İlk derece mahkemesi kararında; ödeme emri tebligatının davacının ticaret sicilindeki kayıtlı adresine gönderilmediği, davacıya elektronik tebligat yapılmasının zorunlu olduğu bu nedenlerle ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğu, davacının diğer taleplerinin ise doğrudan icra müdürlüğüne yapılması gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, takibin tedbiren durdurulmasına, ödeme emri tebliğ tarihinin 19/10/2020 tarihi olarak düzeltilmesine, davacının diğer itirazları hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Davacı borçlu vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğuna dair kararın doğru olduğunu ancak hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken bu hususta karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmiş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan etmiş, kararın bu yönden kaldırılmasına ve hacizlerin fekkine karar verilmesini talep etmiştir....
Borçlu vekili takip dosyasına sunduğu 17.12.2015 tarihli itiraz dilekçesinde, tebligatın usulsüz olduğunu 15/12/2015 tarihinde öğrendiklerini ifade ettiğine göre mahkemece; borçlunun tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin şikayeti yasaya uygun olarak kabul edildiğinden, Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca tebligat tarihinin öğrenme tarihi olan 15.12.2015 olarak düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken, şikayet tarihinin öğrenme tarihi olarak kabulü isabetsiz olup, kararın bu nedenle bozulması gerekir ise de, yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile ... 4....
Dava dilekçesi kapsamına göre uyuşmazlık usulsüz tebligat şikayeti ve imzaya itiraz olarak değerlendirilmiş olup, öncelikle taraf teşkili yönünden yapılan incelemede, her ne kadar davalı vekilince taraflarına husumet yöneltilmeyeceği iddia edilmiş ise de takip alacaklısı davalı olduğundan husumetin kendisine yöneltilmesinde bir usulsüzlük bulunmadığı anlaşılmış olup, usulsüz tebligat şikayeti yönünden yapılan değerlendirmede; Tebligat Kanunu’nun 21/1. maddesinde; “Kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir ve memurlarına imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde, tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça...
/2020 tarihinde haberdar olduğunu ileri sürmüş olup dosya kapsamında davacının takipten daha evvel haberdar olduğuna dair delile rastlanmadığı gerekçesiyle tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 30/12/2020 olarak tespitine, usulsüz tebligat yapılmasında davalının kusuru bulunmadığından usulsüz tebligat şikayeti için sebebiyet ilkesi gereği yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmamasına, takip dayanağı İstanbul 33....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından genel haciz yolu ile başlatılan ilamsız takipte borçlunun, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine yönelik şikayeti ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayetin kabulü ile tebligatın iptaline karar verildiği görülmektedir. Usule aykırı tebliğin hükmü, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi ile Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 53. maddesinde düzenlenmiştir....
Davacıya gönderilen ilk ödeme emrinin 22/07/2015 tarihinde davacının mernis adresine işte olduğu gerekçesiyle tebliğ edilmiş ise de tebliğ tarihi itibariyle davacının Türkmenistan cezaevinde bulunduğu bir vekil veya temsilcisinin bulunmadığı, yukarıda yazılı yasal mevzuat uyarınca yabancı ülkede bulunan davacıya yapılan tebligatın usulsüz olduğu ayrıca davacıya gönderilen yeni ödeme emri ile yenileme emrinin de yine o tarihte cezaevinde bulunması ve ilk tebligatın usulsüz olması nedeniyle TK 35 maddesine göre, yapılan tebligat usulsüzdür....
No:50, Çayırova/Kocaeli" olduğu, borçlu şirketin adres kayıt sistemindeki adresine 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/2.maddesi gereğince tebligat yapılması gerekirken usul ve yasaya aykırı olarak Tebligat Kanununun 35. maddesine göre tebligatın yapıldığı, bu itibarla davacıya yapılan icra emri tebligatının usulsüz olduğu, davacının usulsüz tebligatı öğrenme tarihinin dava tarihi 23/09/2019 olduğu kabul edilerek davanın kabulüne, öğrenme tarihinin tebliğ tarihi olarak tespitine" dair karar verilmiştir....
"İçtihat Metni" İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki temyiz eden tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Alacaklı tarafından borçlu aleyhine başlatılan ilamlı takipte borçlu vekili İcra Mahkemesi'ne başvurusunda; alacaklı vekilinin azledilmesine rağmen takip başlattığını, icra emrinin usulsüz tebliği nedeniyle tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak düzeltilmesini, takip kesinleşmden önce konulan hacizlerin kaldırılmasını, alacaklı şirketin feshedildiğini, tüzel kişiliği kalmadığını açıklayarak takibin iptalini talep etmiştir. Mahkemece, takibin kesinleşmesinden sonra haciz konulduğu, Yargıtay 15....
İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonunda usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile ödeme emrinin davacı borçluya 30/09/2021 tarihinde tebliğ edilmiş sayılmasına, takibe süresi içerisinde itiraz edildiği anlaşılmakla itirazdan sonra davacı borçlu açısından konulan hacizlerin kaldırılmasına karar verilmiştir....
İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki usulsüz tebligat şikayeti, imzaya ve borca itiraz davasından dolayı yapılan inceleme sonunda, İlk Derece Mahkemesince şikayetin kabulüne, icra dosyasından yapılan icra takibinde davacıların ıttıla tarihinin 18.07.2019 tarihi olarak tespitine, takibin davacılar yönünden durdurulmasına karar verilmiştir. Kararın alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı alacaklı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....