Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusu 17.05.2021 tarihli ek kararla ve kararın kesin olduğundan bahisle reddedilmiş, davalı vekilince ek karar ve asıl karara yönelik süresinde yeniden istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, usulsüz tebligat şikayeti ve borca itiraz istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır....

belirterek, usulsüz tebligatın, takibin, ödeme emrinin iptaline ve tazminata karar verilmesini istemiştir....

Yukarıda özetlenen dilekçe ve borçlu vekilinin duruşmada alınan beyanından anlaşıldığı üzere borçlu vekilinin İcra Mahkemesi’ne başvurusu, borçluya çıkarılan tebligatlar komşuları olan ... ...’a tebliğ edildiğinden TK’una ve Yönetmelik hükümlerine aykırı olup, tebliğ tarihinin İİK’nun 32. maddesi gereğince 06.05.2012 olarak kabulü gerektiği yönündeki usulsüz tebliğ işlemine yönelik beyanlarını da içermektedir. Dosya kapsamından Mahkemenin de kabulünde olduğu üzere borçluya yapılan tebligatların Tebligat Kanunu’nun 16. maddesine ve Tebligat Kanunu’nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 29. maddesine aykırı olduğu anlaşılmaktadır....

    İcra Müdürlüğü 2021/12382 Esas sayılı icra dosyasıyla ilamsız icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin İran uyruklu Türk vatandaşı olmakla birlikte, 6 ay önce aldığı daireye taşındığını, Türkiye mevzuatına henüz hakim olmadığı için sistemdeki adresini değiştirmediğini, karşı tarafça ev alma olayı bilindiği halde kötü niyetli olarak eski ikametgahı ve mernisteki adrese "Tebligat Kanunu 21/1 uyarınca bilinen en son adrese tebligat" ve "Tebligat Kanunu 21/2 uyarınca mernis adresi şerhli" tebligatlar çıkarıldığını ve müvekkilin haberi olmadan dosyanın kesinleştirilerek ve hacizler koyulduğunu, tebligatın usulsüz olarak yapıldığını, İstanbul 30. İcra Müdürlüğünün 2021/12382 Esas sayılı dosyasında borçlu müvekkiline yapılan tebligatın usule aykırı olduğunun tespitini, tebliğ tarihinin Tebligat Kanunu m.32 gereğince beyan ettiğimiz tarih olan 20.10.2021 olarak düzeltilmesine ve dolayısıyla süresinde borca ve ferilerine itiraz ettiğimizin tespitine karar verilmesini talep etmiştir....

    No: 4/69 Güzelbahçe/ İzmir adresi olduğunu, mernis kayıtlarının açık ve net olmasına rağmen davalı-alacaklının takibe devam ederek usulsüz tebligatın geçerliymişçesine haciz talebinde bulunarak müvekkilinin 34 XX 248, 34 XX 740, 34 XX 610 plakalı araçlarına haciz ve yakalama şerhi ,tapu kayıtlarına,banka hesaplarına ,maaşına haciz konulduğunu, usulsüz tebligat nedeniyle muhtıranın geçersiz sayılacağını ve sürenin başlamayacağını, bu suretle dosya üzerinden konulan tüm haciz ve yakalama şerhlerinin kaldırılmasının talep edildiğini, talebin icra müdürlüğünce gerekçe gösterilmeksizin 23.01.2020 tarihli kararı ile reddedildiğini, muris borçlu Yılmaz Ovalı’dan kalan mirasın hükmen reddedilmesine ilişkin dava halen derdest olarak İzmir 20.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2019/372 Esas sayılı dosyasında görüldüğünü, dosyadan konulan hacizler ve yakalama şerhinin devam etmesinin hukuka ve hakkaniyete aykırılık teşkil ettiğini, mahkemece tedbir kararı verilmiş olması ile uygulanmak istenen amaç takibin...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte, borçlunun ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürerek, İİK’nun 168/4-5 maddesinde öngörülen 5 günlük süreden sonra imzaya ve borca itiraz ederek icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, usulsüz tebliğ şikayeti incelenemeden işin esasının incelenerek imzaya itirazın kabulü karar verilmesi üzerine, mahkeme kararının Dairemizce, öncelikle usulsüz tebliğ şikayeti yönünden inceleme yapılması gerekçesiyle bozulduğu, mahkemece bozma ilamına uyularak ödeme emri tebliğ işleminin usulüne uygun olduğu...

      Maddesi, usulsüz tebligat şikayeti yönünden İİK'nın 365/son maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi....

      Ve 2019/230 K. Sayılı ilamı ile "İstanbul 2. İcra müdürlüğünün 2016/28983 Esas sayılı icra takip dosyası üzerinden ödenmeyen aidat alacağının tahsili bakımından ilamsız takip başlatıldığı, örnek no:7 ödeme emrinin davacı borçlu şirket adresine 05/10/2016 tarihinde gönderildiği, belirtilen tarihte bila tebliğ iade edildiği, bu kere aynı adrese tebligat kanunun 35.maddesi uyarınca davetiye gönderildiği ve 28/11/2016 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. İlk derece mahkemesince 24/07/2017 tarih, 2017/767 Esas 2018/175 Karar sayılı ilama ödeme emrinin tebliğinin borçlu şirket adresine usulü dairesinde yapıldığı, bu nedenle usulsüz tebligat şikayetinin reddine, ödeme emrine eklerin eklenilmediği şikayetinin süre nedeniyle reddine karar verdiği, ancak hacizlerin fekki ve mükerrer takip nedeniyle takibin iptali yönündeki dava sebepleri yönünden olumlu olumsuz hiçbir karar verilmediği görülmüştür....

      İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/394 esas sayılı dava dosyasının dava konusu ile huzurdaki incelemeye konu dava konusunun birbirinden farklı olduğunu, 2021/394 esas sayılı davanın 14/09/2021 tarihinde sağlık sorunlarına dayanılarak gecikmiş itiraz talebinde bulundukları bir dava olduğunu, oysa huzurdaki davanın usulsüz tebligat şikayeti ve icra memur muamelesinin şikayeti sebeplerine dayalı bir dava olduğunu, dava dosyasına sunulan belediye yazısının 16/09/2021 tarihli olması karşısında müvekkilinin usulsüz tebliğ işlemini öğrendiği tarihin de 16/09/2021 tarihi olduğunun izahtan vareste olduğunu, usulsüz tebligat şikayeti için son tarih 23/09/2021 tarihi olmakla birlikte 21/09/2021 tarihinde ikame edilen davanın süre yönüyle reddinin açıkça usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek Kocaeli 2....

      Uyuşmazlık; Usulsüz tebligat şikayeti ve borca itiraza ilişkindir. Dairemizce yapılan değerlendirmede; İstinafa konu gerekçeli kararda Hakim sicilinin bulunduğu bölümde katip sicilinin yer aldığı, katibin sicilinin bulunduğu kısımda ise kararı yazan katibin sicili bulunmayıp karar duruşmasına katılan katibin sicilinin yer aldığı görülmüş ise de, Uyap sisteminden yapılan incelemede gerekçeli kararın karar başlığında belirtilen ilgili hakim ve katip tarafından e-imza ile imzalandığı anlaşıldığından belirtilen bu yanlışlık maddi hata olarak değerlendirilmiş olup, yapılan incelemede; 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun "Bilinen Adreste Tebligat" başlığını taşıyan 10. maddesinde; "Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır....

      UYAP Entegrasyonu