"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından 3 adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, borçlunun icra mahkemesine yaptığı başvuruda; ödeme emrinin usulsüz tebliğine ilişkin şikayet ve diğer itirazları yanında, zamanaşımı itirazında da bulunduğu, mahkemece borçlunun usulsüz tebligat şikayeti kabul edilerek öğrenme tarihi, tebliğ tarihi olarak tespit edildikten sonra, zamanaşımı nedeniyle takibin iptaline karar verildiği görülmektedir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : İncelenen tüm dosya kapsamı itibari ile; davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip başlatıldığı, davacı borçlunun adına çıkarılan ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğinden bahisle usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte imza ve borca itiraz ettiği, mahkemece ödeme emrinden haciz tarihi olan 23.01.2019 tarihi itibari ile haberdar olunması nedeniyle usulsüz tebligat şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddine karar verildiği, davacı borçlu şirketin kararı istinaf ettiği anlaşılmıştır. Somut olayda davacı şirket adına çıkartılan ödeme emri tebligatının Tebligat Kanunu hükümlerine göre usulüne uygun tebliğ edilmediği ancak 23.01.2019 tarihli haciz esnasında şirket çalışanı olduğunu beyan eden Yasemin Işık'ın hazır bulunduğu, yetkili temsilcinin hazır bulunmadığı anlaşılmakta olup haciz tarihinin öğrenme tarihi olarak kabulü mümkün değildir....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Tebligat Kanunu hükümleri hiçe sayılarak, usule aykırı olan tebliğin usule uygun olduğundan bahsedildiğini, doğrudan TK'nın 21.maddesine göre tebliğ yapılamayacağını, önce bilinen son adrese usule uygun tebligat yapılması ve bunun sonuçsuz kalması durumunda ardından 21.maddeye göre tebligat yapılması gerektiği halde eldeki davada bu hükümlerin uygulanmadığını ve tebliğin usulsüz olduğunu, usulsüz tebliğ dışındaki imzaya itirazlarının değerlendirilmediğini, imza örneklerinin toplandığını fakat her nedense dosyanın imza karşılaştırılması yapılması için bilirkişiye gönderilmediğini, mazeretin reddi kararının yerinde olmadığını ileri sürerek kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir....
İcra Müdürlüğü'nün 2019/6292 Esas sayılı dosyası, İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Davacı borçluya yapılan ödeme emri tebligatı usulsüz olduğundan, şikayetin kabulü ile, ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesine, düzeltilen ödeme emri tebliğ tarihine göre yetki itirazı süresininde olduğundan yetki itirazının kabulü ile Konya İcra Dairelerinin yetkisizliğine, icra dosyasının Yalvaç İcra Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili tarafından, cevap dilekçesindeki nedenler tekrarlanarak istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü takipte borçlunun açtığı ödeme emri tebligatının usulsüzlüğü şikayetiyle, yetki itirazına ilişkindir. Dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre; Mahkemesince de belirtildiği üzere, Konya 9....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava kambiyo senetlerine özgü takipte usulsüz tebligat şikayetine, kambiyo şikayetine ve imzaya itiraza ilişkindir. İzmir 6. İcra Müdürlüğü'nün 2017/3961 Esas sayılı dosyasının incelemesinde, alacaklının davalı tarafından borçlu davacı hakkında kambiyo senetlerine özgü yol ile başlatılan takip olduğu, ödeme emrinin 15/03/2017 tarihinde bizzat davacıya tebliğ edildiği görülmüştür. Davacı taraf ödeme emri tebliğ mazbatası üzerindeki imzanın kendisine ait olmadığını iddia ederek usulsüz tebligat iddiasında bulunmaktadır. Dosya arasında mevcut adli belge inceleme uzmanı Nedim Uçar tarafından düzenlenen 31/01/2020 tarihli raporda da tebligat üzerindeki imzanın davacının eli ürünü olmadığı tespit edilmiştir. Kaldı ki davalı vekili cevap dilekçesinde ve 12/02/2020 tarihli beyan dilekçesinde tebligatın birlikte evde bulundukları sırada davalı tarafından alındığını beyan ve kabul etmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte borçlu usulsüz tebligat şikayeti ile takibe dayanak bononun teminat olarak verildiğini belirterek takibin iptalini talep ettiği, mahkemece tebligat usulsüzlüğü şikayetinin ve takibin iptali isteminin reddine karar verildiği görülmektedir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/10/2021 NUMARASI : 2021/428 ESAS - 2021/603 KARAR DAVA KONUSU : Usulsüz Tebligat Şikayeti, Takibin İptali, Borca İtiraz, Yetkiye İtiraz KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı alacaklı vekili tarafından Manisa 4....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/11/2019 NUMARASI : 2019/109 ESAS, 2019/926 KARAR DAVA KONUSU : Usulsüz Tebligat Şikayeti, Yetki İtirazı KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İzmir 13....
Dairemizce yapılan değerlendirmede; Davanın usulsüz tebligat şikayeti, yetki, zamanaşımı, husumet ve imzaya itiraz olarak açıldığı, mahkemece usulsüz tebligat şikayetinin yapılan tebligatın Tebligat Kanunu'nun 20. maddesine göre usulsüz olduğundan bahisle kabulüne karar verildiği, bu talep yönünden verilen kararda usul ve yasaya aykırı yön bulunmadığından yetki itirazının süresinde ileri sürüldüğünün kabulü gerektiği, yasa gereğince öncelikle yetki itirazı yönünden inceleme yapıldığında; Bonoya dayalı takipte İİK.'nın 50. maddesi göndermesi ile uygulanması gereken, HMK.'nın 6. maddesi dikkate alındığında; takibin borçlunun ikametgahının bulunduğu genel yetkili icra dairesinde, bonoda öngörülen ödeme yerinde, ödeme yeri gösterilmeyen bonoda tanzim yerinin ödeme yeri olduğunun kabulü gerektiği ve bu yerdeki icra dairesinde takibin yapılabileceği düzenlenmiştir....
Mahkemece, usulsüz tebligat şikayeti yönünden borçlunun iddiası doğrultusunda araştırma yapılarak tebligatın usulsüz olduğunun belirlenmesi halinde, Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince şikayetçiden takibi öğrenme tarihi sorularak, usulsüz tebligat şikayetinin İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca (7) günlük süre içinde yapıldığının tespiti halinde tebligat tarihinin öğrenme tarihi olarak düzeltilmesine, öğrenme tarihine göre itirazın süresinde yapıldığı sonucuna varılırsa borçlunun itirazlarının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....