yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesini talep ve dava etmiştir....
Somut olayda, borçluya ödeme emri 15/10/2019 tarihinde tebliğ edilmiş olup, 7 günlük yasal şikayet süresi 22/10/2019 salı günü dolmaktadır. İlk derece mahkemesince söz konusu şikayetin yasal 7 günlük süreden sonra 23/10/2019 tarihinde yapılmış olması sebebiyle istemin süreden reddine karar verilmesi gerekirken işin esasına girilerek istemin reddedilmesi isabetli değil ise de, hüküm sonucu itibariyle doğrudur. Kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte İİK'nun 168/3. maddesi uyarınca takip dayanağı senedin kambiyo vasfına haiz olmadığına ilişkin şikayet ve 168/5. Maddesi uyarıca da her türlü borca ve yetkiye itiraz ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapılabilir. Davacı borçlunun yetki itirazı, borca itirazı ve ciro zincirinin kopuk olması sebebiyle takip dayanağı senedin kambiyo senedi niteliğinde olmadığı şikayeti ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 günlük süre içerisinde yapılmamıştır....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/12/2021 NUMARASI : 2021/505 ESAS- 2021/495 KARAR DAVA KONUSU : YETKİ İTİRAZI KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili hakkında davalı alacaklı tarafça Bakırköy 7....
Dolayısıyla kıymet takdirine itiraza ilişkin şikayeti inceleme yetkisi, haciz kararını veren esas icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesine ait olup, anılan yetki, kamu düzenine ilişkin kesin yetki niteliğinde bulunduğundan Mahkememizce re'sen nazara alınarak; Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 2022/844 Esas 2022/2051 Karar, 2022/1348 Esas 2022/2069 Karar, 2022/1350 Esas 2022/2070 Karar sayılı emsal içtihatları doğrultusunda, Mahkememizin yetkisiz, Sivas İcra Hukuk Mahkemesi'nin yetkili olduğu değerlendirilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." gerekçesiyle Sivas İcra Hukuk Mahkemesinin görevli olduğuna dair karar verilmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Talep, merci tayinine ilişkindir....
Somut olayda; ödeme emrinin davacı borçlulara 11/08/2020 tarihinde tebliğ edildiği, borçluların ise icra mahkemesine yasal 5 günlük süreyi geçirdikten sonra 18/08/2020 tarihinde başvurdukları, davacılar vekilinin 27/11/2020 tarihli beyan dilekçesinde usulsüz tebliğ şikayetinin Mahkemenin 2020/640 esas sayılı dava dosyasında görüldüğünü beyan ettiği dikkate alındığında, mahkemece usulsüz tebliğ şikayeti dosyasının sonucu bekletici mesele yapılarak, oluşacak sonuca göre işbu davanın hak düşürücü süre içinde açılıp açılmadığı değerlendirilmek suretiyle karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. Açıklanan nedenlerle, davalının istinaf başvurusunun kabulüne, Mahkeme kararının HMK'nın 353/1- a-6 maddesi gereğince kaldırılmasına, dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir....
Somut olayda haciz, şikayete konu ödeme emrinin tebliğ tarihine göre takibin kesinleşmesinden sonrasına ilişkindir. Ancak, usulsüz tebligat şikayeti nedeniyle haczin geçerli olup olmayacağı, tebligat usulsüzlüğü şikayeti üzerine verilen kararın kesinleşmiş olmasına bağlıdır. Bu durumda, mahkemece usulsüz tebligat şikayetine konu olan aynı mahkemenin 2015/90 E.-2016/8 K. sayılı dosyasında verilen kararın kesinleşmesi beklenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.04.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olayda borçluların, dava dilekçesinde takip dayanağı çekte tahrifat yapıldığı, çekin teminat senedi olduğu ve borcun bulunmadığı iddiası ile ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği şikayetini birlikte ileri sürmesi ve yerel mahkemece ilk verilen kararın istinaf incelemesinde Bölge Adliye Mahkemesi’nce usulsüz tebligat şikayeti hakkında karar verilip, daha sonrasında diğer borca itirazlar hakkında karar verilmesi gerektiğinden bahisle ortadan kaldırılmasına rağmen kaldırma kararı sonrası gerek İlk Derece Mahkemesince gerek Bölge Adliye Mahkemesince, iş bu usulsüz tebligat şikayeti hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmediği görülmektedir....
Borçlu vekili tarafından müvekkiline yapılan ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği, icra dairesinin yetkisiz olduğu ve imza itirazında bulunularak icra mahkemesine başvurulduğu, Dairemizce ödeme emrine ilişkin tebligatın Tebligat Kanunun 16. maddesine aykırı olduğundan bahisle ıttıla tarihinin öğrenme tarihi olarak kabul edilmesi gerektiği ve yetki itirazı ve diğer itirazlar hakkında karar verilmesi gerektiğinden dosyanın ilk derece mahkemesine iadesine karar verildiği, ilk derece mahkemesince 13/02/2020 tarih, 2019/241 Esas ve 2020/88 Karar sayılı kararı ile yetki itirazının kabul edilerek Mersin İcra Dairelerinin yetkili olduğuna karar verildiği verilen karara karşı yapılan istinaf talebinin Dairemizin 14/04/2021 tarih, 2020/811 Esas ve 2021/868 Karar sayılı kararı ile reddine kesin olarak karar verildiği anlaşılmıştır....
Elazığ Kabul ve Toplama Merkezi İnşaatı işine ilişkin olarak yanlar arasında 6.867.429,13 TL + KDV götürü bedelli 27.07.2009 tarihli sözleşme imzalanmış ve bu sözleşmenin 9.2.1 maddesi ile Yapım İşleri Genel Şartnamesi (YİGŞ) ek olarak kabul edilmiştir....
2017/3359 K.sayılı ilamı ile; borçlu adına çıkartılan 103 davetiyesi ve kıymet takdir raporu tebliğ işlemlerinin usulsüz olduğundan bahisle şikayetin sürede olduğunun kabulü gerektiği belirtilerek bozulduğu görülmektedir....