borçluların meskeniyet şikayetinin süresinde olduğunun kabulü ile şikayetin esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile istemin süre aşımından reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....