DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde müvekkiline çıkarılan ödeme emri tebligatının usulüne uygun tebliğ edilmediğini, çıkarılan ilk tebligatta T.K. 21/2 maddesinin uygulandığını ve bunun Tebligat Kanununa aykırı olduğunu, tebliğ mazbatası üzerinde bilgilendirmenin yapıldığı iddia edilen güvenlik görevlisinin imzasının bulunmadığını, takibin yetkisiz icra müdürlüğünde yapıldığını ve yetkili dairelerin ... İcra Müdürlükleri olduğunu, takip talebi ve ödeme emrinde alacağın EURO cinsinden belirtildiği ve TL karşılığının belirtilmediği bu hususun İİK'nın 58. maddesine aykırı olduğu iddiaları ile takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde, takip dosyasında ödeme emri tebligatının usulüne uygun yapıldığını, ödeme emrinde talep edilen toplam miktarın TL cinsinden belirtildiğini ve ödeme emrinin İİK'da belirtilen hususlara uygun olduğu iddiaları ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. III....
Davalı, icra hukuk mahkemesinde dava konusu taşınmazla ilgili haczedilmezlik şikayeti (meskeniyet iddiası)'nin bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalının haczedilmezlik şikayeti (meskeniyet iddiası)'nin icra hukuk mahkemesince kabul edilerek kesinleştiği ve davaya konu taşınmaz üzerindeki borçlunun babasından intikal edecek hissesi üzerine konulan haczin kalktığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir....
Davacı T1 vekili istinaf dilekçesinde özetle, HMK'nın 17. maddesine göre yetki sözleşmesi yapabilmek için tarafların tacir yahut kamu tüzel kişisi olmaları gerektiğini, davacı T1 tacir olmadığından yetki sözleşmesi yapma imkanının bulunmadığını, bu nedenle davacı Sadullah yönünden yetki itirazının reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, ödeme emri ekinde gönderilen senet onaylı suretinin hatalı olduğunu, senet suretindeki "aslı gibidir" ibaresini onaylayan imzanın eksik olduğunu, bu durumda senedin onaylı örneğinin gönderilme şartının yerine getirilmediğini ve bu halin de ödeme emrinin iptalini gerektirdiğini belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME : Dava kambiyo senetlerine mahsus takipte yetki itirazına, iflas erteleme kararı nedeniyle takibin durdurulması istemine ve ödeme emri tebliğ işlemine karşı şikayete ilişkindir....
gönderilmesine, yetki itirazı kabul edildiğinden davacı-şikayetçinin sair itiraz ve şikayetleri hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus iflas yoluyla takibe karşı borçlunun, yetki itirazı ve iflas erteleme davasında verilen tedbir kararı nedeniyle takibin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, yetki itirazının kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır.Kambiyo senetlerine mahsus iflas yoluyla takipte itiraz ve şikayeti düzenleyen İİK.nun 172. maddesine göre, ödeme emrine itiraz veya şikayet etmek isteyen borçlu, ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş gün içinde her türlü itiraz veya şikayetini sebepleri ile birlikte icra...
İcra Müdürlüğü`nün 2018/2502 esas sayılı dosyası ile yapılan ilamsız takibi e-devletinden tesadüfen öğrendiğini, müvekkiline yapılan icra takibinin usulsüz tebliğ olduğunu, bu sebepten ötürü Tebligat Kanunun 32. maddesi gereği takibin öğrenme tarihi olan 27.10.2020 tarihi olarak tespit edilmesi ve bu tespite bağlı olarak yetki, borç ve fer'ilerine ilişkin itirazlarımız bildirilerek, haksız olarak başlatılmış icra takibinin durdurulması için talepte bulunduklarını, fakat Bakırköy 11....
İcra Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanun’un 36/3. maddesi gereğince bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adli yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Dava, kıymet takdirine itiraza ilişkindir. Ürgüp İcra Hukuk Mahkemesince, kıymet takdirine itiraza ilişkin şikayetini inceleme yetkisi, haciz kararını veren esas icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesine ait olup, anılan yetki, kamu düzenine ilişkin kesin yetki niteliğinde olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Ankara 1....
İcra İflas Kanunu’nun 128/a. maddesi gereğince kıymet takdirinin tebliğ edildiği ilgililer, raporun tebliğinden itibaren yedi gün içinde raporu düzenleten icra dairesinin bulunduğu yerdeki icra mahkemesinde şikayette bulunabilirler. Somut olayda; kıymet takdirinin, Siverek İcra Müdürlüğünce yapıldığı anlaşılmakla şikayeti inceleme yetkisi Siverek İcra Hukuk Mahkemesine aittir. Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri ile 5235 sayılı Kanun’un 36/3. maddesi gereğince; Siverek İcra Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 07.11.2022 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi....
Taraflar arasındaki dava sonucunda verilen hükme yönelik; Davalı vekili istinaf talep dilekçesinde özetle ; Davacının iş akdini haklı nedenle feshettiğini iddia etmiş olup ispat külfetinin davacı üzerinde olduğunu, alacakların ödenmediği iddiasını ispatlayamadığını, davacının yeni bir iş kuracağını ve dükkan açacağını gizlemiş olup davacı tarafından yapılan feshin haksız olduğunu, müvekkili tarafından yapılan feshin haklı olduğunu, imzalı ve itirazi kayıtsız bordrolar varken tanık anlatımlarına itibar edilerek fazla mesai alacağı hesaplanamayacağını, kök rapora davacının itirazı olmadığını, bu durumun kendileri lehine usulü kazanılmış hak oluşturduğunu, davacının fiilen çalışmadığı günler ve saatlerin yazılı deliller karşısında dikkate alınması gerektiğini, fazla mesai ve UBGT alacağı bulunmadığını, ücretlerin bankadan düzenli ve itirazi kayıtsız alınmış olup bordroların imzalı ve itirazi kayıtsız olması...
Halıcılık Adi Ortaklığı lehine dava dışı/adi ortaklar ..., ... ve davalı ... ve .......'ın müteselsil kefaleti ile 18.03.2019 tarihli 1.000.000,00-TL miktarlı genel kredi sözleşmesi imzalandığını, kullandırılan ticari kredi ve tazmin edilen teminat mektuplarına ilişkin oluşan borcun ödenmemesi nedeniyle davalılara Beyoğlu ... Noterliği' nin 21/06/2021 tarih ve ... yevmiye numaralı kat ihtarnamesi keşide edilerek 23.06.2021 tarihinde tebliğ edildiğini, davalılarca herhangi bir itirazda bulunulmadığını, davacıya itirazi bir ihtarname tebliğ edilmediğini, borcun ödenmemesi akabinde davacı banka alacağının tahsilini teminen borçlu ve müteselsil kefil hakkında tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla İzmir ..... İcra Müdürlüğü' nün .... Esas sayılı dosyası ile ilamsız takibe geçildiğini, davalılarca yetki, borca ve tüm ferilerine itiraz edildiğini ve icra takibinin durduğunu, yetki itirazı üzerine dosyasının Ödemiş İcra Müdürlüğü' nün .......